Portre Bir Boş Seda: Koraltan Yassıada sâkinlerinin hepsi beraat etseler, içlerinden bir tanesinin e © hukuki, adli ve milli zaruret ardır. Zira siyasi suçlar hasızaltı, edileğilir, nüfuz ti- careti ise ispat olunmayabilir. A- ma Koraltanın işlediği bir suçun cezası T. Ceza Kanununda hazır yatmaktadır ve 159. maddeyi teşkil etmektedir: Cumhurbaşkanına ha- karet! Refik Koraltan bu memle- kette, vekaleten dahi olsa Cumhur- başkanlığı o makamını işgal etmiş, bulunduğu yerlere (Cumhurbaşkan- lığı forsunu çektirmiş, Cumhurbaş- kanlığına ait selahiyetleri kullan- mıştır. Bu mevkiye bundan büyük saygısızlık, tecavüz ne yapılabilir, hattâ ne de düşünülebilir. Gerçi a- sıl suçluların, Koraltanı Cumhurbaş- kanlığına vekalet edecek makama seçenler olduğu ileri sürülebilir. Fa- Koraltanı görmek Atatürkün ruhu- na tarifsiz azaplara sokmuştur ve D.P. nin 3 numaralı kurucusu bu cü- retinin bedelini mutlaka ödemelidir. duğunu bundan daha mükemmel şe- kilde gösteremezdi. Refik Koraltan ömrü boyunca, nefsinde toplamıştır, ömrü boyunca büyükle- ri, yakınları, arkadaşları, küçükleri için alay mevzuu teşkil bu adam pek âlâ muvaffak olmuş, işi- ni yürütmesini bilmiştir. Koraltanın, Bayarın kendisiyle gönül eğlendir- diğini farketmemesi imkânsızdı. Ko- raltanın, Menderesin hakaretlerine, istiskaline, hattâ küfürlerine sessiz- e katlanması da boş değildi. Mevki- ini bu tahammülü sayesinde mu- hafaza ettiğini mükemmelen bilme- si B.M.M. nin unutulmaz başkanını böyle bir yola sevketmiştir. Bunca fedakârlık bahasına ise Koraltan Türkiyenin en zengin adamlarından biri olmanın çaresini bakmış, inanıl- maz miktarda gayrimenkule sahip olmuş, on yıl müddetle belinden aşa- gısına kendi kıratında bir adamın idealini teşkil eden hayata sürdür- müştür. O "çarıklı erkânıharp" ze- kâsıyla Koraltan, zerrece şüphe yok, Bayar - Menderes ekibinin tutuma- AKİS, 30 HAZİRAN 1960 nun it felâkete götürdüğü- nü farket Kazandıklarını muhafaza e- debilmek için ideal arkadaşla- rını itidale davet ettiği de bilin- mektedir. Ancak urucu trionun içinde zerrece itibara sahip bulun- mam sözünün tesir yapmasına mani oluş, zahiri yumuışaklığı bir alaturka kurnazlıktan öteye geçe- memiştir. Nitekim Meclisi sadece efendilerinden gelen emirlere uya- rakidare etmiş, hiç bir fenalığı yap- maktan çekinmemiş, sadece istikba- le ait korkuları dolayısıyla olduğun- Refik Koraltan "Çarıklı erkanıharp” dan başka türlü görünmeye daima dikkat etmiştir. Fakat zekâsı fazla ileri e hiç kimse- yi aldatamamış, rejimin I numaralı mesulleri arasındaki yerini muhafa- za etmiştir Koraltan, D.P. nin muhalefet yıl- ları içinde 'Kuruculara faydasız ol- yük kütleler üzerinde tesir yapmış, babayani tavırları kendisini hattâ — ii göstermiştir n Cumhurbaşkanı vekilli- gi YADA O dahi en faydasız sanı- labilecek kimselere yaltaklanmak- tan çekinmemiş, bunu bir gün lazım olur e taktik olarak tatbik etm a İnönüye karşı, hep mlm. havası içinde kalmış, fırsat bulduğunda bunun işa- retlerinl göstermiştir. Laftan çekin- mediği için gönül almasını bilmiş, pek çok kimseyi pohpohlamış, işini aksatmayan her hareketi mübah saymıştır. O bakımdan bir "İyi adam canım" havasına bürünebilmiştir. Ama bu "iyi adam" belki de üç Ku- rucu arasında maddi menfaatini en mükemmel şekilde gözeten, koruyan adam olmuş, bir "boş ver ona" per- desi arkasında yapmadığım bırak- mamıştır. Kafasının İptidailiği Ko- raltanın zevklerini inanılmaz dere- cede düşük zevkler sınıfına sokmuş ve Cumhurbaşkanlığı makamını iş- Anadolu tabiriyle "hinoğluhin" ligin bütün hususiyetlerini nefsinde top- lamıştır. Her iptida!, kültürsüz, boş adam gibi cakaya, çalıma merakı Koraltanın gülünç zaaflarından biri- ni teşkil etmiş, toplantılarda söyle- diği nutuklarla elâlemi güldürmüş, bayağı nükteleri I boyunca ağızdan ağıza dolaşmıştır. Bayar ve Menderes, bu ideal arkadaşlarını ga- yet iyi tanıdıkları ve onun baklanda gerekli nota verdikleri halde emirle- rinde âlet diye kullanabilmek için Koraltanı dış memleketlere temsilci göndermişler, bırakmamasına göz ları çevirmek, elinden geldiği kadar milletvekili ayartmak, zor anlarda ağırlığım Bayar - Menderes ekibinin kefesine koymak suretiyle göster- iştir. Şimdi Koraltan Yassıadada bir yandan hasis menfaatlerine, taraftan süfli iptilalara esir olması- nın cezasını herkesten istiskal, istih- bekle- le bir tipin lâyığı da bundan başka şey değildir.