21 Ağustos 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

21 Ağustos 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

FE N Feza Nihayetsiz yolculuk Tam bir yıl önce, 12 Ağustosta fe- zaya fırlatılmış bulunan "ECHO 1" peyki bugün halâ dünya etrafın- da dönüp durmaktadır. Yaz gecele- rinin berraklığı ile (meşhur Ankara şehrinin sakinleri obiraz dikkat et- mekle bu parlak "gezer yıldız"ı gök- te rahatça izleyebilmektedirler. Bu "gezer yıldız" aslında üzeri ince bir tabaka alüminyumla kap- lanmış 30 metre çapında bir balon- dan başka birşey değildir. Yeryüzün- den tıpkı bir yıldız gibi parlak görül- mesinin sebebi de güneşten aldığı ışıkları oaksettirmesinden ibarettir. Ancak "ECHO 1" -yankı- sâdece gü- neşten gelen ışıkları değil, ayni za- manda yerden gönderilen radyo dal- galarını da aksettirebilmektedir. Za- ten yerden 1600 kilometre yükseklik- teki yörüngesine bu maksatla yerleş- tirilmiş bulunmaktadır. Uzak mesafelerle ogörüşmemizi sağlayan normal radyo dalgaları, at- mosferin yukarlarındaki iyonize "He- aviside" tabakalarından yansıyarak çok uzaklara kadar oyayınlanabil- mektedirler. aslında, kaynaklardan gelen ışınların atmos- ferin üst tabakalarına çarparak iyo- nizasyon husule getirmelerine bağlı bulunan 'Heaviside" tabakasının yo- gunluğu ve yüksekliği geceyle gün- düz arasında olduğu gibi, bilhassa güneşteki lekelerle sıkısıkıya ilgili olarak değişmektedir. Bu durumda kısa dalgalı radyo yayınlarının uzak mesafelerden din- lenilmesi bazen tamamiyle imkânsız olmaktadır. Saten 10 metreden dana kısa, yâni 30 megasiklden daha yük- sek frekanstaki, radyo dalgalarının iyonosferden Oo yansıması düzgün ve kararlı bir seklide olmadığından bu gibi yüksek frekanstaki dalgalar kı- sa mesafeler için kulanılmakta, uzak mesafelere ise araya röle istasyonla- rı konulmak suretiyle yayın yapıla- bilmektedir Üstelik, frekans yüksel- dikçe dalgaların yayınlanma prensip- leri ışığın yayılmasına obenzemekte, âni gönderenle alanın birbirlerini iyice görmeleri şart olmaktadır. Peykler kervanı İşte bu noktadan itibaren peyklerin ulaştırmadaki büyük rolü meyda- na çıkmaktadır. 1600 kilometre yük- sekteki bir peyk yeryüzünün 8000 kilometrelik (okısmını o görebilmekte 28 veya o kadar geniş bir alan içersin- deki her noktadan görülebilmektedir. Buna göre 1600 kilometre yüksekte ve dayire şeklindeki bir yörüngeye yerleştirilecek opeyklerin üzerinden yansıtmak suretiyle dünya çapında bir haber ulaştırma sistemi kurulma- sı düşünülse bu peyklerden eşit aralıkla ve aynı hızda yer yuvarlağı etrafında dönecek 5 tane fırlatılma- sı kafi gelecektir. Yeryüzünde (8000 kilometre genişliğindeki bir bant üze- rine rastlayan bütün noktalar bu peyklerden birini gözden kaybeder- ken diğerini görmeğe başlıyacaktır. Şayet atılan peykin yörüngesinin yer- den yüksekliği 1600 kilometreden fazla olursa gerekli peyk o sayısını daha azaltmak kabildir. Kısaca prensibi bu in bir sis- temin avantajları büyük İnce genişliği 8000 RE Elk bir alan- da röle istasyonları kurmak suretiy- le, Radyo-link sistemiyle, yapılacak bir ulaştırma şebekesi hem çok paha- lıdır, hem de işletme yönünden o ka- dar emniyetli değildir. Halbuki pey- kin arıza, yapmasına imkân bulunma- dığından isletme emniyeti mutlaktır. Diğer bir. nokta Ur harp vukuunda yerde kurulmuş olan röle istasyon- larının uçaklarla veya güdümlü mer- milerle bombalanarak yokedilmesi ve radyo bağlantısının böylece çok u- zun bir süre tamamen kesilebilmesi- dir. Buna karşılık, 1600 kilometre yüksekte ve saatte 85 bin 700 kilo- metre gibi muazzam bir hızla hareket eden bir cismi, anın ve dola- yısıyla hava dalgalarının bulunmadı- ğı bir ortamda, yoketmenin hemen hemen imkansız olduğu muhakkak- tır. Diğer bir avanta|, şimdiye kadar memleket çapında bir nakil şebekesi ve röle istasyonları kuramamış ülke- lerin bir türlü ke tele- vizyon yayınlarının böylece flok u- zaklara kadar kolayca mılaşımlabil, mesidir. Fen adamları, bu şekilde ulaş- tırma peykleri kullanmazdan çok önce yer yuvarlağının tabii peyki o- lan Ayı bu maksatta kullanmağı dü- şünmüşlerdir. AKİS, 21 AĞUSTOS 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: