Z A B Italya Esrarengiz dâva hafta Venedik Adalet, Sara- son zamanların en esra- rengız davalarından birinin duruşma- sına başlandı. Şahitlerin dinleneceği gün yaklaştıkça dâvayı takip edenle- rin alâka ve heyecanı büsbütün artı- yordu. Senelerden beri ağlayan bir kadının şahadeti, duruşmanın en do- kunaklı sahnesini teşkil edecekti. Bu kadın Wilma Montesi'nin annesiydi ve ölen kızının şeref İ kurtarmak için bir sürü delile rağmen "kendi ha- kikatini" kabul ettırmeye uğraşacak- tı: Wilma masum ızdı; sefih gençlerle en ufak alâkası mevcut de- ğildi'; ölümü müessif bir kazadan iba- retti Gecen Silvano Muto Ortalığı karıştıran kalem Sinema yıldızlarının çoğuna par- mak ısırtacak kadar güzel ve cazibe- li Wilma Montesi'nin' cesedi 1953 yılı- nın ılık bir ilkbahar sabahı To-Valâ- nica plajında bulunmuştu. Polis, bu- gün bile anlaşılamayan sebeblerle tah- kikat işini pek gevşek tutmuş, 20 ya- şındaki güzel kızın kazaen boğulduğu kanaatına vararak meseleyi örtbas etmişti. Wilma Montesi'nin plajda ölü ola- rak bulunmasından bir ay sonra, So- mada çıkan haftalık Attualita ısımlı mecmuanın kapağında iri siyah p tolarla yazılmış şu cümle goruldu Wılma Montesi'nin ölümünün içyü- Attualıta mecmuasının ortaya attı- ğına göre Wilma Montesi bir kazada boğulmamıştı. Genç kız, Romalı bir AKİS, 2 ŞUBAT 1957 I T A kaç kodamanın Capacotta malikâne- sinde yaptıkları sefahat alemlerinin urbanı olmuştu. Capacotta evvelce Kral ailesine ait bulunan bir av ma- halliydi. Bu yerde çoktan beri beyaz zehir âlemleri tertip edildiği halk a- rasında söylenip duruyordu. İşte Wil- ma Montesi bu âlemlerden biri sıra- sında ölmüş ve cesedi bir kaza süsü verilerek getirilip plaja bırakılmıştı. u alâka uyandırıcı haberin altın- da Silvano Muto imzası vardı. Attu- alita'nın yazısı sürüm peşinde koşan bir gazetecinin uydurmaları mıydı? Romalıların çoğu bunu böylece ka- bul ederek omuz silkip geçmişlerdi. Skandal, Attualita'nın müdürü Silva- no Muto'nun yalan haber neşretmek suçuyla mahkemeye verilmesiyle baş- ladı. Silvano Muto, 26 yaşlarında, orta boylu, kadife gözlü, muhteris fakat ze- ki bir gazeteciydi. 1954 yılında duruş— masına başlanan daya çabucak siyasi bir mahiyetaldı. Az kalsın hükümet devriliyordu. Dâva sırasında sefahat âlemlerine katılanların isimleri orta- ya atılmaya başlanmıştı. O zamanki Dış İşieri Bakam Attilio Piccioni'nin oğlu genç iero Piccioni'nin Wilma Montesı yi oldurdugu iddia ediliyor- Muto'ya göre hâdisenin izahı son derece basitti: Marguis Montagna a- zılı bir beyaz zehir çetesının şefıydı Piccioni katildi ve polis müdürü Sa- verio Polito, Dış İşleri Bakanının oğ- lunu hımaye ediyordu. Muto, taraf- sızca yürütülen bir soruşturmanın ha- kikati bütün açıklığı ile ortaya koya- cağım iddia ediyordu. Gazetecinin e- linde mukni deliller mevcut değildi. Gösterdiği şahitler ise, güvenilir şah- siyetler arasından seçilmemişti. Ter- kedilmiş metreslerden ve akıldan noksan bakirelerden her nevi şahadat beklenebilirdi. Bu şahitler çok zaman ir gun evvel ısrarla — söylediklerini ertesi gün inkâra yelteniyorlardı. Bir herkül edikoducu gazetecinin duruşması devam ededursun, jandarma al- bayı Pompei, polisin aydınlatamadıgı vaka üzerinde tahkikata devam edi- yordu. Albay Pompei, Marguis Mon- tagna'mn gizli faaliyeti hakkında bir sürü malümat toplamaya — muvaffak olmuştu. Dış Işlerı Bakanının oğlu genç Piccioni'nin de durumu ga- yet şüpheli gozukuyordu En mühi- mi, Albay Pompei'nin genç kızın pla- ja bırakılmadan çok önce öldüğünü ispat etmiş olmasıydı. Madem ki ne kaza, ne de boğulma mevzuu bahisti, hakiki ölüm sebebini tesbit için bir tahkikat açılmalıydı. Yeni tahkikatın idaresi Sorgu ha- kimi Sinyor Sepe'ye tevdi edildi. "Hiçbir şeyden korkmuyorum, hiçbir şey beni durduramaz" diye vazifesine koyulan Sorgu hakimi gazeteler ta- rafından "Hakikat Herkulü" ilân e- dilmişti. Sinyor Sepe'nin işe dört elle sarıldığı muhakkaktı: 130 kiloluk Sinyor, tahkikatın sonunda sadece 110 kilo geliyordu. Sorgu hakimi Venedik Adalet Sarayına kaybettiği 15 kilo yerine koltuğunda tam 39 sayfalık bir tahkikat dosyasıyla dön- dü. Mustatî Dış İşleri Bakanının oğlu, istemiyerek ölüme — sebebiyet verme suçu ile mahkemeye sevkedilmişti. Zevkperest Marguis Montagna, Pic- cioni'nin suç ortağıydı. Diğer iki dü- zine sanık arasında gazeteci Silva- no Muto da yer alıyordu Gazeteci- nin suçu, ammenin telâş ve heyeca- nını mucip neşriyat yapmaktı. Dâvanın temel şahitleri Roma'nın sefahat merkezi olan İspanya mey- danı barlarının gülü Bissaccia ve Caglıo adındaki İki dilberdi. "Asrın kızı" unvanını taşıyan Caglio'nun a-, şıklarından biri, güzel kadının daha dâvanın ilk gunlerınde uyku arasında ""Wılma gibi beni de denize atmayı- nız" diye sayıkladığım — söylüyordu. Sanıklar ister suçlu, ister masum olsunlar, dâvanın bir sürü kirli ihti- Attilio Piccioni Koltuğunu — kaybeden — Bakan rasa âlet edilmek istendiği ortaday- dı. Güzel Wilma'nın ana ve babası, bu hikayenin bir an evvel kapatılma- sından başka birşey istememektedir- ler. Yegâne tesellileri kızlarının me- zarı başına gidip, dua etmektir. Bu mezarın Üüstünde şunlar yazılıdır: "Wilma Montesi, 1932 - 1953. Ender güzellikte tertemiz bir çocuk. Osti denizi To-Valanica plajlarına atmak için seni çaldı. Sen bir melek kadar güzel, Tanrının göğsünde uyur gibiy- din". ingiltere Zengin ihtiyarların doktoru htiyar emekli albaylarla zengin ko- akarıların Ömürlerinin sonunu 21