İÇ OLAYLAR kabul ediyorlardı. Türkiye'de belki de ilk defa, öğretim üyeleriyle öğ- renciler elele, boykot kararı alıyor- lardı. Fakültenin 32 öğretim üyesin- den sadece biri boykota çekimser kaldı. Rektör, dekanlar ve öğretim Ü- yeleri, yaptıkları toplantıda, üniver- site muhtariyetine büyük darbe vu- rulduğu sonucuna vardılar ve Pa- yaslıoğlu'nun görevine iadesini is- tediler. Rektör Kurdaş, olayı, "Tür- kiye'nin diğer kısımlarında başla- mış bir hareketin ADTÜ'ne sirayeti' şeklinde tanımladı. Böylece Kur- daş:da. İktidarla ve onun başıyla iplerini ilim haysiyeti adına kopar- mayı göze aldığını açığa vuruyor- du. Bundan kısa bir süre önce Kur- daş tekrar rektörlüğe, Demirel Mü- tevelli Heyete, şahsen, böyle bir ye- nilemeye aleyhtar olmadığını belli ettikten sonra seçilmişti. AP'nin bir kanadı, şahsen Kurdaş'ı da yemek niyetindeydi. Hükümetin ve onun başının di- rektifiyle (o hareket eden Mütevelli Heyetin, Payaslıoğlu yerine İdari İ- limler Fakültesi Dekanlığına getir- mek istediği kimseler, artık ültra - liberal görüşlü (Feridun Ergin ile Hükümete canciğer yakınlığı bili- nen Fahir Armaoğlu'dur. Gelişme- ler, İktidarın uzun vadeli bir poli- PROF. ARİF PAYASLIOĞLU ilâhlar bu defa "Hayır" dediler 10 tikasına da uygundur. Bu politika, Siyasal Bilgiler (oFakültesine alter- natif olacak ve solculuğu kapısın- dan içeri sokmıyacak bir fakülteyi geliştirmektir. o Gelecekteki "nurlu ve müreffeh Türkiye"nin oyönetici- leri, bu fakülteden yetiştirilecektir! KURUMLAR Ata, nal aranıyor A? İktidarı, devrimci iki kuru- mun daha başını yemek üzere. Bunlar, bizzat Atatürk tarafından kurulan ve bugün bile onun vakfı ile yaşayan Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu'dur. Bu konuda gerekli faaliyet tamamlanmış, Samsun AP senatörü Fethi Tevetoğlu'na (o hazırlattırılan bir kanun teklifi, Meclis Başkanlı- ğına verilmiştir. "Türk Bilimler A- kademisi Kanunu" teklife göre, Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu, kurulacak üç yeni enstitü ile birleştirilecek ve her iki kurumun elindeki geniş im- kânlar, kurulacak bu yeni akade- minin emrine verilecektir. "Manevi adını taşıyan' ve İçtimai İlimler", "Tabii ve Müs- bet İlimler", "Güzel Sanatlar" adı- nı taşıyacak olan bu enstitüler, AP içindeki fanatiklerin meşrebine ta- mamen uygundur. Konu resmen, eeçiğiimiz hafta- nın başında, Mev lâna Töreni mü- nasebetiyle Konya'ya giden Milli E- gitim Bakanı İlhamı Ertem tara- fından orada açıklanmıştır. Er- tem, öğretmenlere hitaben yaptığı konuşmada, kapalı şekilde, Türk Dil Kurumu'na hücum etmiş, bu a- rada baklayı da ağzından kaçırarak, yeni bir Dil Akademisi kurulacağını bildirmiştir. Ertem, Konya dönüşü, kendisine sorulan bir soruya, — Bu Akademi, dil konusunda yetkili bir merci haline gelecek, dil ni mesul bir kuruluş ola- caktır" Aslında, mesele çok önceden tez- gâhlanmıştır. Son bir olay üzerine adı "Kitapçı"ya. çıkan Samsun se- natörü Fethi Tevetoğlu, kendi meş- rebindeki birtakım öğretim üyele- riyle birlikte, kanun teklifini hazır- Jamışlır. Bu çorbada yeteri kadar zu bulunduğu şüphe götürmeyen sabık Kültür Müsteşarı Adnan Öt il- ken ise, bir yazısında bu konuya de- ginmiş ve Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Yy nun sağcı çev- relere yüz rmediğinden yakıl- mıştır. Gelen de, her iki ku- rum, bu kurumların kuruluş felse- fesine zıt tutumdaki sağcıların üye- lik müracaatlerini bugüne kadar hep reddetmiştir. ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİNE GİRİŞ AKİS