hizmetçi olduysa, esir olmamıştı ya.. Neticede Halime işinden atıldı. Sinir ânında, işlediği bir suç yüzü den kadınlar hapıshanesınde bulu- nan Safiye, o gün müdür beye sıktı Ve yalvaran bir sesle: e— Müdür bey, rica ederim beni kılıt altına alın. Bugun arkadaşlara kadar kızdım ki dedi, az daha e- lımden gene bir kaza çıkacaktı. Za- ten başıma ne geldiyse hep bu yüz- den geldi ya! Ayda bir kaç gün hep böyleyim.. Neriman da. Halime kadın da, Sa- fiye de aynı derdin kurbanı idi- ler: Ay başı halinden birkaç gün ev- vel, ekseri kadınların uğradıkları si- nir krizlerini geçiriyorlardt. Halbuki bu kadınların hepsi de boşu boşuna azap çekiyorlardı.. İstanbulda Kadıköyde, — tanınmış bir kadın doktoru vardır. O, kadın- lar için, yarı şaka, yarı ciddi Şu söz- leri söyler: — Kadınlar ay halinden on gün evvel ay hali devam ettikçe, ay ha- lındeıı sonra bir hafta tıbben hasta- Geriye kalan bır haftada ise, sınırlı geçırdıklerı diğer üç haftanın tesiri altındadırlar.." Hakikaten ay halinden takriben bir hafta, on gün evvel kadın tesir al- tında kalmaya, sınırlenıp kavga et- meğe, vara yoğa kızmaya başlar! Halsizdir, cansızdır, arzusuz ve mis- kindir. Herhangi bir çalışma sahasın- da verimli de değildir. Amerikada yapılan istatistikler, kadın şoförler tarafından yapılan ka- zaların çol Ü dının ay haline yakın zamanlara te— sadüf ettiğini göstermiştir. Kadınlar tarafından işlenen cinayetler de ek- seriya bu zamana tesadüf etmekte- dir, karı koca kavgaları da.. Bilhassa kadınların fabrika, tica- ri müessese gibi topluluk halinde ça- İıştıkları yerlerde kadınların ay ha- li rahatsızlığından ötürü tam randı- man veremedikleri nazarı dikkati cel- betmiş ve Amerikada bu derde, cid- di surette çareler aranmıştır. Elde edilen neticeler çok parlaktır ve bu- gün artık ay hali rahatsızlıklarını te- davi etmeyen kadın affedilmiyecek kadar ihmalci bir insan olarak te- lâkki edilmektedir. Ay halinden on gün kadar evvel kadınlar ağırlık hissederler. Bu his gayet normaldir, çünkü bu devirde vucutları fazla mıktarda mayi depo undan ötürü- fazla ensülin almış bir şeker hastası arazlarını gösterdikleri de tesbit edil- miştir. Vücuttaki bu değişikliklerin ru- hun üzerindeki tesırıne gelinde, ma- lümdi vrede sinirli, u- yuşuk ve depresyon halınde olabilir. AKİS, 18 HAZİRAN 1955 Bunun için, derhal bir doktora gidip bünyesine uygun ilaçlar alması ve her ay, bu ilâçları tekrar ettirmesi hem kendisi, hem de etrafındakiler için şarttır. Tanınmış bir Amerikalı yeni bir ilaç formülü bular: Tinden evvel kadının huzurunu bozan rahatsızlıkları kaldırmaya muvaffak olmuştur. Bu ilâçta, vücuttaki su miktarını azaltacak bir madde bulun- duğu gibi sinirleri gevşetecek, ferah- hk verecek bir madde de vardır. Ay- nı ilâç "kafein" ve "B vitamini" de ihtiva etmektedir. "Kafein" zılnu u- yuşukluğa, dep esyona mani “B vitamini" ne gelınce faydaları çok çeşitli ve malümdur. doktor, İstirahat, duş, rulf sükünet "pro- tein" i zengin maddeler yemek, hiç olmazsa yalnızca B vitamini almak Kadınlar sinirlidir İlâcı keşfedildi bile, çektiğimiz azapları yarı yarıya azaltacaktır. Bu devirde Kendisini ih- mal eden kadın, aile huzuruna ehem- miyet vermiyen kadın demektir ve belki de, Amerikalı doktorun buldu- ğu yeni ılaç formülü sizin saadet for- mülünüzdür.. Vücudumuz Serbest rejim Zayıflamak için çok yemek yiyiniz.. Daha neler işiteceğiz? Eğer bu sözleri, bir fantezi veya mizah mec- muasında okumuş olsaydık güler ge- çerdik ve başlık ne kadar hoşumuza giderse gitsin, doğrusu kendimizi, bu züğürt tesellisine kaptırmazdık. 'Fa- kat işte, anketi yapan ciddi bir ilim mecmuasıdır, bu karara varanlar da, tanınmış doktorlar- Bu karar, "tıb- KADIN bın şaşırtıcı keşfi" sıflandırılmıştır.. Doktorlar önce şişmanlığı tarif e- diyorlar: Fazla kiloların zararı, kan- ser veya veremden daha fazladır.. Me- kelimeleriyle va- sene uzayacaktır; halbuki şişmanlık kalkarsa, vasati ömür tam beş sene uzayacaktır. Normal kilonuzu, altı kilo aşarsanız tehlikedesiniz. Elli ya- şındaki bir insan tasavvur edin, bo- yu 1 m. 70 dir Şayet 84 kılo gelıyor— sa, kılosunun yuzd azladır. Ve bu adamın yaşama şansının dortte biri azalmış demektir. Bu adam 90 kiloya çıkarsa, yaşama şansı yarı ya- rıya a fazla kilolar, bazı vahim hastalıklara açılan kapı de- mektir: Şişmanlar kalp hastalıkları- "hypertension" a, şekere, böbrek ve 'safra kesesi taşı teşekkülüne, kan- sere daha müstaittirler. Uzun tecrü beler, istatistikler bunu ispat etmış- ugün 'Amerikada hayat sigor- tası yaptırmak isteyen bir insan, faz- la kiloları için sene kaybetmektedir; yani 20 kilo fazlası varsa 50 yaşında olduğu halde, 66 yaşında addedi te, ona göre taksit, ödemektedir. Umumıyetle kadın vücudu yüzde yirmi beş yag tabakası ihtiva eder, erkek vücudu ise yüzde on tar fazlalaşma, karaciğer ve böbrek- ler yağla örtülür, haille vazifelerini ifa edemezler.. 10 kilo fazlası olmak, sırtında 10 kilo yük taşımakla mü- Doktorlar şişmanlığı, korkunç bir hayalet gibi tarif ettikten sonra, o- nun sebeplerini araştırıyorlar.. Hikâ- ye şudur: Şişman bir kadın, bir muayeneha- neye girer ve nefes, nefese doktora şu sozlen söyler: — Doktor ne yaparsam yapayım şışmanlıyorum Nefes almak bile ya- H kı emin olun, kuş gibi yemek yerim,. Eskiden olsaydı, doktor bu sözlere bıyık altından guler eçerdi.. Bütün şişmanlar, az yemek yediklerini id- dıa etmezler mi? Onlara inanmal az güçtür.. Doktor şişman kadına sıkı bir rejim tavsıye edecek, o za- vallıcık da, rejime tabi olmak i- çin türlü sıkıntılara katlanacak, fe- dakârlık, hattâ ıstırap netıcesı bir kaç kilo ya düşecek ya düşmiyecek- ti. "Rejim sisteminde" muvaffakiyet- sizliğe uğrayan doktor, bu sefer de gudde kifayetsizliğinden şüphe ede- cek, araştırmalarım bu yola tevcih edecektı Çünkü şişmanlık sebepleri a fazla yemek yemekte, ya da gud- ııl(ıle kifayetsizliğinde aranırdı.. alb - olarak yaşıyan, tamamiyle aynı gı yı alan kız taleb lerden bir kısm sıska, bir kısmı ir kısmı ıse şişkodur T Neden en sıkıntılı harp za- manında bile şişmanlıklar devam et- miş, yeni şişmanlıklar zuhur etmiş- tir? Fazla gıda almak formülü ile