YURTTA OLUP BİTENLER ketin her tarafında vatandaşlar, E- Sat Kemal Aybarın şahsında bir "Yıl- başını İyi Geçirmeleri için Milletve- killerine e Kampanyası" lar ve Y.T.P. nin Mardin m Bona! aya rağbet kazandı. burada evvelâ listeler, daha sonra sokaklarda mendiller açıldı. Talebe- ler, hemen daima olduğu gibi kam panyanın öncüleri oldular. İşçiler on- ları takip ettiler. Nihayet dilenciler, Yenicamide odilenip oSultanahmette sadaka verir gibi günlük kazançla- rından bir kaç meteliği Esat Kemal Aybara ayırmaya basladı, dar ki, T.I. memu lâka topladı, kâğıdı epi bir yaşlı kadına dik i bn — Hanımnine, sordu. Küçük bir memur olan oğluyla birlikte Doğunun gözden uzak bir kasabasında bulunan torununa yıl- başı dolayısıyla bir kaç kuruş gön- dermek isteyen yaşlı kadın, memu- run bu çıkışmasını pek anlamadı ama arkasındaki kuyrukta bekleyen genç- ler gülümsemekten kendilerini ala- madılar . Zira onlar, hakikaten, Esat Kemal Aybara 79 kuruş 10 para, 87 kuruş 30 para tarzında omeblâğlar postalamak üzere gelmişlerdi. Hafta biterken, li Mardin milletve- kilinin BMM deki kutusu pembeye uruncu renkteki havale kâ- ee aşi Esat Kemal Aybar, eğ- enez m yılbaşı me yeter parayı sağladı. Ancak Aybarı son günlerde görenler, milletvekilini ha- yatından hiç de memnun halde bul- madılar. Nitekim, gönderilen paraya elini sürmek bir Mardin milletvekili Türkiyenin her tarafından yağan meteliklerin omuz- larına yüklediği oOağır yükten nasıl kurtulacağını bilemiyor ve her rast- ladığı kimseye sızlanıp duruyordu. sende mi?" diye Kaşla göz arasında Ödenek meselesi, Senato ve Meclis idarecilerinin, iki heyetin üyele- riyle idarecilerinin kaçar para alma- ları gerektiğini tayin eden bir kanu- nun hazırlanması için T.B.M.M. Baş kanlığına müracaat etmeleriyle baş- ladı. Bu mesele hakkında Anayasada bir hüküm vardır Hükme göre, öde nek ve yolluklar hususi kanunla tes- bit edilecektir o Anayasa, sadece bir tavan kovmaktadır: Ödenekler, bi rinci derecede devlet memurunun ay lığını, yolluklar da onun yarısını ge- Meclisi olduğundan bir ödenek mik- 10 Esat Kemal Aybar Bir sus üç otur tarı tesbit edilmiş değildir. e Baş- kanlık, kanunun hazırlanman için teklifi Maliye (Komisyonuna havale etti. Maliye Komisyonu, A.P. nin caeli millet vekili oOCemal oBabacın başkanlığında toplandı ve zaten Mec- Ko- Saauet Evren Kaçar Gönüllü Hemşire lis ere b ml bir "Ana tefsiri la a- rasında Yanın taline etiivenii Efendim. Anayasanın tavan koyan Kaeeilne i Maddesi "Birinci derece- le run oaylığı'ndan bahsedi- yordu. aylık", ele geçen para yekü- nu demekti. Be, bir takım memurlar, görevlerinin hususiyetinden dolayı kıdem tazminatı ve makam tahsisa- tı alıyorlardı. O halde ödenekler, bu manada alman "aylık"ı geçmeyecek- ti. Bu tefsiri yaparken üyelerin söz- Mir diktikleri Mi derecede mur", Genel y Başkanıydı. Maliye Ge "Genel Kurmay Başkanının eline geçen paraya, bir de yolluk diye 96 50 ilâve etti ve mil- letvekili ile (osenatörlerin ayda brüt 5400 lira almalarım karara bağlaya- rak dağıldı. Karar, ittifakla alındı. Ancak karar duyulduktan ve ilk defa olarak, bundan iki hafta önce AKİS'te tehiri e. sonradır ki çok kim: aklı başına geldi. Maliye Köüsyörü, galiba özle şaşırmıştı. Zira Anayasaya o madde- nin nasıl ve neden konduğu hatırlar- da olduğu gibi, bu, zabıtlarda da ya- tıyordu. ucu Meclis, sarahaten “Birinci derecede memurun kadro maaşı"ndan bahsetmişti. m da- ha da ileri gidilmiş ve Kurucu Mec- lis üyeleri o tarihte mermüzlann eli- ne geçen parayı miktar olarak zik- retmek suretiyle meramlarım ei etmişlerdi. Denmişti ki: "Mem aylığı, 2 bin liradır. Buna bin lira d da yolluk eklenecektir. (Böylece millet- vekili ve senatörler 3 bin lira brüt maaş alacaklar." Nitekim, Kurucu Meclis üyeleri maaş olarak bunu al- mışlardır. Sonradan, maaşlara & 20 zam yapılınca brüt tutar pi 1200 — 3600 olmuştur. Ancak, zam- ların Meclis ü i intikali bir sonraki devre kabil olduğundan Ku- rucu Meclis üyeleri paralarını 3 bin lira üzerinden almakta ll ei lerdir. Bunun aksine bir yasaya açıkça aykırı Meclisteki hava değişti. ln Akan sular ve köprü Nitekim, Maliye Komisyonunun ra- poru Bütçe Komisyonuna geldi- ğinde Anayasanın 82. maddesi başka bir tefsire uğradı. Doğrusu istenilir- se, O v bunun dışında bir tef- sirin nasıl kabil olacağı hiç kimse tarafından düşünülmüyordu. Öyle ya, malar devam ederken şimdi Mecliste bulunanlar Ayda veya Merihte de- gillerdi. Onlar da müzakereleri takip etmişlerdi. Hattâ, şüphesiz, millet- vekili maaşlarının yüksek olmaması tezinin savunucularıydılar. a AKİS. 1 OCAK 1962