Ekalliyetlere kur albuki D. P. Genel Merkezi liste- yi kuvvetlendirmek için Rum, Er- meni ve Musevi cemaatinden bu se- fer bir değil, ikişer aday almıştı. İstanbulda İktidar, seçimi kazana- bilmek için gayrımuslimlere güveni- yordu. Gerçi Kadınlar Kolunun ateşli başkanı Halide Akıska kenar semt hanımlarına D. P. nin ne kadar "müslüman parti" olduğunu anlata anlata bıtıremıyor ağzından Allah, Peygamber ve 'anı Kerim lafları— nı düşürmüyordu. Amaaynı listede 1. Bilhassa bazı İstanbullu dostlar bu davete icabet etmekte adeta ya- keselerinin ağzım ac- Hem de — nasıl açış. Bir , bir seferde D.P. nin emri- lira vermekten büyük bir sevk ve şeref duyacağım söyle- mişti. D.P. ye yardım, için bırbırıy— le yarış edenlerin — sayısı bir hayli kabarıktı. Meselâ bir tanesi D. P. emrine bir çırpıda yirmi küsur cip tahsis etmişti. Cıp, seçimlere gi- recek bir parti için paradan da mü- YURTTA OLUP BİTENLER Genel Başkanla Cumhurbaşka- nının açtığı D.P. ye panyasının yanı sıra muhtelif vilâ- yetlerdeki D. P. liler de kendi çap- larında bu kampanyayı yürütmeğe çalışıyorlar ve karınca — kaderince partilerine hizmet için şehrin mute- ber tüccarlarını adeta bu yardıma katabilmek için yırtınıyorlardı Doğ- rusu, elhak kampanya iyi yürütülü- yardım kam- u. Propaganda seferi u haftanın ortasında, aday üste- lerinden memnunsuzluk sedaları altı adet gayrimüslimin yer aldıgım himdi. D. li tüccar bunu çok iyi taşradan yükselirken başkentte De- görenlerD P.nin "müslüman parti" — biliyordu. Üstelik bu vefakâr dost- mokrat liderler propaganda gezileri- değil, "opportünist parti" olduğunu Jlar bu yardımlarının karşılığı ola- — nin son rötuşunu yapıyorlardı D. P. kolaylıkla — görüp kararlaşmış arılıyorlardı Üste- taktiği şuydu: Dar lik iki değil, yirmi beyi şiddetle ve en iki gayrimüslim de son vurmak. Bu alınsa bu vatan- v E FA' nun için bilhassa daşların D. P. le- e seçim kampanya— binde, blok halinde sının son Üç günü- rey kullanacakla- E ğer Fuat Koprulıı bir gün eliyle kurduğu D. P. nin organı Zafer ne güveniliyordu. rını sanmak hafı zetesının kerıd isi ha kk da şu — satı rları yazacag nı SU satırlar Kanun o üç gün zai beşerin zıyade— rın zılmasını ü Adna k Koraltanın propagandayı ya- siyle nisyanla ma- tasvıp edece ini duşımseydı mutlaka polıtıkadan çekılır koşesmd dün- sak etmişti. Fa- lül — bulunduğunu yayı, nısanları seyretmekle — iktifa ederdi: -"Demokrasimiz içinde — Fuad t D. P. nin tezi kabul etmek caktı. ola- "Para lâzım" Geçen hafta i- çinde D. P. Genel Başkanı ile Cumhurbaşkanı, bir yandan aday listesinin tesbiti ile uğraşırken bir Köprülü esasen ne idi? Nasılsa Kurucular arasına girmiş olan ve ötekı' kurucuların sırf bu sıfatına hürmeten yıllarca parti idaresinde ve hükü- met ıçınde muhafaza etmek mecburıyetınde kaldıkları bir yük, faydasız bir ağırlık... Prof. Köprülü hakkında herkes her şeyi soylıyebılır Prof. — Köprülü tenkid — edilebilir. Ama onun Demokrasimiz içindeki, D.P. nın kuruluş yıllarındaki rolü inkâr olunabilir. mit 'aha fecisi Zafer, P. nin organı Zafer böyle bir dil kullanmak hakkına sahip midir t Muh lefet yıllarının Hocasını kim unutabilir ? Onun, azgın C. H. P. milletvekilleri- nin hışmından ürken Adnan Menderesi bir koluna — takıp, öteki — koluna ve Meclise öyle gittiği günler henüz gözlerin önünde de- şuydu: PHükümet her zaman konuşa- bilir! Nitekim ge- çen seçimlerde son Üç zarfında yasak edilen şe- kilde propaganda yaptıkları için Ce- lâl Bayar ve Ad- nan Menderes Yük sek Seçim Kuru- yandan da parti- ğil midir ? Üç Kurucu memleketi karış karış dolaşırken ekseriya — Genel lundan hüküm giy nin mali durumu- Merkezi tek başına idare eden, gecesini gündüzüne katan Köprülü için mişlerdi. Fakat D. nu göz önünde bu- Zaferin "Demokrasimiz içinde Fuad Köprülü esasen ne idi ? " diye sorabil- P. liler o arada atı lundurarak bir ta- mesi insanın tüylerini diken dıken ediyor. Fuad Köprülü o senelerde alanın — Üsküdarı temaslar ya- halefetin her şeyi id Fuad rülü — bir ladet tımsalıydı Keşke D.P.nin geçeceği kanaatin- pıyorlardı. İstan- İktidar - yıllarında da öyle kalabı'lseya’ı ve Parı bugünkü hale düş- deydiler. Bu ba- ul, Ankara ve İz- mesini onlıyebılseydı Praf Köprülü ancak o sebepten dalayı muaheze --mdan son Üç mirden P. ye edilebilir. ve muahezeyi yapmak hakkı da Zaferın değildir. günde, bilhassa yakınlığı ile ma- "Demakrasımız ıçına'e Fuad Köprülü esasen ne idi?" Bu sualin ta- radyo — vasıtasıyla ruf pek çok büyük şıdığı manayı görmemek kabil midir ? Yarın ayni sual aynı gazetenin kesif bir propa- tüccar teker teker sütunlarında bir başka Kurucu bahis mevzuu edilerek mutlaka — tekrar- gandaya intizar et huzura kabul edil- lanacaktır. Daha sonra sıra öteki Kurucuya gelecektir. Zira tutulan yol mek lâzımdı. mişlerdi. Bu te- insanı oraya çıkarır. Nihayet Zafer, her şeyin sona ka tek Kurucu- maslarda bilhassa nun eseri olduğunu ilân edecek, diğerlerini "nasılsa katılmış diye — Fu- Bu haftanın ba- şahsi dostluklar ad Köprülüyü — bugün — düşürdüğü — mevkiye — düşürecektir. şında cereyan e- ortaya — konuyor, İşte, D. P.! Buyrunuz ve ibretle, dehşetle temaşa edınız. Tabii, yü- den bir hâdise D. seçimlerin arife- reğiniz — kaldırırsa.. P. propagandasını sinde partinin i- bizzat Celâl Ba- çinde — bulunduğu yarın — yapacağını mali müzayaka ya : . gösterdi. — Pazar- na yakıla anlatılıyor ve para bakı- rak hiç, ama hiç bir talepte de bu- tesi — günü — Zaferin fotografçısı mından müzaharet talep ediliyordu. — lunmuyorlardı. Mehmet Sürenkök Seçim, bir parti için son derece Hafta içinde devam eden D. P. kaydıyla — Başbakanlığa çagırıldı masraflı bir işti. Propagandanın iyi ye yardım kampanyası, kısa zaman- — Oradaki toplantı odasında D yapılması şarttı. Propagandanın iyi da büyük meblâğlar toplanmasına Genel İdare Kurulu içtima halın— yapılabilmesi için ise herşeyden ve — sebep olmuş ve . hesabına topla- — deydi. Mehmed Sürenköke poz veril- herşeyden evvel çok paraya ihtiyaç —nan bu paralar emin ellere tevdi e- di. Adnan Menderes sağına Refik vardı. P. nin kazanması için ke- dilmişti. Ancak, bu yardım kampan- — Koraltanı, soluna Celal Bayan al- selerin agzının açılması gerekiyor- Bu ise, ancak varlıklı dostların keselerinin ağzının açılması ile mümkündü. Genel Başkan ve Cum- hurbaşkanı, dostlarına bu durumu i- zah ederek daha dün şöyle böyle in- sanlarken bugün büyük tüccarlar safına katılmış olan bazı dostlarım kesenin ağzını açmağa davet ediyor- AKİS, 12 EKİM 1957 yasına katılmak hususunda pek de heves göstermeyen, — hatta pazarlı- ğa girişenler de çıkmıştı. Meselâ bi- risi, aylardır halledilememiş olan döviz işinin halline karşılık partiye yardımda bulunacağını söylemişti. Bir başkası ise, son günlerde işleri nin bozuk gittiğini söyliyerek özür dilemişti. mıştı. Resim süratle teksir edildi ve Zafere resmin bütün gazetelere gön- derilmesi emri yerildi. Böylece Cum- hurbaşkanının D. P. işler 1yle yakın- dan alâkalandığı ilân — olunuyordu. Zaten Celâl Bayar bundan bir müd- det evvel vaktiyle Genel Başkam bu- lunduğu partisinin seçim kampan- yasına fiilen iştirak edeceğini res- 7