M U S İ1I Amerika Kırk haramiler Louisville (Ekim) — Evvelki hafta, Amerika'nın Kentucky eyaletinin Louisville şehrinde, Ame- rikan musiki münekkitleri yıllık kongre- lerini akdettiler. Memleketin ileri gelen orkestralarından Louisville Orkestrası, . Sonra, münekkitler yazı- hazırladılar. 'Tenkıtler iki ye» celsesinde incelendi. i esi ri muhtelifti ve her zaman ğildi. Kongreye, yabancı ten, bir temsilci Yugoslavya'dan — bir Rayiçiç, toplantılarda hazırdı müşahit — olarak (Bilhassa dikkat çeken bir durum, konserlerde eserleri çalınan genç besşte, kârlardan ikisinin, Çinili C - Wen Ohoung ile Amerikalı Peter Jona Korn'- un, tenkitlerden cümlelerin okunduğu, incelendiği ve münakaşasının yapıldığı toplantılarda hacir bulunmalarıydı. Ken- dılerını herhalde kırk haraminin arası- müş Ali Baba gibi hisseden bu iki bestekâr lehlerinde - ve aleyhlerinde - yazılmış ifadeleri sükünetle dinlediler.. Son celsede, kongre başkanı (ve New York Musiki Münekkitleri Çevresi Baş- kanı) Miles (Kastendieck, en iyi iki ten- kidi okudu ve bunlardan birinin kime alt olduğunu, «hepimize örnek olmalı- dır» mütalâasiyie, bildirdi: bu yazı, İl- han Mimaroğlu'na aitti. Diğer yazının sahibi, olduğu için, imzasını atmamış meçhul kaldı. Münekkitler Politika ve Çaykovski New York (Ekim) — Sovyetlerin gelen piyanistlerin- den Emil Gilels'in — New York'taki konseri, bilhassa sanatkâr münasebetleri hâdise oldu; Gilels ilk olarak New .York'ta Car- negie Hall'da, Eugene Onmandy idare- sindeki Filâdellfiya Orkestrasının: bir kon- serinde Amerikan halkı huzuruna çıktı. Konserden önce, Carnegie Hall'un dışın- da ye içinde, aleyhte siyasi nümayişler o- lacagı 'tahmin edilmişti. Nitekim bundan önce, Herbert Von —Karajan ile Walter Giesekiing, Nazi aleyhtarlarının gösteri- sıyle karşılaşmışlardı Fakat Gilels böyle bil. nümayiş yapılmadı. dinleyiciler, sanatkâra büyük bir luk gösterdiler; takdir tezahüratında bu- lundular 30 İlhan Mimaroğlu Beynelmilel münekkit w York Herald Tribune gazetesi, azife Paul Henry Lang'a vermişti. Lang geçen yıl, Vilgil Thomson'un istifasından son- ra, Tribüne tarafından angaje edilmişti. Böylece, Amerikan basın âleminde, nadir rastlanan bir durum husule geliyor, bir Üniversite profesörü (Paul Lang, O- lumbia Üniversitesi Müzikoloji Profesö- rüdür) gazete münekkitliğine tayin edil- miş oluyordu. Herald Tribune, Gilels konserinin tenkidi vazifesini, musiki kıs- mındaki daha genç gazetecilerden birine vermmeyi, halkın tutacağı —muhakkak gibi olan bir piyanist aleyhinde bir ten- kit- yazmak gerektiği takdirde, muharri- rin sıfat ve tecrübesine dayana bilme ba- kımından tercih etmişti. Konserin programı ilân edildiğinde Paul Lang, bu işin bilhassa güç olacağı- nı anladı. Gilels'in. Amerikan halkı hu- zurunda çalacağı ilk eser, Çaykovski'nin meşhur piyano konsertosuydu; — halbuki bu eserle bir piyanistin değerini takdir etmek imkânsızdı Konserin ertesi günü Herald Tribu- ne'da şüpheli, mütereddit bir yazı çıktı. Yazıda 1mza yoktu; —fakat — makalenin olduğu aşıkardı Gilels'in gök- lere çıkarılmasını bekleyen birçok okuyu- cu, gazeteye telefonlar yağdırdı. Bu a- dama da ne oluyordu? Böyle bir piyanist methedilmez miydi? Makale kısa bir za- manda Moskova'ya da gitti ve aksülame- li geldi: «Mürteci bir gazetenin, mürte- ci münekkidi.» Halbuki Lang, bu kopan fırtınayı hafiften alıyor ve «benim politikayla alâ- kam yoktur. Ben sadece iyi, bir piyanist dinlemeye gittim; dinleyemedim — diyor- du. Birkaç gün sonra Gilels, ilk solo re- sitalini verdi. Artık bu defa program, bir piyanistin seviyesini takdire imkan vere- bilirdi: Mozart'ını 0 ve Chopin'in Op. 35 sonatları, Şostakoviç'in Prelüd ve Füg'leri, Prokofiyefiin Visions Fugitives. Münekkit, bu defa, Gilels'in lehinde ve aleyhindeki noktalan belirtiyor, bilhas- sa musikişinastık zaaflarına temas ediyor, yazısını şöyle bağlıyordu: «Mamafih, Gilels, istisnai kaabiliyet- leri olan ve buyuk musikişinasların mil- letlerarası kardeşlik muhitine hoş geldi- ğini soyleyebılecegımız bir sanatkârdır. kua gelmiş oldugunu bildirmek ve bu defa imzamla ve yeminle, büyük bir pi- yanisti halka Çaykovski Konsertosu gibi gürültülü bir eserle takdim etmenin doğ- ru olmadığını ifade etmek isterim.» AKİS, 29 Ekim 1955