4 Aralık 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 22

4 Aralık 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER ona yakın bir netice 'bir buluşma verecek olan çok daha Gıyaplarında zı şeyler konuşulduğu ve kararlaştı- rıldığı zannına o kapılabilirler. o Fa- kat her şeye rağmen bu tasavvur ha- vada vardır ve Başkanın bitirdiğimiz hafta çarşamba günkü müphem ko- nuşmam yüzünden daha da kuvvet- lenecektir. Atom Yine Cenevre Sovyetler o geçen Eylül nükleer de nemelere konan moratoryuma son verip tekrar infilâk tecrübelerine başlayınca, bütün dünyada hasıl o- lan heyecanla beraber 1958 oKası- mından beri fasılalarla devam etmek- te olan Cenevre konferansı da dağıl- mıştı. Konferansa katılan Amerikan, İngiliz ve Sovyet delegasyonları (o bu işin (o Birleşmiş-Milletler (tarafından tetkik edilmesi lâzımgeldiği konuşmaları durdurmuş ve meml ketlerine dönmüşlerdi. Zaten o üçlü konferans bir çıkmaza girmiş bulu- nuyordu. Bunun başlıca sebebi de, de- nemelerin durdurulduğunu (o kontrol edecek milletlerarası bir Sovyetlerin yanaşmaması ve son Za- manlarda rükleer denemeler bahsini, Krutçefin 1959'da Birleşmiş-Milletler kürsüsünden ileri sürdüğü tam ve u- mumi silâhsızlanmaya bağlamasıy- dı Kasımda Oo Birleşmiş-Milletler Genel Kurulu alâkalıları, tekrar top- tarihine ka- ka ve İngiltere usülen Sovyetlere müracaat ederek 28 Kasımda Cenev- rede tekrar toplanmak teklifinde bu- lundular. Ancak, bu tekliften kimse bir netice ummuyordu. Çünkü Sov- yetler, sarf nükleer denemeleri dur- durmak için müzakereye girmeyece- ğini, bu meseleyi ancak umumi ve tam silâhsızlanma işiyle bir arada konu- şabileceğini en kati ifade ile bildir- mişti. Fakat beklenenlerin tersi ol- muş ve Moskova 28 Kasımda Cenev- rede toplanılmasını kabul etmiştir. Fazla akıllı bir gazete Sovyetlerin Oo müzakereyi kabul eden cevabı Batılı memleketler o baş- kentlerine ulaştığı gün "Le Monde" gazetesi bu cevabın iki noktasına te- mas ediyordu. Gazetenin tefsircisine göre: I — Cevapta Sovyetler (nükleer denemeler bahsini umumi ve tam si- lâhsızlanma meselesine bağlamamış. tı. Veya bu iki mesele arasında Batı- 22 lıları rahatsız etmeyecek Oo derecede belirsiz bir irtibat kurmuştu. 2 *— Sovyetler, elinde olan mühim bir fırsattan faydalanmasını bilme- miş, Fransanın da müzakerelere ka- tlim ısını şart koşmamıştı. Halbuki bunu yapsaydı, çok ustalıklı bir şe- kilde Batılıları müşkül duruma sok- muş olacaktı. Gazetenin hakikati yayma uğru- na temas ettiği bu nazik noktaların ihmal edilmiş olması, aslında bir manevranın icabı idi. Çünkü Mosko- va, başlangıçta nükleer denemeleri umumi ve tam silâhsızlanma progra- mına aşikâr olarak bağlamış olsay- dı, Cenevre konferansı toplanmazdı. Keza, Fransanın iştirakini de za- manından evvel ileri sürseydi, konfe- rans yine tehlikeye girerdi. Halbuki Moskova bu toplantının yapılmasını istiyordu. Çünkü konferans toplanın- ca yeni bir moratoryum teklif ede- cek ve Sovyetlerin iki ay müddetle -ikisi 15 megatondan daha güçlü ol- mak üzere- yaptığı elli küsur dene- menin Batıklar tarafından da yapıl- masına mâni olmaya çalışacaktı. Ger- ekten, denemelerin durdurulması için Genel Kuruldan bu devre yeni bir karar çıkmıştı. Moskova dünya kamu oyu karşısında bu kararı Batı- lıların aleyhine değerlendirmeye ça- lışacaktı Büyük manevra Konferanstan bir gün evvel oSov- yet Dışişleri Bakanlığı, oMosko- vadaki Batılı (o Büyükelçiliklere basın mensuplarına gönderdiği bildiride, nükleer denemeler bahsinde yeni bir plân sunmuştur. Bu plânda Fransanın görüşmelere iştirak etme- si isteniyor ve yine Le Monde'un ta- salarından diğer bir nokta da belir- tiliyordu: Umumi ve tam silâhsızlan- ma olmadan Sovyet Rusya milletle- rarası bir kontrol tesisine yanaşmı- yacaktı. Fransa, konferansa iştirak dâve- tini bilmemezlikten gelmiştir. Gene- ral De Gaulle, nükleer denemelerin durdurulması için müzakereyi abes saymaktadır Asıl plân muhtevasına (o gelince, bunda atmosfer, kara ve su altında yapılan bütün nükleer denemelerin derhal ve temelli durdurulması İs- tenmektedir. Kontrol bahsinde de "milli sistemler"den o faydalanılacağı belirtilmektedir. Yâni milletlerarası bir kontrol bahis konusu değildir. Yine plânda, yer altında yapılan denemelerin de (milletlerarası kontrol sistemi kuruluncaya durdurulması istenmektedir. Bu mil- letlerarası kontrol ne zaman tesis e- dilecektir? Sovyet delegesi Çarapkin buna cevap vermiştir: Umumi ve tam bir silâhsızlanma anlaşmasından ev- vel milletlerarası bir kontrol bahis konusu olamaz!.. Bu suretle Fransız gazetesinin iki tasası da cevaplandırılmış olmak- tadır. Ayrıca, şimdi artık iyice be- lirmiştir ki, nükleer denemeleri dur- durma müzakereleri başlanılan nok- tadadır. Çıkmaz devam etmektedir. Moskova bu akim kalacak (o konfe- ransa, sırf Batılıları mesuliyet altın- da bırakmak için razı olmuştur. AKİS, 4 ARALIK 1916

Bu sayıdan diğer sayfalar: