ARAŞTIRMA 1968 Programı ve Direksiyondaki Plâncı (Önümüzdeki günlerde Türk kamuoyu, ekonomik ve malt konularda önemli tartışmalara yol açacak iki "resmi belge" ile yakından ilgilenecektir. Birbi- riyle tutarlı olması kanunların ve akim kuralları- n gereği olan bu iki resmi belge, "1968 yılı Prog- ramı" ile “1968 mali yılı Bütçe Tasarısı"dır. u yazıda, özellikle birinci belge üzerinde duru- lacak ve onun, İkinci beş yıllık plân ile arasındaki tutarsızlıkları belirtilecektir. "1968 yılı Programı", başlıca iki nedenle özel bir önem taşımaktadır: - İkinci beş yıllık plânın ilk uygulama yılına ait olası ve AP İktidarının kendi siyasi tercihlerini aksettiren bir plânın nasıl ya maya konulacağım göstermesi açısından; 2 - Bu programı yürürlüğe koyan Bakanlar Kurulu kararı- nın, daha önceki kararnamelerden çok farkta olarak, devlet idaresinde değişiklikler (yapması; ekonomik ve sosyal politikanın yürütülmesinde Dev- let Plânlama Teşkilâtına geniş yetkiler sağlaması ve birçok alanda "direksiyon"u Plâncıların eline vermiş olması açısından 1968 Poogtammın yürürlüğe sokan kararnamenin, merkezi hükümet teşkilâtı içinde yetki ve kuvvet den- gesini ne derece bozduğuna ve idari mekanizmada nasıl tatar "sessiz darbe" anlamına geldiğine işaret et- meden önce, Programın İkinci beş yutak Plân hedef- lerine uygunluk derecesi üzerinde durmak gerekir. Başlıca farklar ve tutarsızlıklar 1 — İkinci Plân'ın Peşini en çok tartışılan konularından biri, n siyasi tercihlerinin etki- si altında kalınarak, özel sektör yatırımları"na fazla belbağlanmış olmasıydı. Bunun, Türkiye'nin gerçek- leriyle ve ekonomik gelişmenin gerekleriyle taban- tabana zıt bir tutum olduğu iddia edilmişti. İktidar sözcüleri, kamu yatırımlarının, toplam yatırımların yüzde 57'sine kendi iktidarları zamanında çıkartılmış olmasına rağmen, önümüzde! eş yıl zarfında oranın yüzde 51'e düşürüleceğini ve "özel sektör"e fırsat ve imkân sağlanacağını ısrarla savundular. İşte 1968 Programı, bu konuda İktidar sözcüleri- ni yalanlamakta ve Plân dokümanından farkta ola- rak, yatırımların dağılımım kamu kesimi lehine de- ğiştirmeyi öngörmektedir. Gerçekten, Plânda 1968 yılında özel sektörün toplam yatırımların yüzde 49*- sini yapması öngörülmüşken, Programda bu oran yüzde 45'e düşürülmüştür. — Ayni yönde bir siyasi tercih değişikliği an- lamı taşıyan bir diğer önemli nokta, kamu yatırım- larının yutak artış hızı ile ilgilidir. Plânda kamu yatı- rımlarının yılda ortalama yüzde 10luk bir tarzla art- tırılacağı e 1968 Programı ise bu artış hı- zım yüzde 20'nin üstüne çıkarmaktadır 3 — Plân da, "Türk ekonomisinin dış kaynaklara bağlılığının azaltılması", yani Türkiye'nin dışa avuç açmaktan kurtarılması, temel hedeflerden biri ola- rak alınmış ve 1968 yılı için 1 milyar 800 milyon lira AKİS Prof. Dr. Besim ÜSTÜNEL dış aç açıklar yetinilmesi ee Oysa 1968 Prog- u miktar arttırılmış ve 2 milyar 100 mil- yon an raya çıkarılmıştır. İçinde bulunduğumuz 1967 yılında sağlanabilecek "dış tasarrufun sadece 1 mil- yar 400 milyon lira çevresinde kalacağı hatırlanırsa, Program hedeflerinin ne kadar gerçekçi olmı- yan ve plân ilkelerine tere düşen bir tutumla - landığı daha açık olarak ortaya çi A 4— Program ile plân arasındaki önemli fark- alada biri ii 'ek finansman" ihtiyacı LLM a göre kamu kesiminin ek finans ihtiyacı 51968 mali yılında 1 milyar ye Krik "Yira olacaktır ki, Bütçe Tasarısı, kamu cari giderlerini 727 milyo n lira arttırdığın a göre, şimdi bu bu açık 2 milyar lirayı da aşacak ve, "gizlenen açıklar" ile bir- likte, toplam ek finansman ihtiyacı 3 milyar liraya yaklaşacaktır. Oysa, Plânda 1968 için sadece 600 mil- yon liralık ek finansman ihtiyacı gösterilmiş ve onun da,i ç borçlanma ile kolayca karşılanacağı İddia edil- mişti. Plân ile Program arasındaki bu önemli farklara daha birçoklarını eklemek mümkündür Direksiyon meselesi yukarda, 1968 yılı Programının bir ir Özelliği, plâncılara geniş yetkiler sağlıyan b ile yürürlüğe konmuş olmasıdır, denilmişti. Gerçek- ten, 913 «ayılı meşhur Yetki Kanununa dayanılarak çıkardan bu kararname ile, bir yandan özel sektörü desteklemek ve ' - i ayrılan 447 milyon liralık devlet fonlarının kimlere, nasıl dağıtılacağı düzenleni İl i sadi Kurul ve Komitesi" ve benzeri bakanlıklararası komiteler lâğvedilmekte; onların yerine, Plânlamada yeni komiteler veya plâncıların hâkim olduğu yeni kurullar yaratılmaktadır. Böylece, hem önemli işlerde karar alma veya n kararlan etkileme een yeniden Plâncıların eline geçmekte, hem de dağı sözkonusu olan önemli fonlar Plâncıların emrine ne verilmiş bulunmak- til, Bütün bunların Anayasaya, hukuk düzenine, kamu İdaresinin temel İlkelerine uygunluğu üzerin- de burada bir ai yeri açmak sözkonusu değildir. basılmak istenilen Od nokta şudur: Bizdeki kadrosu ile Pin lar günlük po olitikanın ve karar al- ma mekanizmasının içine mirdllerse, bunu ne derece- de başarıyla yürütebilirler? Daha da önemlisi, Plân- cılar bu işlerin içine girince, uzun vadeli plânlama m ei kimler yapar? Bu konular üzerinde çok ciddi olarak durmak gerekir. Be anlaşılıyor M Plânlama Teşkilâtı güç- İü iken elinden birer birer alman yetkiler, şimdi, Teşkilât yeteri kadar zavıflatıldıktan sonra ona tek- rar ve las een ve Plâncılar, âdeta, "di- reksiyon"un b oturtulmaktadırlar “Ehliyetli” yöneticilerden Sorncular da ayrıldıktan sonra!.. 11