9 Ekim 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 5

9 Ekim 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER . . gından sâdece ahlar, oflar ve pufla- malar gelmeye başladı. tecrübeli sâkinleri lideri bir süre de teselli için uğraştılar. Ancak, liderin maneviyatı teselli kaldıracak halden çıkmıştı, Herkesin şahsında bir”ca- sus görüyor, koğuş içinde Hüküme- tin, Bayarın veya Menderesin aley- hirde konuşmadığını tescil ettiren zabıtlar hazırlayıp bunları hapisha- ne »keridi tâbiriyle: zindan- arkadaş- larına imzalatmaya kalkıyordu. Bir süre sonra, Üstadın araya şefaatciler koyduğu ve kudret sahiplerine tövbe taahhütlerinde bulunduğu, bu teşep- büslere Mendereş tarafından verilmis “Vallahi, benim Osman beyle bir a- lışverişim yok, ama Bayar içerde tu- tulmasını istiyor” cevabının geldiği koğuşta duyuldu ve tebessümler u- yandırdı, Bu sırada seçim Zamanı yaklaşmış buluhuyordu. Koğuşun bü- yük . odasından küçük odasına sık Bik gelen Bölükbaşı ciddi seçim tah- minleri yapmaya başladı: C.K. M.P. asgari 200 milletvekili çıkatacaktı! O konuşmalarda kendisine, C. K, M. P, nin ancak Kırşehirden 4 milletve- kili çıkarabileceği söylendi ve buna karşı liderin direnmesi koğuş sâkin- lerinin hafızalarında unutulmaz ha- tıralar bıraktı. Seçim neticeleri ve geciken tahli- ye Bölükbaşıyı daha tarifsiz dertlere soktu. Artık bütün gayretleri, dışa- rıya kapağı atma yolundaydı. Gelen ziyaretçilerine hep yeni teşebbüs ta- limatı veriyor, bundan böyle dilini tutmayı vaat ediyordu. Bu yüzdendir ru açıp ta bir kelime Mia ve pek uzun süre -İhtilâlin hemen are- fesine kadar» dilini sımsıkı tutması 10, Koğuşun v memlekette çok kimseyi şaşırttıysa da Ankara Hiltonun sâkinlerini hiç hayrete düşürmedi. Dut yemiş bülbülün sırrını, o ta- rihte belki de sâdece onlar biliyorlar Ve Bölükbaşının babayiğitlik efsane- sine içten içe gülüp duruyorlardı. C. K. M. P, liderinin göz yaşları, ahları, ofları, pişmanlıkları ve mideye indir- diği tavukların kemiklerini “Al, bun- ları gen yersin” diye meydancı Şük- rüye görülmemiş bir cömertlikle ba- gışlamasının hikâyesi Ankara Ceza- evinin 10. Koğuşunda bugün bile tat- lh tatlı anlatılmakta ve uzamaya baş- layan gecelerin revnağını teşkil et- mektedir, Bitirdiğimiz hafta içinde Osman Bölükbaşı bu revnağı, monoton giden seçim kampanyasına da vermekten geri kalmadı. Fırsat ganimet bilinince Her şey, haftanın başında üç kişi- nin, bir akşam vakti Ankara Rad- yoevinden içeri girmesiyle başladı. Gelenler C, K. M. P, Genel Başkanı Osman Bölükbaşı, yaver-i hâsı Ka- dırcan Kaflı veC. K.M. P. nin kera- meti Bölükbaşıdan menkul Genel Sekreteri Abdülhak Kemal Yörük- tü, Kapıdaki nöbetçiler Bölükbaşıyı boyundan posundan tamdıkları için, yol verdiler. İrikıyım lider, iri adım- larla, Radyoevinin ikinci katında bulunan Radyoevi Müdürünün odası- na yollandı. Grubu, Radyoevi Müdü- rü Emekli Muhabere Yarbayı Nus- ret Altuğ karşıladı, izaz ve ikramda bulundu, Bölükbaşının, partisi adına yapacağı konuşma için daha vakit erken olduğundan, siyasi sohbete ko- yulundu. Bölükbaşı, odada bulunan- lara siyasi öğütler verdi ve sonra Radyoevinde 4 numârak stüdyo Pandoranın, kutusu iktidar konusundaki fikirlerini .açık- layarak: “— Allah bize iktidarı nasip »f- mesin” dedi, Bu sözler odadakilerin hayretini celbetmiş olmalı ki, sebebini sordu- lar. İrikıyım lider ayak ayak üstüne atıp çayını yudumlayarak konuşma ğa başladı. Efendim, iktidara gelmek C, K. M. P. için işten bile değildi a- ma, irikıyım lider bu devrede devlet gemisini idare etmenin güçlüğünü bi» liyordu! Bu izahat, liderin yanında bulunan hınk deyicileri Kaflh ve Yö- Tük tarafından tasdik edildi, Konuş- a ve “müsaade buyrun"lar hayli uzayacaktı ama, Nusret Altuğ vak- tin geldiğini bildirdi ve Bölükbaşı- ya: *“— Lütfen, 4 numaralı geçin” dedi. stüdyoya Bölükbaşı istemeye istemeye yâ- rânından âyrıldı ve uzun koridorun sağındaki küçük, fakat sevimli 4 nu- maralı stüdyoya girdi. Stüdyonun dip orta kısmında bir masa vardı. Masanın duvardan yana kısmına Radyoevi spikerlerinden Rıdvan Çotı- gur ve Erdoğan Tönük oturdular. Bölükbaşı arkası Kumanda Odasına dönük olarak yerleşti ve “başla” işa retini beklemeğe koyuldu. Kumanda Odasında ise, Yüksek Secim Kurulu- nun müşahit üyesi Cemal Köseoğlu vardı, Çongurun işaretiyle saat 20. 20'de Bölükbaşı hâdise çıkgrzn hü- cumların yapmağa başladı. Çenesi çevik Genel kanın konuşması evs velden hazırlanmış, üzerinde hayli tâlim edilmişti. Fakat Bölükbaşı bunu banda aldırmamış, doğrudan doğru- ya mikrofona okumayı tercih etmiş- ti. Konuşma ilerlediğinde bu davras nışın hikmet &ebebi ortaya çıktı: C. K. M. P. lideri devlet radyosundan D. P. oyu avı yapıyor ve bu vadide en amansız rakibi bildiği Gümüşpa- laya yükleniyordu. Radyoyu, son derece seviyesiz bir şının Gümüşpalaya hücum için onun Yuvarlak Masaya iştirakini bahis konusu etmesi ve düşük kelimeler kullarımâsı her tarafta hayretle kar- şılandı, Konuşma, tabii akis uyandır» dı, Kahramanlık on ise... Konuşmanın basında yer'aldığı er tesi gün C. K. M. P, Genel Mer- kezinin telefonu çaldı, Telefonda M. B. K. üyesi Muzaffer Yurdakuler vardı ve muhatabından, Osman Bö“ lükbaşının M, B, K. ne kadar gelme“ sini rica ediyordu. M., B. K, üyeleri, C.K. M. P, Genel Başkanı ile “kısa AKİS, 9 BKEİM 196i

Bu sayıdan diğer sayfalar: