3 Aralık 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

tekrar patlak veren Arap - İsrail ih- tilâfına rağmen Bağdat Paktı ömür- lü olacağı ve hele Arap - İsrail anlaş- mazlığı bir kere halledilirse, Ameri- kanın da iltihakiyle busbutu kuv- vetleneceğe — benzemektedir. Şimdi Sovyet Rusya, son bir gayretle, hiç ol mazsa Güneyden de sarılmamaya, SE- ATO'yu çökertmeğe çalışmaktaydı. Ancak dikkatli bir gözle bakılın- ca Sovyet Rusyanın Bağdat Paktı veya SEATO'yu çökertmekten daha uzun vadeli birtakım düşünceler de besledıgı görülebilir. Arap devletleri- ne Ve Hindistana yapılan yardım ve vaitler sadece bu blokları kırmak ga- yesini taşımamaktadır. Bu mle- ketlere vadedilen Rus ıktisadı yardı— , Mısır ve Hindistan'a Rus iktisadi ve sıyası nüfuzunu bir daha çıkma- mak üzere sokacaktır. Rusyanın u- zun vadeli emeli, bir gün, bu nüfuzu Arap Devletleri ve Hindistan'da yer- leşmiş görmektir. Rusya bu nüfuzu yerleşmiş gör- meyi o derece arzu etmektedir ki, bu- nun için kendisince demokratik sayıl- mayan reijmlere sahip olan bazı dev- letlere iktisadi yardım yaparak, ken- di doktrinine aykırı hareket etnik- ten bile kaçınmamaktadır. Gerçekten, Manxist doktrine göre, her rejim aşağı tabakanın yapacağı kanlı bir ihtilâl ile yıkılmaya ve yerine komü- nist rejiminin kurulduğunu görmeye mahkümdur. Bu kanlı ihtilâlin bir an önce patlak vermesi için diğer mem- leketlerdeki sınıf ayrılıkları destek- lenmeli, mevcut rejime karşı hoşnut- suzluklar yaratılmalıdır. Halbuki Sovyet Rusya, iktisadi yardımda bu- lunmakla bu prensiplere aykırı hare- ket etmekte, gerek Hindistan'da, ge- rek Mısır'da mevcut olan ve komü- nistler için hiç de demokratık sayıla- mayan idarelerin — kuvvetlenmesine yol açmaktadır. Rusyanın bu hareke- ti, kendisinin, şimdilik rejim düşün- celerini ve doktrin endişelerini bir ta- rafa bırakarak, siyasi nüfuz, güven- lik ve iktisadi hegemonya — peşinde Fahri İzciler Hindistanda yapılan merasim- ler arasında Rus liderler tarafından payesi ve- rılmıştır Kamp gezılmış ve bu arada çocukların bambu- dan yatakları gozden miştir. Nehru, yataklardan bi- rini misafirlerine, bizzat yata- ğa yatarak göstermiştir. Bu- na e heveslenmiş ve "fahri izci" payesine de güve— nerek bamb u- zanmıştır. Fakat ınce Nehı'u nun ağırlığına tahammül eden yatak Kruçefin koca vücudu- na dayanamamış ve birden çök- müştür. Rus lideri kendisini a- nide yerde bulmuş ve "fahri iz- ci" ligi r da kolay ol- madığını etrafındakılerın alay- ları arasında anlamıştır. Mamafih yataktan düşmek, elbette ki Rusyada iktidardan düşmekten çok daha az tehli- kelidir. koştuğunu göstermektedir. uslar bu nüfuzu, en kolay ve en kısa bir şekilde Arap devletleri ile esasen sulhsever olan Hintliler ara- sında kazanacaklarım biliyorlar. rilerinin kısa görüşlü idarecileri, di- ğerlerinin saflık derecesine varan iyi niyetleri Rusların işini kolaylaştır- maktadır. Sovyet idarecilerinin son Hindistan seyahati sırasında elde et- tikleri neticeler Hindistan'ın Rusya için çantada keklik olduğu intibaını uyandırıyor. Bol keseden vaitler Gerçekten — Sovyet idarecileri Hindis- tan seyahatleri sırasında bu mem- DÜNYADA OLUP BİTENLER leketi kendi saflarına çekmek için hiç bir fırsatı kaçırmamışlardır. — Yeni elhi'de verdiği bır demeçte Sovyet Başbakanı — Bulgan Sovyetlerin, Hindistam atom enerjısi hususundaki Rus tecrübelerinden istifade ettirme- ye hazır olduklarım bildirmiştir. Bul- ganin bu konuda fazla tafsilât verme- den, Sovyetler Birliği ile Hindistan arasında tıcarı ve iktisadi ışbırlıgı kurmak için "gerekli bütün şartlar" m yaratılacağım ilâve etmeyi de u- nutmamıştı. Sovyet Başbakanının bol keseden savurduğu bu teklifler bütün geri kalmış devletleri iktisaden — olduğu kadar siyaseten de Rusya'ya bağla- mak politikasının — tezahürlerinden başka bir şey değildir. Hint basının- da çıkan yazılar Sovyetlerin bu poli- tikasının Hindistan'da müsait bir ze- min bulduğunu gösteriyor. Bulganin'- Delhi'de Sovyet idarecileri verilen bir kabul resminde sözler ve yaptıgı teklıfler lerinden biri daha Ruslara doğru kay- maktadır. Bu ise müstakbel bir kuv- vetler muvazenesinde herhalde Batı- lılar lehine basacak bir nokta olmasa gerektir. Bu bakımdan, Batılılar, Güney As- yada almaları gereken tedbirleri bir an önce kararlaştırmak için acele et- mek zorundadırlar Fransa Geri kalan seçimler Bitip tükenmek bilmeyen Meclis müzakerelerinin birinden — çıkan bir Fransız mılletvekılı intibalarıni soran arkadaşına " lşler adar ka- rıştı ki, dedi, içinden nasıl çıkacağı- mızı bir Allah — bilir". Gerçekten, Fransız Meclisi haftalardır seçim ta- rihi ile sistemi meselesini münakaşa ediyor, işin fenası bir hal tarzına da Seine nehrinin suları AKİS, 3 ARALIK, 1955 Fransız Milli Meclisi önünde akar gider