13 Ocak 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

13 Ocak 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 25
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Asya Kızıl Dragon sırlardır. Hindistanın mülkiyetin- de bulunan bir araziye yerleştik- ten sonra Komünist Çin, şimdi yü- zü kızarmadan, sulh meleği çıkmağa çalışmaktadır. Pandit Neh- ru, Kızıl Çin Başbakanı Çu En-lay'ın 26 Ocakta buluşma teklifini reddet- tikten sonra, Pekin Hindistana ge- çen haftanın başında tekrar bir no- ta vermiş ve görüşme teklifini tek- rarlamıştır. Gerçi, Kızıl Dragon bu sefer görüşme tarihi hakkında hiç- bir telkinde bulunmamıştır. Fakat, görüşme teması üzerinde ısrar sure- tiyle, ne kadar barışçı olduğunu gös- termek istediği aşikârdır. Komünist Çinin notasında, görüşmelerden ön- ceki gerginliği gidermek maksadıy- la bir teklifte daha bulunulmakta- dır. Pekin iki tarafın kuvvetlerini şimdi bulundukları hatlardan 20'şer kilometre geri çekmelerini ve iki ta- rafın sınır boyunda devriye gezdir- memelerini istemektedir. Bu da, pek kurnazca bir tabiyedir. Kızıl Dragon, böylelikle, zaptettiği arazinin, sade- ce yarısını terketmiş olacak, terket- tiği kısma tekrar Hint kuvvetleri giremedikten başka, Hindistan üste- lik 20 kilometre daha geriye itilmiş olacaktır. Hint devriyelerinin , hudut boyundan kaybolmaları ise, sinsi be- şinci kol mütehassıslarına Hintara- zisine kolayca girmek imkânını ve- recektir. Zaten Pandit Nehru da tabiyeyi sez- miş ve Çu En-lay'la buluşmak için Çin askerlerinin ihtilaflı bölgelerden tâmamen çekilmesi şartını koşmuş- tur. Gerçi, Pandit Nehru bu küçük arazi parçaları için Hindistanın har- betmiyeceğini açıklamışsa da Ike'ın ziyaretinden sonra kendisini çok daha kuvvetli hissetmektedir ve Kızıl Dragona karşı şiddetle — mukabeleye karar vermiştir. İşin sonunda Kızıl Dragon kaptığını kapmış olacak- tır, ama pençesini daha ilerilere u- zatmaktan da çekinmek zaruretini duyacaktır. Batı Hortlak Gçen haftanın başında Batı Al- manyanın Bingen — Altenkirchen şehrinde gece nöbetini tutan bir po- lis birden bire irkildi. Korkusundan neredeyse esas vaziyetine geçecekti, bir an içinden bir ürpertinin geçtiği- ni hissetmişti. Yirmi sene öncesinin ter kokusu, çizme gürültüsüyle ka- rışık savaş marşları, göğü kaplıyan kıpkırmızı bayraklar bir anda hafı- zasını doldurdu. Polis, Bingen Alten- kirchen sinagogunun — duvarında 6 ayak boyunda muhteşem bir gamalı haç görmüştü. Gamalı Haçın altın- da kan renginde harfler, "Juden Ra- us" diye haykırıyordu: — "Yahudiler Defolun". Tehdit üstelik imzalıydı. "Heil Hitler!". Polis, bir an , şaşkın- lıktan kurtulmak için "Heil Hitler, Heil Hitler!" diye mırıldandı. Sonra, kurulmuş bir zemberek gıbı yerinden fırlayıp karakola koştu Bingen Altenkirchen — şehrindeki bu hâdise, aynı gece Batı Almanya- nın hemen bütün şehirlerinde cere- yan ediyordu. Bonn'daki — Federal Şansölyelik binasına dört bir taraf- tan telgraflar — yağıyordu. Şansölye Adenauer, en sert edasıyla, Federal Almanyanın ve Alman milletinin şe- ref ve itibarına kasteden bu delileri lanetliyordu. 15 yıldır. bunun için mi çalışmıştı? Memleketinde barbar- lığın son izlerini, yahudi düşmanlığı- nı silip süpürdüğünü sanıyordu. Al- man Milletinin alnındaki bu kara le- keyi silmek için Almanyanın sonsuz iktisadi sıkıntılar içinde olduğu bir devirde bile, bütün Bakanların itira- zına rağmen, İsraile milyonlarca mark tazminat ödemeğe razı olan kendisi değil miydi? Şimdi, bu ilerle- miş yaşında, ona yerilecek mükâfat bu mu olacaktı? Şansölye derhal, kabineyi toplantıya çağırdı. Kabine toplandığı zaman bütün Bakanların aynı hassasiyetle dolu oldukları gö- rülüyordu. Bu rezalet derhal durdu- rulmalıydı. İlk tedbir Batı Almanyanın bütün, şehirlerin- de federal polis araştırmalara gi- rişti. Temizlik ekipleri gamalı haç- ları silmeğe koyuldular. Bütün mem- lekette Federe Land'ların İçişleri Bakanları hahambaşıları kabul e- diyor ve kendilerinden Alman Milleti adına özür diliyorlardı. Bizzat Şan- sölye Adenauer, Batı Almanya Ya- hudileri Cemiyeti Başkanı Dr. Hen- drik Van Dam'ı kabul ediyor ve bu ırkçılık rezaletine son vermek için Hükümetinin en şiddetli tedbirlere başvurmaktan kalmıyacağını temin ediyordu. Bütün dünyadaki Federal Almanya sefirlerine acele talimat verilmişti. — Sefirler derhal Dışişleri Bakanlarını ziyaret ederek, AKİS, 13 OCAK 1960

Bu sayıdan diğer sayfalar: