9 Ekim 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

C E NE TEE z İhailiğze konuşan kır saçlı, al ya” naklı, badeni bıyıklı sempatik zat sözlerini sanata sevgi ve Türkiyeye dostluk kelimelerile bitirdikten ve konuşması, Amerikan Haberler Bü- rosu mensuplarından biri tarafından türkçeye çevrildikten sonra, sözü, nutuk' vermeğe Ziyadesiyle -meraklı, fakat böylesi merasimlere alışkın ol- ğı için hareketlerinden şaşkın- hk akan, yine kır saçlı orta boyiu, dolgunca bir adam aldı ve al yanaklı, sempatik zatın sevgi ve dostluk gös- terisi mahiyetindeki sözlerine ayni sözlerle karşılık vermeğe çâlıştı. Ko- nuktukça açıldı, < açıldıkça konuştu. Sonra birdenbire sustu, Geniş bir 89- luk aldı, Ferahladığı anlaşılıyordu. Yeniden dâvetlilerin arasına karıştı. Fakat, irticalen söylenen sözler bir bakıma ne kendisini, ne de dinii- yenleri tatmin etmişti, Hızını alamı- yan nutuk meraklısı zat, bu defa, ta- rudığı bâzı hanımlara iltifatlar yağ- durmaâğa koyuldu. Bir ara, mevkii iti- bariylş büyük yemekli toplantılarına her zaman çağrıldığı bir cemiyetin bir hahım üyesine, sitemkârane ş€- kilde: “— Beni son toplantıya neden ça- ğu'madınız?” diye sordu Muhatap hanım, gayet nazikâne bir tavırla: “us Beyfendi, toplantı seçimden sonra yapılacaktır. Bu itibarla, yeni © Ahmet Tahtakılıç Bir dökün bin işit , Bakanın çağrılacağını sanıyorum” karşılığını verince, nutuk meraklısı zat, bu beklenmedik cevap karşısın- da irkildi ve gülümsiyerek: *—- Siz beni gene dâvet edin.. Belli olmaz” diye mırıldandı. Adamın bu sözleri, dinleyiciler a- rasında gülümsemelere yol açtı, Hadise, bitirdiğimiz haftanın son- larında, perşembe akşamı, Ankara Devlet Operasının fuayyesinde geçi- yordu. İngilizce konuşan sempatik zat, Amerikan Büyükelçisi Reymond Hare, onun dostluk konuşmasına gii- cü yettiğince mukabelede bulunmağa çalışan ve bir cemiyetin yemekli toplantısına çağrılmadığı için kırgın görünen adamda, CKMP. li Milli Eğitim Bakanı Ahmet Tahtakılıçtı. Yeni mevsime İnci Avcılar adlı eserle giren Devlet Operası, temsilin galasına Ankaranın seçkin simalam- nı dâvet etmişti, Fuayyenin ön sıra- larında İçişleri Bakanı Nasır Zey- tinoğlu eşiyle agda M.B.K. dan Suphi Haydar Tunçkanat, Kâmil Karavelioğlu, Muzaffer Yur- dakuler, Çalışma Bakanı Cahit 'Ta- las, Basin - Yayın Bakanı Sahir Ku- rutluoğlu, Ulaştırma Bakanı Orhan Mersinli galânın şeref misafirleriydi- ler. Ayrıca Fransa Büyükelçisi Henry Spitzmuller, İngiltere Büyükelçisi ve eşi de bulunuyorlardı. Amerikan Büyükelçisi Raymond Hare alkışlar- la karşılanan samimi bir konuşma yaparak, 'Türk ressamlarından Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Kemal Özbel ta- rafından desenlenmiş iki vazoyu Devlet Tiyatrosuna armağan etti. Büyükelçinin bu jesti takdirle karşı- landı. Devlet Tiyatrosu Genel Müdü- rü Cüneyt Gökçer ise, tiyatro adına, Büylikelçiye teşekkürlerini bildiren birkaç söz söyledi. Bu arada eğlenceli olaylar da ce- reyan etti. Meselâ, Büyükelçi konuş- mağa başladığı sırada enteresan ha- reketleriyle dikkati çeken birinin ka- labalığı yararak kenardaki oturacak e MN ve önündeki bir hanım *“— 'Teyzeciğim, biraz müsaade e- der misiniz?” diyerek, ileri geçmeğe çalıştığı gözden kaçmadı Kendisine “teyzeciğim” denilme- sinden fena halde sinirlenmiş olan hanım, enteresan hareketli şahsa dik dik baktı, yüzünü öbür yana çevirdi. Fırsattan istifade eden bey ise ken- dini ön saflara atıverdi. Beyin adı Zeki Mürendi, Raymond Hare Güzel Amerikalı İnci Avcıları Türkiyede ilk defa sahneye konuluyordu. Operanın reji- sörlüğünü Ertuğrul İlgin yapmak- taydı. Suna Korad, Leylâ rolünde, Özcan Sevgen ise Zugra rolünde ba- şarılıydılar. * Haftanın ikinci mesut hadisesi, cu- martesi akşamı Ankara Ordu E- vinde bir kokteylle tesit edilen nikâh töreni oldu. Yeni evliler M.B.K. nın tek bekâr fyesi Şükran Özkaya ile İstanbulun C.H.P, li avukatı Günseli Orcandı. Gerçi nikâh İstanbulda kı- yılmıştı ama, genç evliler Ankarada- ki dostlarını da ihmal etmediler. Haftahın sonundaki o cumartesi akşamı saatlerin 18.20'yi gösterdiği sırada, Ankaranın yeni Ordu Evi bi- nasının alt salonu Özkayaların misa- firleriyle doldu. Gecenin şeref misa- firi Devlet ve Hükümet Başkanı Or- general Cemal Gürseldi. Gürsel, kok- teyle en erken gelen misafir oldu. Salonun şeref (köşesinde kendisine ayrılan koltuğa oturdu ve doktoru- nun müsaadesini alarak viskisini yu- dumladı, Bir müddet sonra genç ev- liler Başkanın yanına geldiler ve Öz- kaya kumandanının elini öptü, eşi ise, Gürselin nâzik tebrikine müte- bessim bir eda ile mukabele etti. Ge- cenin diğer dâvetlileri MB.K. nın tam kadro halinde gelmiş bulunan üyeleriydi. o İhtilâleiler, Tuğgeneral Mucip Ataklı hariç, sivil giyinmiş» leri, AKİS, 9 REİM 1961