DÜNYADA OLUP BİTENLER Tito - Burgiba - Nkrumah - Nehru - Nâsır Sovyetler Krutçefin bombası Sovyetlerin Berlin ile ilgili 3 Ağus- tos tarihli notalarına Batılıların verecekleri cevap hazırlanadursun, bi tirdiğimiz hafta içinde Krutçef üs- tüste gelen teşebbüslerle bu cevabı hızlandırmak ister gibi davrandı. Doğu-Batı Berlin hududunun komü- nistler tarafından kapatılması Berlin ablukası mânasını tazammun etme- diği ve bu bakımdan, büyük heyecan uyandırmış gibi göründüğü halde, Batılılarca pek mühim telâkki edil- mediği için, Sovyet Başbakanı Batı Şerlini Batı Almanyaya Oo bağlayan hava koridorları meselesine el attı. Batılıların bu koridorlardan faydala- narak Batı Berline bir takım sabo- tajcıları taşıdıklarım, bunun bir tah- rik teşkil ettiğini ileri sürdü. Hava koridorları 948-49 Berlin ablukası sırasında dahi münakaşa konusu ol- mamıştı. O zaman tıkanan kanallara, kara ve demir yollarına mukabil bu hava koridorları serbest kalmış o ve Batı Berlinlileri bir kış beslemek mümkün olmuştu. Krutçef son teşeb- büsü ile muhtemel bir Berlin abluka- sında bu kere hava koridorlarından hametini belirtiyordu. Tabiatile hayli heyecan uyandırdı ve Batılıların alelusul protestolarına konu teşkil . etti. Fakat Sovyet Rusya Başbakanı. Batılıları, kendi seçeceği şartlar al- zaman sonra, Sovyet Rusya silâhlı kuvvetle- rinde terhis zamanı gelen bir kısım er, assubay ve yedek subayların ter- hislerinin durdurulduğu bildirildi. Bu kararı da Krutçefin son bombası tâ- 26 Üçüncü, kuvvet kip etti: Tass ajansı 30 Ağustos ge- cesi geç vakit Sovyetlerin nükleer silâh denemelerine tekrar başlamak kararım vermiş olduklarını bildiri- yordu. Ajans bu kararı bildirmekle kalmıyor, aynı zamanda çeşitli bom- ba adları ve bunları taşıyacak füzeler hakkında tafsilât vererek Oo oldukça ağır, fakat o nisbette kaba ve bece- riksiz tehditler de savuruyordu. Be- ceriksiz tehdit, çünkü bu suretle Sovyetler belki dünya umumi efkâ- rının bazı kesimleri üzerinde bir dehşet uyandırıyorlardı, fakat yine bu suretle aynı kesimleri oaleyhle- rine çeviriyorlar ve başta Amerika olmak üzere Batılıları büyük bir me- suliyetin yükünden kurtarmış oluyor- lardı. Bu, Krutçefin stili değildi. Belli ki Sovyet Başbakanı bu sefer de bir kere daha üzerinden hiç eksilmeyen "Stalinci" sert siyaset taraftarları- na boyun eğmek zorunda' kalıyor- du. İlk hedef: Tarafsızlar Tass ajansı Sovyet Rusyanın nük- leer silâh denemelerine tekrar başlamak kararını bildirirken, buna sebep olarak birkaç madde sırala- makta idi. Evvelâ NATO'nun "müte- siyasetinden bahsediliyor, Fransanın denemelere devam etmek- te olduğu kaydediliyor ve nihayet Birleşik Amerikanın yer altı deneme- lerine başlamak için hazırlıkta bulun- duğu Heri sürülüyordu. Bu son id- diada hakikat payı yok değildir. Ce- nevredeki müzakereler uzayıp gittik- çe Amerikanın tek taraflı olarak de neme yapmamak kararının da artık tatbikine devam o edilemiyeceği se- âhiyetli ağızlardan ifade edilmekte ve Başkan Kennedy'ye bu yolda bir çok telkin ve tavsiyelerde bulunul- makta idi. Gerçekten, Cenevre üçlü müzakereleri geçen Marttan beri a- damakıllı çıkmaza ogirmiş bulunu- yordu. Sovyetler kontrol işinde kabul edilemiyecek. şartlar ileri sürdükten sonra, nükleer denemeleri durdurma müzakerelerini umumi silâhsızlanma müzakereleri çerçevesine almak gibi bu zamana kadar olan tutumları- nın tam tersine sapmışlardı. Umumi silâhsızlanma müzakerelerinin hazır- lığı ise fasılalarla Washington ve Moskovada devam ediyor, fakat ne- reye kadar ilerlendiği o bilinmiyordu. Ancak bu hazırlık müzakerelerine Eylül bidayetinde tekrar başlanaca- ğına dair yapılan açıklama durumun pek de o derece ümitsiz olmadığım düşündürmüş, hattâ gelecek Batı-Do- gu müzakerelerinin bu zemin üze- rinde cereyan edeceği, etmesi lâzım geldiği hakkında yaygın bir kanaat de ortaya çıkmıştı. Bu hava içinde Batılılar nükleer denemeleri durdurma konuşmalarını çıkmazdan kurtarmak için son bir hamle yaptılar. Cenevredeki Ameri- kan delegesi 29 Ağustosta yeni tek- lifler sundu. Sovyet delegesi ise bun- ları incelemeye bile lüzum görmedi. Bu şartlar dahilinde Amerika ağır bir mesuliyet ü i ati gelmiş gibiydi. çeşitli tesirler ve mülâhazalarla, bii en başta savunma ve güvenlik mülâhazası ile nükleer silâh deneme- lerine tekrar başlamak emrini ver- mek zorunda kalacaktı. Bu, bir gün, hattâ saat meselesiydi denebilir. suretle Amerika güvenlik zaruretle- reaksiyonun yıldırımlarına omâruz kalacaktı İşte tam bu sırada Krutçef Oim- dada yetişmiş ve Sovyetlerin nükleer silâh denemelerine başlamak kararını ilân ederek Amerikayı bir (o büyük AKİS, 4 EYLÜL İ961