17 Eylül 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

BUNLAR HEP HAKİKATTİR Amerika'da alkole karşı mücadele- ye girişen, cemiyetin Kaliforniya- da muvaffakiyet gosterdıgı tek şehır Middleburg'dur. Buna sebep cemiye- tin bu bölgedeki kâtibinin büyük bir ikna kudretine sahip bulunuşudur. Meselâ içki'nin kötülükleri hakkında konuşurken şöyle demiştir: — Viski kötü şeydir. İçilmemeli. İçtiniz mi sarhoş oluyorsunuz. Sar- hoş oldunuz mu kavgaya başlıyorsu- h, tabii kavga ile birlikte si- lahlar da çekiliyor. İçkili olduğunuz için iyi nişan alamıyorsunuz.. Kur- şunlarınız boşa gidiyor, rezil oluyor— sunuz. Işte bunun içindir ki Viski iç- * rolünün birinde Emerich Kalman doğduğu şehri ziyarete gitmiştir. Siefolk'da hemşehrileri kendisini şeh- rin itfaiye bandosu ile karşılamışlar- dır. Bir nezaket eseri olarak da ban- do kompozitörün Kontes Mariçka o- peretinden bir potpuri çalmaktadır. Parçayı çalanlar nihayet bir itfa- iye mızıkasıdır, notalar arasında yanlış sesler de pek boldur. Bununla beraber kendisine gösterilen — alâka- dan dolayı bando şefine teşekkür e- den bestekâra, şef şu cevabı vermiş- tir: — Bestelemek... Bunu sizin ka- dar bir başkası da yapabilir, ama bu bandoyu idare etmek, inanın herkes yapamaz... * Tennis kulübüne gelen Sandy isim- li biri, oyuna başlamak üzere i- ken, top toplayan çocuklardan bir tanesi yanma yanaşır Oyun topları- nın diğer tenisçilerinki ile karışma- masını teminen üzerlerine bir işa- ret veya isminin yazılması icap etti- ğini hatırlatır. Beyaz ceketinin ce- binden dolma kalemini çıkaran mo- dern tenisçi, top toplayan çocuğa ka- lemi uzatır ve yaz der: ndy Mc Tanvish Jr. ocuk topun üzerine bu kelımele— ri yazar Sandy ilâve eder — Yaz, mütehassıs tıb doktoru. Çocuk bunları da topun üzerine güç belâ sığdırır. Lâkin arkası ke- sümez: — Yaz.. Muayene saatleri 14 - 17 arasındadır. * Arjantinde siyasi bir gazetede şu mealde bir ilân görülmüştür: "Kayıp papağan aranıyor - Bu- lan ve getiren memnun edilecektir -. Ancak papağanın sahibi kuş ile siya- si mevzularda ayni fikre sahip ol- madığını ayrıca _ikfade edebilir. Meşhur Amerikalı şarkıcı Mary Marylin'in emprezaryosu artis- tin New Orleans şehrinde — vereceği konserler için büyük bir reklâm kampanyasına girişir. Bir ay evve- linden bütün gazetelere "Geliyor", "gelecek" kabilinden isim kaydetme- den ilânlar verir. Bütün New Orle- AKİS, 17 EYLÜL 1955 ans şehri artık kim geliyor, ne gele- cek sualinin peşinde iken, Mary Marylin'in emprezaryosundan daha akıllı biri şöyle bir ilânı ortaya kor: "Nihayet geldi... Lüks Marka ça- maşır sabunları pıyasaya çıktı." Henri — Jeanson isimli bir sanat mü- nekkidi, bir tiyatro sahibine pek tanınmamış olan bir aktörü tavsiye eden bir mektup yazar ve sözü şöyle bitirir: "Bu mektubu getiren kimse iyi bir komedyen olduğunu iddia ediyor. Şayet öyle ise bana, yok değilse ken- disine teşekkür edersiniz..." Uzun ömrün şartı Baldırı - çıplaklar Amerikada iddia edildiğine — göre çıplak ayak uzun Öömür ve sıhhat- te daha fazla fayda verir cinstenmiş. İlksel cemiyetlerin uzun ömürlü oİ- maları bundan ileri geliyormuş. A- merikalı bayanlar Washington sokak- larında bu yolda ilk tecrübeye giriş- miş bulunmaktadı;lar A, Bu güne kadar coğrafya kitapla- rında Groenland adasının dünya- nın en büyük adası olduğu yazılmış- tır. Avustralya bir kıta telâkki edil- diğine göre, büyüklük sıfatı Groen- land'a kalmıştır. Ancak bu adaya yapılan son seferler göstermiştir ki Groenland bir takım adacıklardan müteşekkildir ve bu adacıklar arasın- daki denizin daimi şekilde buz tut- ması onu bir bütün haline sokmuş- tur. Şimdi bu iddia tevsik edilebilirse, iş tekrar coğrafya için dünyanın en büyük adasını bulmaya kalacaktır. Bundan otuz yıl evvel kitaplarının Çin âlemine sokulması, ahlâkı ve cemiyeti bozuyor, insanları bir takım muhayyel görüşlere sevkediyor diye menedilen Jules Verne, şimdi Çin ülkesinde kitapları en çok satılan muharrirdir. Kendisi istikbali gören bir yarı ilâh olarak telâkki edilmek- te, eserleri iki milyondan fazla ba- sılmaktadır. Hollyvood'da Claire Rochelle adın- da bir kadın yeni bir meslek kur* muştur. Bu iş, 900 sinema yıldızına gelen mektuplara cevap vermek, tasnif etmekten ıgarettır (TIME) Bombay civarında bir ordugâhta bulunan genç bir Ingıhz subayı, bir Hintlinin hayret verici bir mari- fetine şahit olmuştur. Hintli, büyük-' çe bir örtünün üzerine ağır bır piton yılanı koyduktan sonra örtünün dört ucuna uzunca bir ip bağladı. İpin iki ucuna da iki küçük kurşun kap tak- tı. Bundan sonra iki kabı gözlerinin üstüne koydu ve göz kapaklarım sı- kı sıkı kapadı. Hintli, göz kapakla- rının kuvveti ve gözlerinin emici hassası sayesinde ağır torbayı kal- dırabildi. 8 Eylül 1900 tarihinde patlak veren bir kasırga,' Texa hükümetinin Galveston şehrinde gomulu olan ar- tist Coghlan'ın tabutunu denize sü- rüklemişti. Boş yere babasının tabu- tunu arayan Bayan Gertrude Cogh- lan Piton, Evening Post gazetesinin 15 Eylül nüshasında şu satırları oku- du: — İster inanın, İster inanmayın, 1899 da ölen ve Galveston'da gömülü bulunan Charles Coghlan'ın tabutu, 8 Eylül kasırgasının meydana getır- diği seller tarafından denize sürük- lenmiştir. Gulf Stream akıntısı tabu- tu, Florida sahili boyunca 2000 mil. ötede Coghlan'm doğduğu yer olan Prens Edvward adasına götürmüştür. Y tahkikat — neticesinde Coghlan'ın — tabutunun hakikaten Prens Edward adasındaki bir köprü- nün yanında bulundugu anlaşılmış- tır. Otelın sahibi son derece dindar bir m olsa gerek ki, her odaya bir de mcıl koymuştu. Hattâ o kadarla da kalmamış ve yalnızlık, can sıkın- tısı, kasvet çeken müşterilerin İncil- den hangi sayfaları okurlarsa teselli bulacaklarını ihtiva eden bir de kü- çük endeks meydana getirmişti. İngilteredeki bu otele, günün bi- rinde bir adam geldi. Bir oda kira- ladı. Yerleşti. — Yalnızdı. — Yalnızlığa karşı teselli olması için — endeks'te gösterilen sayfayı açtı, başladı oku- maya. Birden gözleri parladı. Sayfa- nın en altında ince bir kadın yazısı şu cümleyi kaydetmişti: "— Eğer hâlâ yalnızlık çekiyor- sanız 238707 numaraya telefon et- mekten çekinmeyiniz... 27