YURTTA OLUP BİTENLER nının askeri uçakla Diyarbakıra yap- tığı bir seyahat, oradaki temas ve sözleri, beraberinde Ankaraya getir- diği DP lileri gene askeri uçakla memleketlerine göndermesiydi. Mus- tafa Ekincide pilotla makinistin İs- mine kadar bütün vesikalar hazırdı. Akis, bundan birkaç hafta evvel "Kendi Aramızda" sütununda Ethem Menderesin bu seyahati dolayısiyle endişeler belırdıgını bildirmişti. Sim- di seçimlerin cereyan tarzının uyan- dırdığı endışeler Seçim Kanununda tadilât teklifi, idare mekanizmasının çalışmasının uyandırdığı endişeler de sözlü soru ile Meclise intikal ettiril- mektedir. aha D.P. Meclis gurubundakı İ- nanılmaz hadiselerden evvel Hürri- yet Partisinin kurucuları rasyonel bir çalışma metodu kurmuşlardı. Beş ko- misyon teşkil edilmiş ve komisyonlar raosmanoğlu ve Ekrem Hayri Üstün- dag idi. 19 lar Bakanlıklarda, Ata- türk Bulvarı üzerinde bir apartma- nın iki dairesini tutmuşlardı Orada harıl harıl çalışıyorlardı Bakanlık- lardan çıkan, birkaç a y sonra, koca- man bir "Hürriyet Partisi" levhasiy- le kargı karsıya gelecekti. Bunun, ba- zı kimselerin sinirlerini bozacağından zerrece şüphe yoktu. Üstelik, Hürri- yet Partisi merkezinin Bakanlıklara bu kadar yakın olmasını iktidara se- çişin yakın bulunduğuna delil sayan- lar mevcuttu. Yeni bir merkezin ki- ralandığı duyulur duyulmaz hediye- ler yapılmaya başlamıştı. Bu arada Ankaralı bir mobilyacı 19 iskemle hediye etmişti. Fakat koltuk veren yoktu. Millet, koltuk meraklılarından çok çekmişti. Alameriken fikirler Bakanlıklardaki i binada hazır- lanan tek kelımeyle Partiydi. İs- Üstündağ ve Çelikbaş Harıl harıl faaliyet rın ilki tüzük komisyonuydu. Bu ko- misyona Ekrem Alican, Raif Aybar, Muhlis Bayramoğlu, Sabahattın Çı- racıoglu dahildi. Program komisyo- unda Enver Güre lı, Turan Güneş, Ferıdun Ergin, İbrahim öktem vardı. Basın komisyonu Zeyyad Ebüzziya, Safaeddin Karanakçı ve Ragıp Kara- osmanoğlundan müteşekkildi. Teşki- lât komisyonu çok kalabalıktı, onun azaları arasında Fevzi Lütfl Kara- osmanoğlu. Şekip İnal. Muzaffer Ti- mur, İsmail Hakkı Akyüz, Muhlis Bayramoğlu, Mustafa Ekinci, Şeref Kamil Mengü bulunuyordu. Nihayet Meclis çalışmaları komisyonunu Ka- sım Küfrevi, Behçet Kayaalp, Safa- eddin Karanakçı, Tura üneş ve Fethi Çelikbaş teşkil ediyordu. Bun- arın haricinde veyahut bunların üs- tünde Yürütme ve Koordinasyon Ko- mitesi mevcuttu ki, azaları her ko- miteden bir kişi ile Fevzi Lütfl Ka- patçılar bugünkü ıstıraplardan ibret almak niyetindeydiler. Fakat bu on- lara bazı kompleksler veriyor, dola- yısiyle tatbik kabiliyeti olmayan fi- kirler ilham ediyordu. Şahısları put- laştırmamak ıstıyorlardı Fakat ara- larında bunu, bir "Genel Başkansız Parti" kurmaya kadar götürmek ni- yetini taşıyanlar vardı. Sütten ağız- ları öylesine yanmıştı ki, yoğurdu üf- liyerek yiyorlar ve yoğurdu üfliyerek yemek elbette ki acaip bir manzara teşkil ediyordu. Fakat akıl ve mantı- ğın galebe çalacağı muhakkaktı. Par- tinin bir Gen aşkanı olacak, cak selahıyetlerı kısılacaktı Hiç kım- se "elzem adam" yacaktı. Hiç kimsenin, kıymetli şahsıyetlerı şu ve- ya bu şekilde uzaklaştırıp "elzem a- dam" postuna bürünmesine müsaade edilmiyecekti. Buna, her şeyden ev- vel tüzük mani olacaktı. Selâhiyet bir gurubun elinden alınamıyacaktı. Ama varsın parti, bir takım dahıle- rin hizmetinden mahrum Is Programı hazırlıyanlar da, D P. nin programından mülhem olmakla beraber dikkatli davranıyorlardı. Ga- zetelere bazı acaıp haberler akset- mişti. Rivayete göre cumhurbaşka- nının ve valilerin bızzat halk tarafın- dan, doğrudan doğruya seçilmesi ka- bul edilecekti. Bu saçmalığın aslı yoktu. Programı ve tüzüğü hazırlı- yanlar memleketin realitelerini göz- den uzak tutmuyorlardı Garip ha- berler, çok zaman işin ciddiyetini boz- maya matuf maksatlı haberlerdı En faal komisyonlardan biri, kilât Komisyonuydu. İspatçılar artık milletvekilleri üzerinde çalışmaktan vaz geçmişlerdi. Yurdun adeta her tarafında teşkilâtın kuvvetli eleman- ları Hürriyet Partisine katılmayı ta- sarlıyorlardı u durum, milletvekil- rinin hareket tarzına her türlü nu- tuktan daha fazla tesir ediyordu. De- mokrat Par tının, Hürriyet Partisi kurulduğu gün meselâ Egede, meselâ Burdurda, meselâ Diyarbakırda, me- selâ Istanbulda, hattâ Ankarada bir seçimi kazanma şansı yüzde 70 nis betinde azalacaktı. Mılletvekıllerının bu hakikati anlamamaları imkânsızdı. Anlayacaklar ve ona göre davrana- caklardı. Bilhassa İstanbul, D.P. için ebediyen kaybolmuştu. Tenı partinin oradaki teşkılatını kurmak vazifesi Enver Adak verilecekti. Enver Adakan, Fethı Çelıkbaş ile Emin Ka- lafatın mucadele arkadaşıyılı ve on- lardan evvel gidişe karsı cephe al- mış, yüzden de aday gösterilme- mişti. Bır çok İstanbul Milletvekili de yeni cereyana kendini bırakmaya hazırlanıyordu. Bilhassa salı günkü hâdiseler, tehalükü arttıracaktı. Zira hâla bir ümid taşıyanlar, bu ümidle- rini kaybetmişlerdi. Simdi, bağlı bu- lundukları teşkilâtın da kayılığını gö- rünce hakıkı Demokrat Partinin “Hürriyet Partisi" adını taşıyacak parti olduğunu kabul edeceklerdi. Muhalefet cephesi Bu teknik çalışmaların yanında, ge- çen hafta içinde Hürriyet Parti- sinde daha büyük çapta meseleler de ele alınıyor ve üzerlerinde kafa yoru- luyordu. Turan Güneş imzasiyle ve- rilecek teklif bunun bir neticesiydi. Belediye seçimlerinin cereyan tarzı hakkında Hatay Milletvekili Sekip İ- nalın ifşaatı gözleri çok açmıştı. 1954 emen sonra kabul edilen seçim kanununun normal bir seçime müsa- ade etmiyeceği anlaşılmıştı. Seçım kanununu hiç olmazsa 1964 ten ev- velki şekline getirmek lazımdı Tu- ran Güneşin takririnin esası bu ola- caktı: 'tadillerin tadili! Zaten 2 Ma- yısın akabinde bu tadiller yapılırken pek çok milletvekili - bu arada Sa- met Ağaoğlu - teklife muhalif kal- mışlardı. Hakikaten bizzat Demokrat Par- ti içinde de Seçim Kanununun kifa- yetsizliği ve antidemokratik vasıfla- rı günün mevzuu halindeydi ve Mec- lise tadil tasarılarının verileceği söy- AKİS, 3 ARALIK 1955