KADIN Gazeteci bu son sözleri not eder- ken odada bulunan bir doktor "Hastalığın, dedi, teşhısını ve te- davisini yapan doktordur. Ama has- tayı kurtaran ekseri bir hemşirenin dikkati ve şefkatidir" Söz tamamiyle doğruydu. Moda Çaylı bir defile eçen haftanın ortasında çarşam- ba günü, Ankaranın en şık, en zarif kadınları Amerika Büyük El- çilik ikametgâhının önünde araba- lardan iniyorlardı.. Ankara Çocuk Sağlığı Derneği yararına tertip edi- len çaylı defile, hakikaten alâka top- lamıştı.. Bu muazzam kadın toplulu- ğunda -çünkü galiba hemen hemen hiç erkek yoktu- en çok nazarı dik- kati celbeden şey, çok güzel şapka- lardı.. Bunlar renk renk çeşıt çeşıt şapkalardı şapkaların da pe ; şabileceğim ispat ediyorlardı.. geçen geniş salonlar, erken saatler- den itibaren doluvermişti. Merdiven- lerde ise büyük bir faaliyet ve telâş göze çarpıyordu. Ankara sosyetesi- nin birçok tanınmış hanımları hızlı hızlı bu merdivenlerden inip çıkıyor- lardı. Bunlar, gönüllü mankenlerdi.. Birçokları da onlara yardım ediyor ve basamaklarda oturuyorlardı. Bu Ankaralı hanımların arasında soluk çehreli yorgun ifadeli Zzarif bir İs- tanbullu hanım da vardı. Siyah bir Emprıme Brokar elbıse Güzel mankende güzel biçim 26 döpiyes giyinmiş ve yakasına kırmı- zı karanfil takmıştı.. Bu, Ankara Ço- cuk Sağlığı Derneği yararına İstan- bul'dan gelerek modellerini teşhir eden Muallâ Fergan idi. Saat üç buçuğa doğru, merdiven- lerde bir kaynaşma oldu.. Defilenin ilk elbisesi, ufak' tefek zarif sarışın bir manken üzerinde teşhir ediliyor- u. Bu Çocuk Saglıgı Derneği men- faatine çekilecek piyangonun büyük ikramiyesi idi. Şeker gibi tatlı bir kokteyl elbisesi olup, beden kısmı be- yazdı ve payetlerle işli idi. İnce ince ve kat kat soluk pembe beyaz vo- lanlarla yapılmış etek çok zengindi. Mankenin ayağında gene payetlerle süslü beyaz ve çok şık' ayakkabılar vardı. Piyangonun ikinci talihlisi için Muallâ Fergan, defilesinin bir husu- siyetini teşkil eden fötr etekliklerden bir tanesini hediye ediyordu. Bu eteklik çan şeklinde — kesilmişti. İki tane çok büyük cebi vardı. Rengi çok cazip bir mavi idi. Teselli mükâfatı incecik, sivri bu- runlu, kırmızı deri ayakkabılardı ve cidden elbise veya etekliği kazanamı- yam teselli edebilirdi.. Mavi fötr etekliği siyah — saçlı Hayriye Neyzi giyinmişti. Aynı renk- te küpeleri ve siyah süveteri ile cid- den alkışı hakediyordu. Zarif mantolar F ergan Defilesinin gece mantoları hoştu ve bunların ekserisini ince sarışın Nermin Diker' muvaffakiyet- le taşıyordu. Siyah kadifenin kolları zengindi. Tekmil payetle işli gibi du- ran parlak, siyah manto ise cazip bir sadeliğe sahipti:Düz hatlı, tak- ma kollu ve teferruatsızdı. Kırmızı şapka ve kırmızı ayakkabılarla bu kıyafet, sadelıgıne rağmen göz alı- yordu. Gri gipür dantelden yapıl- mış manto da aynı derecede sade idi ve vizon bir şapka ile vizon kol ka- paklarından başka süsü yoktu. Yal- nız gipür yer yer, inci ile işlenmiş ve zenginleştirilmişti. Bu takımın al- tında siyah bir elbise vardı. beği rengindeki ol fif ve uçucu idi.. Önde dö n röverler arkada fiyonk şeklinde bağ- lanarak sarkıyordu ve tam bu fiyon- gun altında, arka ortasında çok zen- gin bir pli kaşe vardı. Alkış toplayan bir kıyafet de Mu- allâ Ferganın kreasyonu organza bir elbise ve mantosu oldu.. Siyahlı be- yazlı bu takım duble edilmişti ve hı- şırtılı idi. Küçük elbiseler zun boylu, güzel bir sarışın ha- nım dana merdivenlerden inerken alkış toplamaya başlamıştı. Bu, gö- nüllü mankenlerden Leylâ Tepedelen— li idi ve belki de defilenin en güzel elbisesini taşıyordu. Bu lâcivert yünlü elbisenin eteği, gittikçe geniş- leyen üç kat pliseli parçadan yapıl- mıştı.. Mor şapka, mor eldivenler ona Tül üzerinde siyah dantel En Cazibiydi yeni modanın son notunu veriyordu. Küçük elbiseler arasında fitilli mavi bir kumaştan yapılmış olanı iç açıcı idi, yakası yer yer payet ve boncukla ışlı olan pembe ise bilhassa Amerikalı seyircilerin alkışını toplamıştı. Bun- dan başka Muallâ Fergan kotle ka- difeyi de küçük elbiselerde kullan- mıştı. Fötr, onun sevgilisi idi. Piyan- goya giren maviden başka gece ma- visi bir etekliği, çimen yeşili bir başka etekliği de vardı ve Leyla Tepedelen- linin siyah süed kemer ve siyah to- puksuz ayakkabılarla giyindiği sarı fötr elbise çok orijinaldi. Beden çıp- lak ve askılı idi. İnce pembe yünlüden yapılmış bir etekliğe gelince aynı kumaştan ya- pılmış ayakkabıları ile nazarı dikka- ti celbediyordu. MASAL ÜRTANI EFLATUN CEM GÜNEY'İN EN GÜZEL ESERİ BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ ÇIKTI. 100 KURUŞ YEDİTEFE YALYINLARIİ F, K. TI, İSKTANBUL AKİS, 22 ARALIK 1956