SAN A T Haberler Salyangozla salata Küçük Sahnenin sevimli oyuncusu, karikatürist Altan Erbulakın mu- ziplikleri pek soktur. Ne var ki, Er- bulak kendi ifadesine göre (şimdiye kadar iki olay karşısında verecek ce- vap bulamamış. Bunlardan biri şu: Erbulak, Münir Özkulla birlikte bir gün yemek yemek üzere Beyoğlu- nun birinci sınıf lokantalarından biri- ne gider. Otururlar, garson gelir, yi- yecekleri yemekleri söylerler bu ara- da bir de salata isterler. Bir süre son- ra garson elinde bir salata tabağıyla çıka gelir. Salata özene bezene süslen- miştir. Tabağı masaya koyduğu sıra- da, yeşil kıvırcık salatalardan biri- nin hafif (o hafif kımıldadığı görülür. Erbulak, Özkul ve garson birden dik- kat kesilirler. Bir de bakarlar ki bir küçük salyongoz yaprağın üzerinde.. Erbulak hışımla başını kaldırır, tam garsona çatacağı sırada, garson bü- yük bir nezaketle ve gülümsiyerek: — Bu, efendim" der "bizim pat- ronun sizlere ikramıdır. Lokantamı- zın spesiyalitesi.. Patron kabulünü rica ediyor!" Erbulak, birden ne diyeceğini şa- Şii ama hiddetle: — İstemez!" der "çabuk kaldı- rın bunu.." Garson, gene büyük bir nezaket içinde: "— Başüstüne efendim." der, tabağı alır götürür ve söyle ses- lendiği duyulur: "Bir salata.. Sade olacak.." Yeni kitaplar "Bugünlerde yeni kitaplar yayınlandı. Bir kısım kitaplar da o yayınlan- mak üzere. Bunlardan en önemlileri, Türk Edebiyatçılar Birliğinin bu yıl ilk olarak yayınladığı 1962 Yıllığı. Yıllıkta, Türk Edebiyatçılar (o Birliği üyesi sanatçılardan bir çoğunun şiir, hikâye, deneme, eleştirme yazıları var. Bunlar hiç bir yerde yayınlan- mamış yazılar. Kitabın sonuna, sa- natçıların kısa hayat hikâyeleri Ode konmuştur. Gergedan Yayınevi, genç hikâye ci Orhan Durunun "Kazı" adlı kita- bıyla. Edgar Allan Poe'nun "Kuz- gun"unu yayınlamak üzere. Gim Yayınevi, genç şair Ali Püs- küllüoğlunun bir şiir kitabım yayın- layacak. Kitabın adı "Uzun Atlar Denizi." Bu kitap, bir deneme ve alış- tırma döneminden sonra Püsküllüoğ- lunun değişik bir yönünü ve sanıyo- ruz ki sanatçı kişiliğini o belirtecek bir kitap olacak Hadi beni alkışlayın İlhan Berk, her yeni kitabı çıktığı zaman yaptığı gibi bu sefer de Sa- natsevenler Klübünde bir konferans verdi. Yeni konferanslar verebilmek üzere de, şuraya buraya mektuplar yazmakla meşgul. Sanatsevenlerdeki konferansın adı "Anlamsızlığın oOAn- lamı" adını taşıyordu. Dinleyicilerde- ki genel izlenim konferansın bir an- lamsızlık şaheseri olduğu noktasında birleşmektedir. Konferansın sonunda, bazı dinle- yiciler şaire bazı sorular da sordular. Bunlardan birinin sorusu iyice ağır 24 Bilginin heykel sergisi Güç yolun ağzında basmış olacak ki, İlhan Berk kurtu- luşu cevap vermekte değil de bir çe- şit kaçmakta bulmuştu. Soruyu din- ledikten ve kısa bir süre odüşündük- ten sonra başını sıkıntıyla sallayıp: "— Sıkıldım artık" dedi "Hadi beni alkışlayın da bitsin bu iş." Konferanstan sonra Berkin davra- nışı üzerinde konuşuluyordu. Konfe- ransı dinleyemeyen Nezihe Merice de hikâye anlatıldı. — Ayol" dedi Nezihe Meriç"siz inandınız mı gerçekten İlhanın sıkıl- dığına.. O. bu sözü önceden kararlaş- tırmış, evindeki aynanın karşısında da hiç olmazsa bir hafta talimini yapmıştır." Bilginin heykel sergisi Geçirdigimiz Oo haftanın başında Sa- natsevenler Klübünde Cevdet Bil- ginin bir heykel sergisi açıldı. Sanat- çı, demirden, çeşitli ağaç ve taşlar- dan yaptığı oheykellerini (o sergiledi. Sergi, iyi not aldı ve ilgi topladı. Daha çok hayvan heykellerine yaklaşık duran Cevdet Bilginin, ger- çekten büyük emek isteyen bir işi başardığı görülüyordu. o Çalışmaları nı geliştirerek adı anılır bir heykelci olacağım şimdiden kestirmek müm- kündü. Fiyatlarının, zaruri olarak, biraz pahalı oluşu heykellerin ya sergiye gelecek (oOAmerikalılar ya da resmi dairelerce (o satınabileceğini o gösteri- Ankaralılar, bu yıl iyi bir heykel sergisi görmekten memnundurlar. AKİS, 5 ŞUBAT 1962