18 Aralık 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 7

18 Aralık 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Neden Battı al Tarım reform yi reformun: eril ha kü içük Kayi iniyaç 'Bösterdiği bir gerçek . Ama gösteriş merakı m sermayeyi ta- rım Sak asın dan çekmiş, ilk yılların. seçici başarısı de- vamlı kalacak sanılmış, verimsiz sahalara yatırım ya- pılmış, bir tedavi ümidi gösteren ekonomik düzensizlik devam ettirilmiştir. Bu yüzden ne İsaya yaranılmıştır, ne Musaya. Ne tarım reformu gerçekleşmiştir, ne sa- nayi. Böylece de, satın alma gücü ciddi gayretten ziya- de enflasyonist tesirlerle yürür hale gelince dağınık ve kaptıkaçtıcı bir sanayi dönüm başına verimi az, statik bir tarımın yanına eklenmiştir. Mahalli a da, dış yardımları da verimli ya- tırımlara yatırmamak veya yatıramamak Menderes İdaresinin sonunu 1 Gahmkla Şans, Ciddi bir plân, bir program yapılacak yerde bilgisiz bir liderin kaprisleri, opportünist bir partinin arzuları ve kısa görüşlü zn kacıların oy kaygıları D.P.nin yatırım siyasetini çi miştir. 1950'den 11 ya Üy bugünkü iktidarın sırtına yüklenen ağır, kirli u tutumun neticesidir. İpin ucu bir kare kaçırıldıktan sonra batağa gömülün ndükçe gömülünm nmüş ve müflis bir tacirin yaptığı ibi günü ge- çirebilmek için istikbal üzerinde pek feci li re gi- m ie il sebeplerin üstüste eklenmesi, Tür- kiye ında bulunan devin Türkiyeyi ve “idareci. lerini « yerle "bir "etmesine yetmiştir de, artmıştır bile.. Zira "Artan Nüfus Yerinde Sayan İstihsal" prob- lemi bütün vehametiyle, hu hataların neticesi kirim sin karşısına, dikilince sapasağlam sinire sahip olm. bir yana, hiç bir lider vasfı taşımayan D.P. iri le layca çileden çıkmıştır. Bu bün; nyevi düzensizliği tedavi edebilmek için alınması şart zecri tedbirleri alabilecek la kendinde bulamayan D.P. diktatorya yoluna sapmayı denemiş ve o zaman, iktisaden karşısı ında bu- lunan Memleketin sağlam kuyv etlerini siyasete n de Kararına almış, feci akibetine doğru dolu dizgin yönel. miştir. Memleketin sağlam kuvvetlerinin, hi şahlanış- la memleketi Menderesin elinden kurtarması bir büyük talihtir. Zira onlar vaktinde Eahiniiiş pulumsayd hiç kimse zerrece şüphe etmemelidir, Türkiyenin eko- nomik ve sosyal strüktürünün değiştirilememesi neti- cesi başka kuvvetler mutlaka şahlanacaktı. T ürkiyedeki D.P. Tecrübesinin başarısızlığa az Ge- lişmiş Memleketlerdeki aynı istikamette gayretler arasında tek başarısızlık değildir. Buna benzer fiyatsko- lar siyasi ve iktisadi istiklallerini İkinci Dünya Harbi nin sonunda kapanmış pek çok beldede ortaya çıkmış- tır. Bu memleketlerin hepsi, kabahatin büyük payını kendilerinde, liderlerinin küçük çapında ve milletçe ça- lışmaya fedakârlığa razı olmayışlarında arayacak yer- de sulanmayı ve başkalarının anlayışsızlığından, siste- min, mahzurlarından şikayeti tercih etmektedirler. Böy- lece hedef, kullanmak için bu sistemin şampiyonluğu- nu yapan Amerika ve onun fiili idaresi altındaki iktisa- di teşekküller olmaktadır, Gerçi Amerikanın, bir takım fiyaskolarda hiç günahı yok değildir. Kendi menfaatle- rini koruduğuna inandığı reform düşmanı ve sosyal sahada gerici diktatoryaları ve yarı diktatoryaları des- teklemesi Amerikaya pek çek gerçek dost kaybettir- AKİS, I8 ARALIK 1961 Metin TOKER miştir. Rüşveti ve rüşvetçiliği teşvik etmesi ayıp kar- şılanmıştır. Düşünmek lâzımdır ki Yeonamist dergisinin 957 yılında Washington" da bulunan ahirinin yazdı- ğına göre Amerikan ME Az Gelişmiş Memleket- ler elen verilen vetlerin hesap defterlerine zaruri masraf olarak işlenmesini kabul etmektedir! A- ma, gibi hataların ve demokratik rejimin tabiatında- olan güçlüklerin yanında asıl kusurun milletlerde ve idarecilerinde olduğunu bizim D.P. Tecrübesi 1 numara lı şahittir. Bu gerçeği kabul etmenin güçlüğüdür ki, bir def: Ee mali uğramış Az Gelişmiş Memleketlerin aydın “ arında henüz denenmemiş "Öteki Sistem"e bir has- ret ir im ağ Halbuki "Öteki Sistem" fertler- den toplumdan, hem de belirsiz bir istikbalde ger- sekiehilisek cennet için çok daha büyük fedakârlık, hattâ kan ve ıstırap istemektedir. Sovyet Rusya ile Çin tecrübesi, "Öteki siri in başarılı sonuç verdiği tek iki misaldir. Ama Ruslar e emi o sistem im kat- landıklarının yarısına bir mokratik sistem içinde ka acaba daha mı az başarı kazanacaklar- dı? Şüphesiz, toplulukla bir mmm seviyenin altın- daysalar fedakârlığa ve zecri Meli e gönül rızasıyla katlanma olgunluğunu (gösteremediklerinden dolayıdır ki ki "Öteki Sistem” bir zaruret rolarak ortaya çalmak. o rim m ünya i sonrasının İngiltere- i de, Ali ı da büny ib malik bulundukları ciddi “onmojlar ir yana bu day: kları, bu vasıf- ları sayesinde Rubikonu aşmışlardır. Bizde, 1950'nin maddi ve manevi imkanlarını da kay- betmiş halde giriştiğimiz bu yeni tecrübe başarı ka- zanacak mıdır? İki unsur, ümit verici işarettir. Birin- cisi, başımızdan geçmiş ilk tecrübedir. Ondan gerekli dersleri tam olarak çıkarttığımız hususuna, i insan Büyük Meclise ve onun mensuplarına bakınca, doğrusu isteni- lirse kolay inanamıyor. Orada, daha ziyade nelerle uğ- raşıldığım ve hangi meselelerin üzerinde durulduğuna görmek ıstırap yeriyor. Şartlardan böylesine gafletin, şaşırtıcı tarafı yok. Ama, ortada mevcut tecrübe mem- iz sağlam e tarafından im ir takım politika esnafının şamatası dindirilebili kafalar meselelerin eN Önemli tarafları üzerine eğdirilebilirse şu intikal devri kısa sürer, Büyük Mec- listeki o çeşit gayretlerin umumi efkârda ciddi tepki- . ll belki gürültünün içinde olanların yoktur , bunlar mutlaka ayılacaklardır ümit, ünün şahsiyetidir. İnönü bu şahsiyetini sâdece politika kombinezonları için değil, fakat millete ii ve ciddi bir kalkınmama elzem şartlarını kabul ettirtmek maksadıyla ortaya koyarsa, durumu anlatıp bir heyecan, aşk, ateş dalgası estirebi- lirse, hadiselerin yaratılmasında insan faktörünün öne- mini görüp ona hitap ederse Türkiye, İstiklâl Savaşın- dan sonra a Dâvasında b bütün Az a Memleketlere örneklerin en mükemmelini verebilir zim başımızda olan, devasız bir dert değildir. ME derdi iyi teşhis edip, devasının ilâcını bünyeye zerkede- bilmekten ibarettir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: