Haftalık Aktüalite Mecmuası Sene : 2, Cilt: V, Sayı : 82 Rüzgârlı Sok. Ovehan Kat : 3 Daire : 7 P.K.582 — Ankara Tel: 15221 (Başyazar) 18992 (Yazı işleri ve İdare) Fiatı: 60 Kruş İmtiyaz Sahibi : Metin TOKER Umumi Neşriyat Müdürü : Cüneyt ARCAYUREK Bu nüshada yazı işlerini fiilen idare eden mes'ul Müdür : Yusuf Ziya ADEMHAN Teknik Sekreter : M. Nevzat ÜNLÜ Ressam : İzzet ÇETİN Karikatür TURHAN Fotoğraf : ASSOCIATED PRESS Hüseyin EZER Klişe : Doğan klişe ATELYESİ Abone Şartları 3 aylık (12 nüsha) : 6 lira 6 aylık (25 nüsha) : 12 lira 1 senelik (52 nüsha) : 24 lira İlân Şartları : 4 renkli arka kapak (Tam sayfa) : 350 lira Kapak içi 300 lira metin sayfaları Santimi 4 lira Dizildiği ve basıldığı şer : Yeni Matbaa — Ankara Kapak resmimiz Turan Güneş İlk Hedef: Seçim Kanunu Kendi Sevgili AKİS Okuyucuları Biliyor — musunuz ki şu, elinizde tuttuğunuz mecmua bu hatla 25.200 adet olarak basılmıştır? Bi- liyor musunuz ki 25.200 mecmua gene eksik gelecek ve orada bura- da elini çabuk tutmayan bir çok okuyucumuz S'i ulmakta müşkilât çekecektir? Ve haberi- niz var mı ki teknik imkânlar be- limizi bükerken arttırma talepleri yurdun her tarafındaki bayilerimiz- den adeta yağmaktadır? Bir mec- muayı, hele küçük merkezlerdeki ve köylerdeki durum göz önünde tutulursa, asgari dört kişi okumak- tadır. Bu, her hafta yüzbinin üs- tünde AKİS okuyucusu demektir. Bunun bir mânası olmak gerekmez mi? Bunun mânası Türkiye'nin, on sene evvelki Türkiye olmadığından ibarettir. Yoksa keramet ne AKİS isminde, ne kapağımızı süsleyen Haftanın Adamında, ne zaman za- man şikâyet mevzuu olan baskı- mızda ve ne de kâğıdımızın mevcut bulunmayan nefasetindedir. Kera- met, çok partili rejime geçtıgımız- den bu yana yepyeni umi efkarın meyılana çıkmış, yetışmış bulunmasındadır. Onun ihtiyaçları- nı göz önünde tutmak, onu tatmi- ne çalışmak, ondan başkasına hiz- met etmemek rağbet kazanmanın tek yoludur. 25.200 basan ve gene de yetişmeyen bir "Haftalık Aktü- alite Mecmuası"... Ve, Türkiyede.. Umumi efkârın çelışmesını takip etmeyenlerin bu netice karşısında hayrete düşmemelerine imkân yok- tur. Gazete sahibi olan veya gaze- te çıkarmayı düşünen dostlarımı- za hemen hatırlatalım kı hu umu- fkâr "sıkmayan ciddi ga- zete" yi de tehalükle beklemekte— dir ve Avrupai ölçülerin bizim ihti- yaçlarımıza tatbiki suretile hazır- lanacak böyle bir gazete ıçın 100 binlik tiraj şu anda hazırdır Bu, basın için... O umumi efkârın beklediği, sa- dece gazete değildir. Siyasi ha- yatta da yeni ölçülere ihtiyaç yar- ır ve yeni ölçüler muvaffakiyete götürecek tek çaredir. Sanki 1945 en bu yana hiç bir şey olmamış gibi, sanki 1955 yılında on sene ev- vele rahatça dönülebilirmiş gibi ze- haplara kapılmak hüsrandan baş- ka netice vermez. Bugün 1945, bi- zim için bir Ingılıze 1294 ne ise 0- dur.. Demokrasi ini ının her a- sırda ve her devirde aynı zamanı alması mecburi değildir. Bu inkı- lâba yeni atılanlar yolun her mer- halesini aynı süratle katetmek zo- runda bulunmazlar. Başka cemi- yetlerin tecrübelerinden ders al- mak, medeniyetin başlıca şiarıdır. Bugun ilk defa lokomotif yapan cemiyetlerde evvelâ Fergusonun lokomotıfi yapılıp aradan şu ka- n geçmesi beklenilmiyor. Teknıkte olduğu gibi sosyal hayat- Aramızda ta da merhaleler pek âlâ atlanıla- bilir. İngilterede meşhbir Magna Carta'dan tam 350 sene sonra bir Cromwell in gelmiş olması, Milli Şef İsmet İnönüden on sene sonra Milli Lider Adnan Menderesin 1945 metodlarına dönmesini mazur gös- termez. Zaten buna teşebbüsün nasıld muvaffakiyet sizliğe uğradığı özlerin önündedir. Her devrin kendisine mahsus hususiyetleri vardır ve akıntıya kürek çekmek- le geri gidilmez. Siyaset hayatımıza girmesi ge- reken yeni ölçüler samimiyet ve i- dealizm olmalıdır. Küçük hesapla- rın, komiteciliğin devri çoktan geç- miştir ve "00, yaman komitecidir" sıfatı bir meziyet olmaktan çıkmış- tır. Muvaffakıyete götüren yollar onlar değildir, zira küçük hesapla- rın küçüklüğü ve komiteciliğin ka- rıştırıcı tarafı artık ilk nazarda sırıtmaktadır. Artık hiç kimse bunlara kanmamaktadır. Onu ona düşürüp kuvvet kazanmak, tavşa- na kaç tazıya tat demek, alatur- ka açıkgözlük yapmak çıkar akçe değildir. Olsa olsa alay mevzuu ve zafiyet sebebidir. Bundan on sene evvel AKİS gibi bir mecmuanın 100 Un kişi tarafından okunması nasıl düşünü- lemezse, şarklı ölçülerle devam et- tirilecek bir politikanın da parti- leri iktidara götüreceği veya ikti- arın muhafazasını temin edeceği tamamiyle muhaldir. Türkiyede u- umi efkârı sevk ve idare vazifesi artık yeni bir neslin, Demokrasi neslinin eline geçmiştir. O nesilden olmayanlar son kalelerini muhafa- za için elbette ki çırpınacaklardar. a verdikleri nihai savaşlarıdır. Bır intanın her nesle intibak ede- bilmesi çok zordur. Hele yeni ne- sillere önderlik yapabilmek, onlara üzerinde ilerliyebilecekleri yolu aç- mak değme babayiğitin harcı de- ğildir, ve öylesi pek ender çıkar. Ö- tekiler seneler senesi belledikleri yolda, geriden gelenler tarafından geçilinceye kadar yürümekte inad edecekler, sonra da tarihin karan- lIklarına gömülüp gideceklerdir. u anda pek çak kimsenin tek 5 kabahati bu hakikatleri, aslın- da bu basit hakikatleri goreme- mekten ibarettir. Ama kabahatleri eşyanın cinsi" icabıdır; onları doğru yola sokmaya çalışmak beyhude bir gayrettir. Kırk yıllık her Yanı, Kanı az. efkâra hitap e- den meslek seçenler, yollarının ba- şında yeni ölçülerin lüzumunu ka- bul eder ve her ne pahasına olursa olsun onları elden bırakmazlarsa muvaffakiyet, önünde sonunda on- larda kalacal Saygılarımızla İ AKİS