19 Ekim 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

YURTTA OLUP BİTENLER Millet Demokrasinin yeni tarifi ütün bu hafta boyunca devletin tarafsız olması lâzım gelen rad- yoları bütün gayretleriyle bir husu— su millete ispat etmeğe çalıştılar. Bu gayretlerinde — inanılmaz bir başarı gösterdiklerini kabul etmek lâzım- dır. Radyoları dinleyen herkes İk- tidarla Muhalefetin elhak seçimlere eşit şartlar altında girmediklerine kat'i surette inandı. Gundelık üç ha- ber bülteninden başka Radyo Gaze- tesi ve Köy Postası saatlerınde De- mokrat İliderlerin yaptıkları D. propagandası kelimesi — kelimesine yayınlandı. Buna mukabil memle- yordu: "Madem ki reyini istediğine verebiliyorsun, işte Demokrasi bu- dur! Oyunu D. P. ye ver." Umumi kanaat bu parlak veci- zenin D. P. bucak başkanlarından Bay Muammer Karaca tarafından hazırlandığı merkezindeydi. C. H. P. Bir ömür boyunca (Kapaktaki devlet smet İnönü, kucağında tuttuğu en küçük torunu bıyıklarını çekişti- rirken: "— Hayatımın son seneleri- ni köşemde, çocuklarımın, torunları- adamı) mın arasında, okuyarak ve yazarak ki, bunu bitiremeyesin ?." Besinde şefkat kadar gurur da vardı. Ve bu, haklı bir gururdu. Zi- ra İsmet İnönü hakikaten memleket hizmetinde geçirdiği uzun, upuzun yıllar boyunca giriştiği her işi başa- rıya ulaştırmıştı. — Kayınvaldesinin duasına Bayan İnönü de iştirak et- — Inşallah Paşacığım. Başladığı- nız o 1şın de tamamlandığını göre- ceksin aşlanmış, iş, Demokrasi dâva- sıydı. İsmet İnönünün tek ihtirası uydu. Onu gerçekleştirdikten sonra özlediği hayata kavuşacak, hakika- ten çocuklarının ve torunlarının ara- sında, okuyarak ve hatıralarını ya- zarak nihayet mesuliyetsiz. nihayet İnönü annesi, eşı, kızı torunuyla beraber kette bir de Muhalefet bulunduğu ve onun İiderinin de nutuklar ver- mekte olduğu sadece şu neviden cümlelerle anlaşılıyordu: "Hatip İs- met İnönünün aynı: yerde söylediği sözlere şimdi cevap vereceğini bildi- rerek demiştir ki.. Bundan sonra dinleyicilere Demokrat liderlerin ağ- zından İsmet İnönünün ne korkunç, Muhalefetin ne habis, İktidarın ne mükemmel olduğu anlatılıyordu. Eee, eşit şart diye de bundan başka bir Şeye denmezdi y, Ama radyoların dınleyıcılerı soO- kağa çıktıklarında duvarlara yapış- tırılmış bir afişle karşılaşıyorlar ve işte o zaman makaraları koyuveri- yorlardı. Afişte aynen şöyle denili- 4 Pembe evde dört nesil bir arada geçirmek istemez miyim? Ama baş- ladıgım bir işi bitirememek ağırıma gidiyor" İ Vakit öğleye yaklaşıyordu Çan kayadaki pembe mek odasın- da bütün bır aıle dort nesıl toplan- mıştı. Bu haftanın başındaydı. C. H. P. Genel Başkanı bir gün evvel, geç saatlerde Karadeniz sahilinden don— müştü. O gün, akşam üzeri Konyaya gidecekti. Bir yanında refikası, di- ğerinde kızı vardı. Valdesi, köşedeki oturuyor ve 74 yaşındaki oğluna, sanki oğlu henüz 4 yaşınday- mış gibi bakıyordu. Şefkat dolu bir — İnşallah evlâdım, di. Başladıgın hangi işi inşallah, de- bitirmedin mücadelesiz, »nihayet sakin günler geçirecekti. Bunu — özleyen sadece İsmet İnönü değildi. Bayan İnönünün de tek arzusu buydu. Zaten bundan dolayı değil miydi ki seçim kampan- yasına girişirken İsmet Inonunun İktidar tek başına C. H. P. te- veccüh ettiği takdirde hukumet baş— kam olarak vazıfe görmeyi düşündü- ğünü söylemi Mevhibe İnönüye dünyaları bahşetmıştı Demek ki o ihtimal gerçekleştiği takdirde evin- den çıkmasına, köşke taşınmasına lüzum kalmıyacaktı. Altı ay müddet- le Paşası elbette ki çok çalışacak, çok yorulacaktı. Ona. kırk bir sene- dir yaptığı gibi görülmemiş bir şef- katle bakmakta devam edecekti. Al- AKİS, 19 EKİM 1957