de “eml Bir gün mezarlığın civarında dolaşıyorlardı. Dük gerç karısına yarı şaka, yarı sitemli bir tarzda sordu... Uzun Hikâye: merikalı milyonerlerden, Mr. Hiram Otis, İngilterede Canterville mali- kânesini satın aldığı zaman, yaptığı bu hareketin çılgınlıkdan başka birşey ol- madığını söyliyenler çok oldu. Hatta malikânenin sahibi Lord Canterville bile, Hortlak meselesinden babsetmeği bir vicdan borcu telâkki etmiş.. ve Ameri- kalı müşterisini şu sözlerle ikaz etmeğe . çalışmıştı: — Büyük halam olan Düşes Bolton asabi bir buhran neticesinde öldüğün- den beri, Şatoda oturmağa tövbe ettik, Halam, akşam yemeğine inmek için gi- yindiği esnada, iki iskelet elinin omuz- larına yapıştığını hissetmiş; ve o zaman kapıldığı korkudan bir daha kurtula- mıyarak birkaç ay içinde ölmüştü. Şa- toyu satmadan önce, size bunları söy- lemeği vicdani bir vazife telâkki ede- rim. Halamın ölümüne sebep olan Hort- lak, ailemizin birçok azaları tarafından görülmüştür. O müessif vak'adan sonra şatodaki hizmetkârlarımızin hepsi kaç- tılar. Koridorlarda ve kütüphanedeki gürültülerden geceleri uyku uyumak im- kânsız bir hale gelmişti. Nihayet bizde evi terketmeğe mecbur olduk ve satlı- ga çıkardık, 18 — Oscar Wilde — Amerikalı milyener gülümseyerek cevap verdi: — Azizim, ben şatoyu alırken, Hortlağa da, eşyalar gibi kıymet bi- çilmesini istiyorum. Ben, yeni ve mo- dern bir dünyanın çocuğuyum. Orada paranın temin edebileceği herşey vardır. Avrupanın en güzel sa rihi tablolarını, en güzide aktrislerini aktörlerini, milyonlarımızın kuvvetile oraya taşıdık. Bu Avrupalı mallarımızın arasında bir hortlağın da bulunmasını çok arzu ederiz. koyar, yahut ta sokaklarda dolaştırırdık. Lord Canterville ciddiyetini bozma- dı; — Ben, Hortlakların mevcudiyetine inanıyorum, dedi. Bizim şatodaki Hort- lak tam üç asırdanberi görülmektedir. Ailemizden birinin ölümünden birkaç ün önce muhakkak meydana çıkar. * i Çeviren : ILHAN S. TANAR ? nat eserini, ta- HORTLAĞIN — Ona bakarsanız, aile doktoruda her ölüm vak'asından önce bir defa gö- rünür. Fakat Hortlak dinen nesne mev. cut değildir; ve zannederim ki, İngiliz aristokrasisinin hatırı için tabiat kanun | ları değiştirilemez Lord, Amerikalının sözlerinden pek birşey anlamamakla beraber, vazifesini yaytığından dolayı vicdanen rahattı. — Siz bilirsiniz. Biz, galiba Ameri- kalılar kadar tabii düşünemiyoruz. Şa toyu satın alacak olan sizsiniz.. Heort lağa ehemmiyet vermedikten sonra me" sele yok. Yalnız, sizi ikaz ettiğimi w nutmayınız. Vi Birkaç hafta sonra, şatonun satılma muamelesi tamamlanmış ve Mr. Otis ile ailesi yeni malikânelerine taşınmışlardı. Milyonerin karımı, oldukca güzel ve akıllı bir kadındı. Ekseri Amerikalı ka" dınlar Avrupaya geldikleri vakit, Ar rupa usulü kibarlık taslayacağız diye,