nir- cek Fa- aret tat- ta- adı. ta ını 'ere Si eyi er- ıin cal- yırı il, hacim üzerinden kazanç yapmak imkânla- rına göre tespit edilir. Çok mümakündür ki, yeni tarife üzerinden, meselâ balık mnak- liyatı kârsız olsun. Fakat yeni tarifelerin haraekete getireceği in- san ve mal nakliyatımnın hacmi, bazı üniteler üzerinden yapılacak zararı karşılıyacak kadar genişliyecektir. Hiç olmazsa bu, ümit ediliyor. Davlatçi bir tarife siyaseati bu riski üzerine alabilir. Ve almak mecburiyetindedir. Çünkü tarife siyaseti, milli hudutlar içinde insan Yve milli pazarlar içinde mal nakliyatının en mühim manivelâsıdır. Tarife siyasetinin bu veya şu hat üzerinden tespiti, bir memle- kette insan ve mal hareketinin ağırlaşmasına ve hattâ durmasına sebep olabilir. Tarife siyaseti, ayni zamanda ihracat mallarımızın rekabet kabiliyeti üzerinde de müessir olan başlıca âmillerdan biridir. Çünkü tarife, fiat teşekkülünün mühim bir unsurudur. Türkiyede fiat teşekkülü itibarile vahdeltli bir milli pazar yoktur. Yurdumuzun bazı mıntakalarında bazı mallar için sırf bolluk ve müşterisizlik yüzünden aşağının aşağısı fiatlar istenir- ken, bazı mıntakalarında isc ayni malların fahiş denecek fiatlar- la satılması, bu mallarım ucuz yerden pahalı yere akmasmı temin edecek ve bu suretle bir fiat muvazenesi kuracak kanalların tı- kalı olmasından ileri gelmektedir. İşte, yeni tarife siyaseti bu kanallardan birini açıyor, Beklenilen netice elde edilecek midir? Devletin nakliye tarifelerinde fedakârlık denebilecek mispetler- de ucuzluğa gitmesinden maksat, bir taraftan müstahsilin, diğer taraftan da müstehlikin menfantini temin etmektir. Müstahsilin maliyet fiatından aşağı veya pek az bir kârla satması ve müstehlikin ucuza mal alamaması devam eder de, devletin bu fedakârlığndan yalnız aradaki mutavassıtlar faydalanırsa yazık olur. Meselâ, büyük şehirlerimizin sebze ve meyva ticaretine hâkim olan sayılı bir kaç kabzımalın bu fırsattan da kendi menfa- 13