YURTTA OLUP BİTENLER Burhan Apaydın Hukuk Fakültesinde Unutulmaz hatıra biz de bütün arkadaşlarımız gibi karşıyız" dedi. Bu sırada salonda bu- lunan öğrenciler hep bir ağızdan: "— Gidecek! Gidecek!" diye ba- gırıyorlardı. Mete Seval ve Mustafa Güzel adındaki askeri öğrenciler Apaydını bu hava içinden çekip aldı- lar ve yan kapıdan dışarıya çıkar- mağı denediler. Fakat tam yan kapı önünde Apaydının yolu bir kız Öğ- renci tarafından kesildi, Öğrenci, ev- velâ elindeki gazeteyi Apaydının yü- züne salladı. Fakat bunu Mete Seval karşılayınca bu defa: NN Ayıp, ayıp! Hadiseye sebep oldunuz. Yazık size! Atatürkün adı- nı bile kirli maksatlarınıza âlet et- mek istediniz" diye bağırdı ve sonra Apaydının yüzüne tükürdü. Apaydın pek şaşırmıştı. e Halbuki Fakülteye, Takültelileri fethedeceği ümidi içinde gelmişti. Apaydın, orada bulunan bir Consul içine itildi ve sonra oto- mobil, sesleri arasında yola re- van oldu, İşçiler "Yürüyelim arkadaşlar!" Eski yılı yeni yıla bağlayan gece- nin gününde, bu satırların baş- kentte okunmakta olduğu sırada bir hadise bütün İstanbulu ve dolayı- sıyla yurdun tamamım ilgilendire- cektir. Türkiyede ilk defa olarak yüz binlerle işçi bir miting yapacaklar ve meselelerini umumi âra duyura- caklardır. Bu mitinsin hazırlanması 18 da, tertibi de, izninin alınması da ko- lay olmamıştır. Hakikaten, geride bıraktığımız haftanın ortalarında bir gün, Cağal- oğlunda, İstanbul Vilâyet lin mermer merdivenlerinde, parlayan flâşlara yorgun gözlerle bakan on- beş kişi belirdi. Adamlar oldukça ke- derli görünüyorlardı. Gazetecilerin sorularına isteksiz cevaplar verdiler ve aceleci adımlarla Cağaloğlu yoku- unu tırmanmaya koyuldular. n- lar, İstanbul İşçi Sendikaları Birliği tarafından tertiplenen büyük İşçi mi- tinginin Tertip Komitesi üyeleriydi- ler. Herşey, Aralık ayının başında, İstanbul İşçi Sendikaları Birliğinin Beşiktaştaki harap ve gösterişsiz Merkezinde, İdare Kurulu toplantıla- rının yapıldığı odada başladı. Tak- vimlerin 6 Aralık tarihini gösterdiği o gün, İstanbul İşçi Sendikaları İda- re Kurulunun mütad toplantısı var- dı ve kurul, eski sendikacı Avni E- rakalının başkanlığında toplanmıştı. Başkan Erakalın, İdare Kurulu top- lantısında Ankarada ve yurdun öte- ki illerinde başlıyan işçi hareketle- rinden söz açtı ve gündemde bu k nu ile ilgili bir isteğin bulunduğunu bildirdi. İstek Maden - İş Sendikasın- dan geliyordu. Ankara ve öteki iller- de işçiler sessiz yürüyüşler ve sakal grevleriyle gövde gösterileri (o yapar- larken, İstanbulda 40 sendikayı bün- yesinde toplayan İşçi Sendikaları Bir liginin bir dev gövde gösterisini orga nize etmesi pekâlâ mümkündü. Fikir, İdare Kurulunda müsbet karşılandı. Ancak, bazı tereddütler yüzünden o gün sendikalara duyurulmadı. Da- ha sonra, İstanbul İşçi Sendikaları Birliğine bağlı bütün sendikalara bi- rer tamim gönderildi. amim, bizzat Avni Erakalın a ka- leme alınmıştı. Tamimde mitingin yapılması gerekçesi Pe şöyle izah ediliyordu: "Son seçimleri müteakip teşkil e- dilen Koalisyon Hükümetinin açıkla- mis olduğu programda, yıllardan be- ri beklediğimiz ve Anayasada yer al- mış bulunan grev ve Keli pi kanunlarının eclise ne şekilde getirileceğine di "Meclise ışık tutmak için, bu miting karar- laştırılmıştır." İç çekişmeler Mi İşçi nden, birliğe bağlı sendikalara ia inimamdan sonra, sendika ida- recileri arasında sessiz, fakat şiddet- li bir anlaşmazlık ortaya çıktı. İstan- bul İşçi oOSendikaları Birliği (o İdare Kurulunu teşkil edenler, başta Avni Erakalın olmak üzere, Türkiye İşçi Partisinin sırasıyla Genel Başkan ve üyeleriydiler.' 15 Ekim mn önce, , kayıtlı olan, ya C.H.P, ye sempati duyan sendika . derleri, cılız Türkiye İşçi Partisi ida- recileri tarafından, T.İ.P. -Türkiye İşçi Partisi- ne katılmaya davet edil- mişlerdi. T.İ.P. Başkanı Avni Era- kalının, meselâ Bahir Ersoy, Sabri Tığlı, Yunus Kara gibi bilhassa Teks- til ve Örme Sanayii İşçileri tarafın- dan tutulan popüler sendika liderle- rini C.H.P. den T.İ.P. e transfer et- me konusundaki gayretleri bir neti- ce vermedi. Üç Sendikacı da C.H.P ye kayıtlıydılar ve C.H.P. nin sosyal Doliikas tutuyorlar, büyük isg problemlerinin hallini ancak C.H nin iktidara lme ii "bağlı Ne yorlardı. Ancak, 15 Ekim seçimlerin- de, C.H.P. listelerinden aday olan Bahir Ersoy, Sabri Tığlı, Tekin Çullu ve Yunus Karanın, listelerde bulun- dukları sıraların azizliğine kurban giderek seçilememeleri üzerine, T.İ. P. in kurucuları olan sendikacıların gözleri, yine bunlara döndü. Eraka- lının, özel bir sohbetinde, C.H.P. li bir sendika idarecisine, "Bak, biz si- ze demedik mi CHP. adam harcar diye. Bu CHP. den bize fayda yok" dediği de biliniyordu. Sendikaları Birli- Dm — Sendikaları Birliği- nin, çoğu Türkiye İşçi Partisinin kurucusu ve üyesi olan idarecilerinin aldıkları bu miting kararı, bu yüz- den bir takım tereddütler uyandır- makta gecikmedi. Esasen, Türk - İş Konfederasyonu (Başkanı Seyfi De- AKİS, I OCAK 1962