DÜNYADA OLUP BİTENLER Sovyet Rusya İçten kaynayan kazan Geçen haftanın sonlarına — doğru, Sovyet hükümetinin resmi organı olan Pravda gazetecinde bir başyazı çıktı. Bu başyazı, butun açıklıgiyle, Sovyet Rusya idarecileri arasında Stalin'in ölümüyle başlayan ve Ma- lenkof'un iş başından uzaklaştırılma- siyle patlak veren anlaşmazlığın de- vam ettiğini göstermekteydi. Ancak yazı, dünyamızın geçırmekte olduğu şu civcivli günlerde üzerine gereken dikkati topliıyamadı. Oysa ki Molo- tof'un tasfiyesinin bahis konusu ol- uğu bir esnada neşredilen bu ma- kaleyi önemle ele almak gerekmek- tedir. Sovyet Rıısyanın ıç ışlerını dik- katle takip eden z için bu ya- zıda, Rus ıdarecılen arasında fikir ayrılıklarının bir aksini görmemek mümkün değildir. Pravda'ya göre “parti içinde, kollektif yönetme pren- sibine azami riayet" i göstermek za- manı gelmiştir. Bu prensibin, parti idarecilerinden bırınm sivrilmeye baş- layarak Ötekileri için bir tehlike teş- kil etmesi halinde bahis konusu edil- diği okuyucularımızın — hatırlarında- dır. Bir diğerini bertaraf ederek ida- reyi eline almak isteyen her Rus devlet adamı, Stalın den bu yana, da- ima “"kollektif yönetme" prensibinin arkasına sığınmış, daima bu prensibe hizmet gayesiyle başa geçtıgını ılerı sürmüştür. Stalin, Troçki Zinovief, Tıomskı gibi can duşman larım; Malenkof, Beria gibi hasım- larını hep bu silâhla yere vurmuş- lardı. Bulganin ve Kruşef'in de Ma- lenkof u iş başından uzaklaştırırken aynı prensibe hizmet ettiklerini söy- ledikleri henüz unutulmamıştır. Şimdi bu sabıkalı ve meşhur pren- sip tekrar sahneye cıkmıştır. Prav- da nın başyazısı göstermektedir ki, şu erde, temizlenmek istenen bırısı a bu "birisi" kimdir? Pravda nın savurduğu tehdit kime yöneltilmiştir? "Hiçbir tenkid ve i- kaza kulak asmayarak her ne paha- sına olursa olsun kendi iradesini ka- bul ettirmek isteyen" Sovyet idare- cisi, bugün başta bulunanların han- gisidir? Gerek bu başyazıyı yayınla- yan Pravda gazetesinin, gerek g çenlerde suçunu itiraf eden Molotot'a şiddetle hücum eden Komünist der- gisinin Kruşef'in büyük nüfuzu al- tında oldukları bilindiğine göre, el- bette ki bu suallerin cevabını Kru- şef'in sahamda bulmak mümkün de- ğildir. Hattâ daha ileri gidilerek, bu tehdidin bizzat Rus Komünist Parti- si Genel Sekrateri tarafından savrul- duğu da söylenebilir. Açıkça anlaşı- lan şudur ki, Parti Genel Sekreteri, Sovyet idare mekanizmasında kendi kadar sözü geçen bir diğer devlet a- damını tasfiye etmek istemektedir. Tasfiye edilecek devlet adamının ise Bulganin olduğunda hiç bir şüphe yoktur. Kruşef niçin Bulganin'i iş başın- dan uzaklaştırmak istemektedir? Bu sualin cevabını, her şeyden önce, biz- zat Kruşef'in yanlış çıkan hesapla- rında aramak gerekir. Stalin'in ölü- münden sonra Başkanlık mevkiini, o zamana kadar silik bir şahsiyet ol- maktan Öteye gidememiş olan Bul- ganin'e bırakarak Parti Genel Sekre- terliğini kendine ayıran Kruşef, za- manla, Bulganin'in Rus siyasetinde faaal bır rol oynamaya başladığını görmüştür. Gerek Konsey Başkanlı- ğı, gerek Parti Sekreterlıgı Rus dev- let sisteminde eşit önemi haiz mev- kilerdir. Kuvvetli, bir Parti Sekrete- ri, şimdiye kadar zaman zaman ağır basmasını bilmemis değildir. Fakat şef, son değişikliklerden sonra muvazenevi tamamen sekreterlik le- Kruşef ve Bulganin Kuzuyu gözleyen kurt hinde tesis etmek istiyordu. Konsey Başkanlığına zayıf bir şahsiyete sa- hip olduğunu sandığı Bulganını geç- tirirken bu lehte muvazeneyı kur- maktan başka gayesi de yoktu. Fa- kat Kruşefın hesapları yanlış çıkmış ve Bulganin, gerek devletlerarası te- maslarda, gerek iç meselelerde önem- li bir evkı kazanmasını bilmiştir, Rusya'dan gelen haberlerden anlaşı- hyor ki, Bulganin, Kruşef'ten daha ciddiye alman bir devlet adamıdır. onsey Başkanının prestiji sade kendi memleketinin sınırları arasında kalmıyarak milletlerarası bir mahi- yet kazanmaya başlayınca — Kruşef endişeye düşmüştür. Ancak Kruşef'in bu endişesini sadece şahsi emellerinin bir mahsulü saymak da doğru de- ğildir. Yanılmadan söyliyebiliriz ki, Kru aha liberal ve mutedil olan Bulganln'in elinde rejimi — tehlikeye düşmüş görmektedir. Bu yılın başın- dan beri Sovyetlerin Batılılarla ar- tan temasları, Sovyet Rusya'da git- tikçe genişleyen reform taleplerine yol açmıştır. Yapılacak reformun ko- münist rejimin temel prensipleri a- leyhinde olacağına şüphe yoktur. Ko- yu bir Stalinci olan Kruşef komünizm prensiplerinden zerre kadar fedakâr- hk edilmesine taraftar değildir. Nis- bi bir liberalizme karşı bir itirazı bu- lunmayan Bulganın in başta kalması Krusef'e göre bu bakımdan da bir tehlike teşkil etmektedir. Molotof'un, bir gaflet ânına gele- rek, -Sovyet sya'da sosyalist bir cemiyetin sadece temellerinin atıldı- ğını beyan etmesi şimdi Krusef'e ha- rekete geçmek imkânını vermiş bu- lunuyor. Acaba bu mücadelesinde başarı kazanacak, komünizm rejimi- nin gevşemeye başlayan otoritesini iade edebilecek midir? Bunun ceva- bını zaman verecektir. Ancak, yakın bir gelecekte, Sovyet Rusyanın ida- reciler arasında bir mücadele haberi- ni beklemek yanlış olmaz Kurtların birbirini yemesine çok zaman kalmamıştır. Dörtler Toplantısı Cenevre'de yeni bir şey yok... başında oturanlardan uzun boylu, yaşma rağmen dinç kal- masını bilmiş İngiliz diplomatı "Rus Dışişleri Bakanının Avrupa'nın gü- venliği meselesinde teklif ettiği yeni plân gerçekten ileriye doğru atılmış bir adımdır, dedi. Ancak biz, her şey- den önce, Rusların Almanya'nın bir- leştırılmesı hakkındaki — görüşlerini bilmek isteriz. Rusya Almanya nın birleştirilmesi ile Avrupa'nın güven- liği meselesini aynı plâna koymadık- ça Batılılar bu yeni Rus teklifleri ıı- zerinde bir tartışmaya girişemez.' Kısa boylu, asık çehreli Rus Dış- işleri Bakanının bu sözlere verdiği cevap su olmuştu: “— Batılılar teklif ettiğimiz yeni Avrupa güvenlik sistemi projesine da- AKİS, 12 KASIM 1955