4 Aralık 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

4 Aralık 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ VE MALİ SAHADA kooperatifin Maliye Bakanı ile aynı kanıda olacağı hususunda memurlar tereddüde düşmekten -bütün saygı- larına rağmen- kendilerini alamadı- lar. Bakan, uzun süreceği şüphesiz sıkıştırmaların ilkine, hemen oracık- ta, basın toplantısında maruz kaldı. ' Maliye Bakanının, bu konuda bir büyük handikapı vardır. Meclis açı- lır açılmaz Şefik İnan, Maliye Baka- dan bahsederek cevap verdi ve zam- mın yapılmış bulunduğunu kabul et- medi. Halbuki geçen yıl memurlara So 35 nisbetinde zam yapan bir ka- nun kabul edilip yürürlüğe girmiş- tir. Bu kanunun bir maddesine göre zammın 9o 20'si hemen verilmiş, "mali zaruretler" dolayısıyla geri kalan ?o 15'in 1961 şubatından iti- baren verileceği bildirilmiştir. O ka- Enflasyon umacısı Bütçenin okusuru, Şefik İnanın şah- si bir kusurunu aksettirmesi neti- cesidir. Şefik İnan, enflasyonun za- rarlarını getirmeyecek bir nisbette Merkez Bankası kaynağına gitme tavsiyesini (o reddetmiştir. Devlet Plânlama Teşkilâtının ça- lışmaları, -ki onlar Devlet varidatı- nı olacağından hattâ meselesi (o saydığı bir "vergi o kaldır- tasarısını, yangından mal ka- çırır gibi Başkan- lığa vermiştir. Ta sarı, Ziraat arazi- sinden arazi ver- gisinin alınmama sını istemektedir! sistemimizin bir bütün olarak ele alındığı sırada, başkalarına tekad düm gayretiyle Şefik İnann C. H. P. li bir kaç arkadaşıyla birlik te giriştiği bu dav- ranıs, tipik politik davranışların (o bir tanesidir. Basın toplantısında bu hareketi kendisine elime İ- azi vergisi- nim kusurlarım saymakla yetindi. Ama, bunu telâfi için sistem üzerin deki (oçalışmaların beklenilip (bekle e Dilemeyeceği husu sunda bir cevap bulamadı. Gazeteci tamamile hükümetin nasıl herhalde bütün Tür dar ki, Maliye Bakanının Meclisten bu kanunu tâdil eden yeni bir kanun geçirtmesi lâzımdır. Bu kanun çık- Gözdeki oMertek İnsanların muhalefette ve iktidarda nasıl, ne inanılmaz derecede ve ne şaşırtıcı şekilde değiştiklerinin elle tutulur bir misali, şu anda orta- ya çıkmıştır. Bundan tam bir yıl önce, hemen hemen bu günlerde C.H.P. den sa- yısız politikacı Milli Birlik İdaresinin bir gafinı nasıl tamir edebilecekle- rini arpacı kumrusu gibi düşünmekteydiler. Aynı anda, şimdi A.P. safla- rında bulunan sayısız politikacı bu gafı rahat rahat istismar edebile- ceklerini kurarak ellerini memnunlukla uçuşturuyordu. O tarihte Köy- lünün ödediği arazi vergisi arttırıldı, İşçiden tasarruf bonosu adı altında bir nevi yeni vergi alındı, memur maaşlarına zam yapıldı! Bundan daha patavatsız, bundan daha zararlı, bundan daha ihtiyatsız bir davranış ola- mazdı. Bir zümre, devrin icabı, kendisi zarara uğratılarak başka bir zümrenin faydalandırıldığını düşündü ve gerçek mesulü arama lüzu- muna katlanmaksızın topyekün o devire hasım kesildi. C.H.P. li politi- kacılar bunu görerek feryat ettiler, onların karşısına çıkmaya hazırla- nanlar derhal propagandaya koyuldular, üstelik davranıştan faydala- nan zümre de tatmin olmadı ve Milli Birlik İdaresi, bu çeşit tasarruf- ları dolayısıyla 15 Ekimde, bilinen muameleye mâruz bırakıldı. habersiz, 1: 1 kurulacağı saplamışlardır, İyi mi? Bugün, aynı C.H.P. ile aynı A.P. iktidardalar. Ne yapıyorlar? Köylüden arazi vergisini kaldırıyorlar, İşçinin tasarruf bonosu muafi- yetinin hududunu genişletiyorlar, memur maaşlarına hukuken yapılmış bir zammı bir kalemde siliveriyorlar! Buna, her hangi bir kimsenin "Allah razı olsun" diyebileceği hiç düşünülebilir mit Tipkı bir yit önce olduğu gibi, bir zümre, devrin icabı, bir başka zümrenin memnun edil- mesi için kendisinin zarara sokulduğunu -üstelik, tamamile haklı ola- rak- düşünüyor. Gene geçen »ene olduğu gibi, bari öteki zümre bayram mı ediyort Yoo! Ne İsaya yaranılmış, ne Musaya... Politikacılar, niçin muhalefette oldukları zaman doğru,görüşe, doğru sezgiye, doğru fikirlere tabiptirler de iktidara yerleştiklerinde en basit hakikatlerin farkına varmazları Galiba, gözlerinin önüne bir perde çekiliyor, yahut, mecburiyetlerin o mütaleasında hatalı teşhisler koyuyorlar. Bu yüzden de pire için yorganlar yakılıyor. Yorganın altında biz, miller, olmasak üstatların hallerine bakıp güleceğiz ama, giden, bizim sırtımızdaki yorgan! tahmin 8 milyar 300 milyondur-, nı 8 milyar 900 milyon olarak he- halbuki (Bütçedeki 375 rın Devlet Bütçe- sine yükü ise 345 milyon lira ola- bi büyüyeceğini söylemektedir o a- ğından bu keyi yaratmıştır. Yoksa, bir kanun icabının yerine ge- tirilmesi (şeklinde tatbik edilecek arkadaşlarından 1s rarla istemiştir. Hattâ Bütçenin verilmesinden talimat vermiştir. Ancak Maliye Ba- . ler, 26 15 zammın memura hukuken yapıldığım, memu- run hattâ bunu sarfetmiş bile oldu- ğunu, emeklilere verilen çeklerin ise zamlı bulunduğunu, şimdi "zam yok!" demenin memurun cebine el daldırıp ooradaki parayı almaktan farksız sayılacağını, memur aileleri- nin hesaplarım kitaplarını ona göre yaptıklarım söylediler ve sordular: "— Peki ama, bu memlekette memur Devlete de inanamazsa, ki- me inanacaktır?" Bu suale Maliye Bakanı, hazine- nin durumundan, sekilen sıkıntılar- madıkça, Bütçe üzerindeki tasarruf- larının hepsi hayaldir ve selefinin u- nuttuğu 307 milyonun hikâyesine benzemektedir. Bakana, gazeteciler sordular: "— Efendim, ya Meclis bu tekli- finizi kabul etmezse? edi İnan güldü: O zaman, Meclis yeni gelir kaynağı bulur!" Gazetecilerin cevabı: "«w Meclisler yeni gelir kaynağı bulmazlar. Yeni gelir kaynağı bula- cak yeni Maliye Bakanı bulurlar!." . kanı Şefik İnan ve ona katılan Dev- let Bakam Turhan Feyzioğlu hazine- nin çok sıkışık durumunu ileri süre- rek bunun imkânsızlığı yolunda va- ziyet almışlar, İnönü kabinesinin ic- raatını ve reformlarım yürütecek memurdan fedakârlık (o istemeyi bir akıllı politika saymışlardır kşam Şefik İnan, basın top- lantısından sonra bakanlıkta bir sü- re çalıştı ve geç vakit 0011 plâka numarasını taşıyan muhteşem Mer- cedes'ine binerek Kızılay istikame- tinde uzaklaştı. AKİS, 4 ARALIK 1916

Bu sayıdan diğer sayfalar: