23 Ekim 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

dolayısıyledır kı ıkıncı Cıhan harbinin unda diğer Avru memleketleri komunızm tehlıkes yle karşılaşmışken bu tehlikeyle karşılaşmamış olan biri- cik memlekettir. Onun İçin İngilterede- ki grevleri lngiliz iktisadi hayatının bir zaafi değil, bilâkis sosyal — güvenlikte alınması iktiza eden noksan bir tedbi- rin aksülâmeli olarak telâkki etmeli ve sosyal alanda yeni ufukların açılması mânasında anlamalıdır Avusturya Yeni bir müşteri B irinci Cihan harbi Avusturya — Ma- rıst an — imparatorluğunu — tasfiye . İkinci Cihan harbine girilirken İ kısmı- 1945 te sözde Avus- nı teşkil ediyordu. daha turya kurtuldu, fakat eskisinden kötü bir duruma dü üştü. Bugünkü duru- A ışgal altında — ol- bakımdan ol- evki elde — etmiş- aktifle — kapan- Osmanlı imparatorluğu — zamanın- da olduğu kadar 1938 deki Anschluss'a kadar da Türkiyenin — en fazla ticari munasebetlerde bulund uğu — Avusturya tekrar mleketimizle mübadele hac- mini genışletmış bulunmaktadır Ge- çenlerde Ekonomi ve Tic. bakam Yırcalının — Viyana — Fu, arı dolayısıyle bizzat ziyaret ettiği bu memleketle ara- ızda yeni bir Ticaret muahedesı pa- rafe edilmiştir. Bu — anlaşma g vusturya memleketimize yırmı mil- yon dolarhk bir kredi açmıştır. İstikbal- mleket arasındaki iktisadi iş- bırlıgının ınkışafı ve transferlerin ya- pılmamış olmasından dolayı husule ge- n ızalesı e nazarı itibara Yapılmış olan — anlaşmanın ket arasındakı mübadele hac- assa bu hacmin alınmıştır. iki memle mini artıracağı ve bi Avusturyanın memleketimize — yapacağı ihracatta husule geleceği beklenmek- tedir. Zaten Avusturyanın açtığı kredi ihracat kredisi adını taşımaktadır. Haddizatında bir nayi — memleketi olan Avusturya ile memleketımız ara- sındaki iktisadi ve ticari münasebetle- rin gelişmesi memnu iyetle karşılan malıdır. Zira sturya, — küçü ltulmuş bir Almanyadır. Kanaatımızce mesele- nin asıl ehemmıyetlı olan yönü de bu- radadır. Beynelmilel teşekküller Trajik bir duru illetlerarası Kalkınm ve İmar Bankasının yıllık toplantısında ik- mezkür memleketlere ların kifayetsizliğinden i temsilcilere Bankasının şimdiye kadar yaptığı ikraz- ların % 11,7 si Asya'ya B 38,4 Avru- paya, 2 u da Batı yarım küresi- nedir. Kuru luş gayelerinden biri iktisa- den geri kalmış memleketlerin kalkın- AKİS. 23 EKİM 1954 Dünya ması olan Dünya Bankası bir Filipinli delegenin ifadesiyle, Asya'ya bu derece küçük bir ikraz da bulunmaktansa bu kıtanın kaybı pahasına onu tamamen ihmal edeb ünya Bankası da mahiyeti itiba- riyle bir banka olduğundan — dışarıya karşı akdettiği ıkrazların karşılığını kendisi tahviller — çıkarmak — suretiyle bi vadeli ışlere gırışmektedır vade bankan kredinin mahiye- tıyle uygun olarak uzun vadedir. Ban- ka son olarak 50 milyon dolarlık tah- vil çıkarmış ve bu tahviller — Amerika Bırleşık devletlerinden gayrı yirmi üç mlekete - satılmıştır. memleket- lerın arasında Habeşistan, — Kolombiya, El Salvador, Honduras, Japonya, Nica- ragua da Vardır. İktisaden geri kalmış — memleket- lerde sermayeye büyük ihtiyaç olduğu münakaşadan — vareste bir — keyfiyettir Fakat bankanın borçlanmak — suretiyle elde ettiği paralar iktisaden — geri kal- mış memleketlerden temin edilirse bu paraların Dünya — bankası — vasıtasıyla cebri bir şekilde bu memleketlere yatı- rılması düşünülemez. Zira kendi mem- leketinde yeteri kadar nemalanmamış veya nemalarıma firsatını bulamamış bir parayı gayrı iktisadi bir tarzda — işlet- cılık mefhumuyla pek bağdaşamaz. Dünya bankası ikti- sadi servetlerin heder edildiği bir mü- essese değildir. Üye devletlerin 1ştırak paylarından sonra dinde bul ralan kendi itibarını suretiyle ve faiz öde rik ettiğine göre, onları sanki bulmuşcasına iktisaden ortaya k k mek şartiyle tedaı sokakta saden geri kalmış memleketler iktisadi kalkınmalarında ehemmiyetli miktarda kendi mecburiyetindedirler. Eğer bu memle- ketler kendi sermayelerine itimad tel- Sizin gibi |Türkiyede bin- |lerce insan her hafta AKİS'i bir | baştan ötekine okuyor satmak, firmanızı tanıtmak, isminizi duyurmak için siz de AKİS'e ilân veri- niZ. Müracaat: AKİS İlân Servisi P.K. 582 — Ankara Malınızı sermayelerinden istifade etmek. İKTİSADİ VE MALİ SAHADA n edemiyorlar veya onu dünya ban- kasının tahvıllerı kadar — nemalandıra- orlars; Bi Dünya Bankasının açacağı uzun Vadelı kredileri de müs aha- larda kullanamıyacaklar demektir. Bu ise hakikaten «trajik> kelimesiyle tav- sif edilecek kadar acınacak bir durum- ur. Piyasa Fransız - Rus Ticari münasebetleri vrupa'da bir Cermen Birliği meyda- Ana geldikten sonra Fransız — diplo- masisi daima emniyeti doğuda aramış- tır. Bunun için Cihan harbinden evvel Fransa Rusyaya yanaşmış ve 1894 ta- rihinde imzalanmış olan Fransız - Rus ittifakı birinci Cihan harbindeki üçlü itilâf blokunun temelini teşkil etmiştir. Hitlerin iktidara gelmesini — müteakip Fransa tekrar Rusya'ya yanaşmış ve 1934 yılında bir ittifak muahedesi im- zalanmıştır. lkıncı Cihan harbinin so- nunda, kurtuluşu müteakip Fransa 1944 yıhnda da Rusyayla dostluk pak- tı imzalamıştır. Yukarda çeşitli vesile- lerle tezahürüne işaret ettiğimiz Fran- sız - Rus dostluğu Avrupa'da Fransa- nın kendini emniyette hissetmediği va- kit tekrar tazelenmektedir. Devletlera- rası siyasi — münasebetlerin — gelişmesi sadece siyasi alanda kalmamakta, aynı zamanda iktisadi ve ticari münasebet- lerin inkişafına da yardım etmektedir. Rusya'da ihtilââ çıkmadan — önce bu münasebetler kemiyet ve keyfiyet bakı- mından başka mahiyet taşıyordu. Buğ- day yüklü vapurlar Odesa'dan Marsil- ya'ya mekik dokuyor, Fransız ipeklile- ri ve şarapları Rusya'da istihlak edili- yordu. İhtilââ bu münasebetlerin ma- hiyetini değiştirdi. Rusya uzun müddet milletlerarası münasebetlerde — cüzamlı insan muamelesi gördü; milletlerarası camiaya kabul olununca lüks maddeler satın almaktan ziyade ağır sanayi kur- mak için lüzumlu olan istihsal vasıta- larını aldı. Fakat Stalinin ölümünden sonra s dış ticaretinde bazı deği- şiklikler göze çarpmağa — başladı. Bu değişikliği geçen sene imzalanmış olan Fransız - Rus ticaret anlaşmasında da görmek mümkündür.. Bu anlaşma üç se- neliktir. Her yıl, mübadeleye — mevzu olacak emtialar gözden geçirilecek ve yeniden tesbit edilecektir. Geçen sene iki memleket 12 milyar frank tutarın- da mübadelede bulunmuşlardı. Bu se- ne mübadele hacminin daha geniş ola- cağı tahmin — edilmektedir. Bu defaki görüşmelerde Fransızlar Rusya'ya bü- yük miktarda şeker satmayı teklif et- mişlerdir. Mukabilinde petrol ve benzini alacaklar, buna karşılık bazı alkollü iç- kiler satacaklardır. Fransa Batı — Blokunda Rusyayla menfaatleri en fazla birleşen bir m lekettir. Her ikisi de Almanyanın sılah— lanmasından ve eski mevkiini alma dan korkmaktadır. lşte bunun kendi aralarında münasebetler ihdas etmeğe ve bunları geliştirmeğe — çalış- maktadırlar. 17