İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Hollandadan görünüş Her işe bir işçi lar meydana çıkarmaktadır. Dikkat edilirse Holandalıar yapılan itiraza cevap verirken kurdukları — kontrol sisteminin serbest ekonomi sistemi ile kabili telif olduğunu ispat etmeyi bir vana bırakarak başka hal sekli ol- madığını izaha gayret etmektedirler. Münakaşa edilmesi gereken nokta, kurulmuş olan sistemin iktisadi sis- temi hür ve serbest rekabet şartları- na bağlı olmaktan ayırıp ayırmıya- cağıdır Belçika Refahın tehlikesi Belçıkalı liderler memleketlerinin iktisadi geleceği hakkında yeni bazı şeyler düşünmiye başladılar. İç- lerinden bir tanesi meseleyi, "burada- ki ıyımserlıkte hatırı sayılır bir azal- ma olmuştur" diyerek en kısa ve en doğru şekilde ifade etti. 'Belçika on seneden, beri mali sa- hada ve iş sahasında refah içinde yaşamakta idi. Bugün iyimserliğin a- zalmasına sebep olan meseleler de refahtan dogmuştur Refahın mem- leket için inkarı kabil olmıyan iyi neticeleri meydandadır. Son on sene zarfında Belçikada ortalama reel ge- lir Avrupa memleketleri içinde en yüksek seviyeye çıkmıştı. Kötü neticeler iyilere nazaran da- ha az göze çarpmaktadırlar. Şu şe- kilde toplanmaları mümkündür: En- düstrinin elastikiyeti azdır, yeni mah- sul ve yeni fikirler çok kıttır. Ticari teşebbüs kabiliyeti zayıflamıştır. Eh- liyetli bir teknisren kadrosunun ye- tiştirilmesinde başarısızlığa ğ mıştır. Nihayet, Um! bilginin sınırla- rında yapılması icap eden temel araş- tırmalar azalmıştır. Memleket eko- nomisinin ihraç edilecek çelik tekstil mamullerine çok bağlı olması umumiyetle bir yanlışlığın mevcudi- yetine işaret sayılmaktadır. Memle- ket gelirinin ortalama olarak yüzde kırkı bu maddelerin ihracından temin edilmektedir. Belçikalıların telâşlanmalarına se- bep, komşuları Holandanın kompleks anik mahsullerin ıhracatmda ken- dılerını geçmelerı olmııştur, ıkıncı dünya harbinin bitiminden beri İn- gilterenin köklü bir endus riyel re- form yaptığını bilmeleri — telâşlarım arttıran bir unsur olmuştur. İngilte- re istihsal mevzuunda bir kayma ya- parak dış ticaretini kömür ve teks- til mamullerine bağlı olmaktan çıka- np, bunlar yerıne naklıye vasıtaları makine rmiştir. albuki Belçıkada hıç bır değişiklik olmuş değildir. * 'Bugünkü durum ile, meselâ diye- lim, bir yıl önceki durum arasındaki esas fark ayni meselenin münakaşa atmosferindeki değişikliktir. Geçen sene Belçikanın dış ticaret durumu- nu tenkid etmek veya münakaşa et- mek oldukça güçtü. Çünkü Belçika- lının refah seviyesi gibi inkârı gayrı kabil bir hadise karşı delil olarak kul- lanılıyordu. Bu g in ise gün geçtikçe artan sayıdaki iş adamları mevcut ref hın kolayca bozulabilir bir du- olduğuna inanmaktadırlar. Bel- çıkanın ihraç mallarının çogu dünya- nın dıger kısımlarındaki geçici şart- lar yüzünden satılabilmektedir. Me- sela Belçika çeliğinin çoğu dıger memleketlerin taleplerindeki marji- nal boşluğu doldurmaktadır. Yani di- ğer memleketler, taleplerinin eksik kalan kısımlarım Belçika çeliği sa- tın alarak tamamlamaktadırlar. Fa- kat eksik kalan kısımlar yavaş yavaş â]rrtan ucuz istihsalle doldurulmakta- Belçika- sanayinin ve maliyesinin en üst kademelennde bulunan kim- seler reforma gidilmesi ıçın sistemli şekilde telkınlere başlamiı ulunu- yorlar. Gerçi henüz azınlıktalar, ama kuvvetlı bir azınlık olduklarına hiç şüphe yı O.E.E.C. Konvertibilite Serbest kambıyo şartlarının temi- e doğru atılacak ikinci adım ü- zerındekı münakaşalar bu hafta i- cinde Pariste yapılacaktır. eleyi, Avrupa İktisadi İş Bir- liği teşkilâtına dahil on yedi milletin maliye bakanları münakaşa ediyor- lar. Toplantı Perşembe gününden bu hafta Cuma gününe kadar devam e- decektir. roblem, mevcut Avrupa Tediye- ler Bırlıgınden, İngilizlerin ifadesi ile daha geniş bir sisteme nasıl geçilece- ğildir. Geçilmesi düşünülen sistemle İngiltere ve bazı kıta Avrupası mem- leketleri kısmi bir konvertibiliteye kavuşabileceklerdir. Konvertibilite namzetleri arasında başta İngiltere olmak üzere. Batı Almanya, Belçika, Holanda, Lüksemburg ve İsviçre var- dır. Bugünkü durumda en fazla itiraz eden memleket Fransadır. Çünkü Fransızların ve diğer eksperlerın fi- kirlerine göre Fransanın da konver- tibilite hareketine katılabılmesı için © 15 civarında bir devalü- asyona tabi tutulması gerekmektedır Konvertibiliteye dahil —memleket dövizlerini ellerinde tutanların ban- ları aynı sistem diğerleri ile değiştirebilmeleri ve böylece ticari farklılığa sebep olan şartların orta- dan kaldırılması gibi teknik mesele- lerin arkasında yatan esas vakıa, eğer konvertıbılıte kabul edilecek olursa, bu adın ir devrin nihayete erme- sine sebep olmasıdır Amerika Birleşik Devletlerinin, Avrupanm kalkınmasına yardım et- k için Marshall plânını teklif etti- gı 1948 den beri teori pratik, doktrin ile serbest milletlerarası ticaret ve serbest rekabet arasında müeyyide ihtiyacı ve doktrine rağmen farklılık- lar kurmak gibi anlaşmazlıklar ola- gelmiştir. Avrupanın gelişmesi esas itibariy- le dolar mallarına karşı tatbik edilen farklılık sistemine dayanmaktadır. Bu farklılaşmanın sebebi Avrupanın karşılaştıgı dolar kıtlığı idi. Zaten 0- nun için de Amerika Birleşik Devlet- leri tarafından o zamanlar yardım kabul edilmişti. AKİS, 18 HAZİRAN 1955