Cilt: XXITI, Sayı: 393 YURTTA AKİS HAFTALIK AKTÜALİTE MECMUASI 8OCAK1962 OLUPBİTENLER Türkiye Büyük Millet Meclisi Binası Baskıların en hayırlısı: Millet Hakkın sesi T ürk umumi efkârı, bu haftanın sonunda, temsilcileri üzerinde bir büyük zafer (Okazanmış bulunuyor. “Eğer isterlerse Halifeliği dahi geri getirebilecekleri" yolundaki zihniye- te kurban olarak yola çıkan her par- tiden milletvekili -itiraf etmek gere- kir ki Ödenek Hâdisesine temel teş- kil eden Maliye Komisyonunun rapo- ru ittifakla alınmıştır - pek kısa bir zamanda, umumi efkârın temayülü- ne aykırı istikamette tek adım ata- mayacaklarım anlamışlardır. Parti- ler ve partililer arasındaki fark, ayıl- ma süresidir. Evvelâ bir kısım C.H. P. liler, sonra C.H.P. nin tamamı, müteakiben C.K.M.P. liler ve Y.T.P liler, nihayet A.P. Grubu içindeki re- alist topluluk duvarları kafa darbe- leriyle yıkmak imkânının bulunmadı- ğını kavramışlar ve basiret (yolunu “alaturka kurnaz- uğrayacak ve halkın sesinin, bir demokraside yüzdeyüz sesi olduğu gerçeği bir defa daha be- lirecektir. her Türk toplumunun, bilhassa 4 Umumi memlekette olduğu gibi Türkiyemiz- de de bu toplumu sevk ve idare eden aydın çevrelerin son iki hafta içinde geçirdiği imtihan gerçekten başarı- lı olmuştur. Daima, okuyup yazma bilenlerinin azlığı başa kakılan Türk temsilcilerdi o alınmasına yol da açmış bulunsa, tesirli davra- nışıyla milli İradenin sembolü Mecli- si milli iradeye ram etmiştir. Memle- ketin bir ucundan ötekine ve bütün zümrelerine şamil olarak gelişen pa- sif protesto hareketi akis bulmuştur ve temsilciler böylesine açık bir te- mayüle karşı gelemiyeceklerini anla- mışlardır. Aslında bunda, milletin tamamının olduğu kadar temsilcileri- nin de iftihar payına yer vardır. Geç- mişten ibret alınmadığı (endişesine hak verdirecek bir takım direnmele- re rağmen, Ödenek Meselesinin var- dığı netice durumun pek de böyle ol- madığını göstermiştir. Bundan evvel- ki Meclislerin kendilerinde tevehhüm ettikleri kudretin bunları nereye gö- türdüğü gerçeği, sonda, İkinci Cum- huriyetin Ok Meclisine iz'an, akıl ve basireti hakim kılmıştır. a Haftanın, hâdiseyle alâkalı eğlen- celi yanı, Kayseriyi ziyaretten dönen - lerin başkentte anlattıklarıdır. Dü- $ük iktidarın bahtsız ve ihtiyatsız efkârınki! söz sahipleri, ziyaretçilerine, (yeni millet temsilcilerinin Ödenek Mesele - sini yaratmakla düştükleri hatayı belirtmişler, bunu şikâyet (konus yapmışlardır. Kayseri o sâkinlerinin tenkitleri, bir Meclisin umumi rın böylesine hassas olduğu bir me- selede politik hareket etmemesi nok- tasında toplanmıştır. "Millet ve umu- fkâr ödenek konusunda o tepki gösterirken ısrar neden? Nedir bu ihtiyatsızlıklar?" sözleri, artık mil- ki ödenek sahiplerinin başlıca tema- sını teşkil etmiştir. Durumun en garip olan tarafı bu- dur: Bugün, ödeneklerin aşırı hale getirilmesini samimiyetle doğru bul- mayanlar, dün bu yoldaki tenkitlere kulak tıkayan, sırt çeviren kimseler- dir. Çünkü bunlar şimdi Mecliste de- ğillerdir. "Meclis dışı kütle" içinde- dirler. Bugün ödenekleri aşırı hale getirmek isteyenler ise, dün bu çeşit davranışlar karşısında tenkit o sesini yükseltmiş olanlardır. Çünkü bunlar şimdi Meclistedirler ve adına "millet- vekili" denilen -yakasındaki (o parti rozeti ne olursa olsun- sınıfın men- suplarıdırlar. AKİS, 8 OCAK 1962