İŞKENCELERİ! Paşa Garp Cephesinin başında bırakılsaydı Çerkez Ethem dullar iblise satmayacaktı. Ne bir tarih fikri, ne en ufak askerlik bilgisi, ne türk ordusunun teşekkül tarzı hakkında bir düşünce, ne ordunun İstiklâl Harbinde bir muntazam ordu ha- line getirilmesinin zafere tesiri konusunda sezgi. Sa- dece, kör bir İsmet Paşa düşmanlığı. Ama bu nere- ye gider ve nenin düşmanlığı haline gelir, A.P. bora- zanları' için önemi yoktur. Çerkez Ethem mi İsmet Paşa düşmanıdır? Haydi, göklere o! Turhan Feyzioğlu mu? Haydi, göklere o! Yoksa şu veya bu komutan mı İsmet Paşa düşman- lığına itilmek istenmektedir? Göklerin yolu bu sefer onlarındır.. caba bu Büyük Komutanların, itilmek istendikle- erin kenarında bir an durup etraflarına bakma- ları, kimlerin kendilerine "yaşa" çektiğini farketmele- ri zamanı gelmiş değil midir? İpliklerin pazara böyle- sine çıktığı bir sırada.. Turhan Dilligil - Tekin Erer Orkesiraya uyan düo!/ Eceviti konuşturmamak.. Ee konuşmasına, başladığında (ÇEP'çiler okavgayı o başlattılar. Feyzioğlu, Genel Sekreterin konuş- masını kasdederek ve bağırarak, Sa- tırdan, "yalanlara cevap verme im- kânı" talep etti. Bu çirkin itham, sa- 25 Mart 1967 kin Eceviti dahi bir an için kızdır- dı. Biraz sonra iki taraf, birbirine "yalancı", "sahtekâr" diye, avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Bir bün- yede iki parti çok gelmişti. İkinci gün toplantıdan ayrılırlar- ken, ÇEP'çiler daha mütecavizdiler. Ferit Melen Turgut Göleye "Kabak vagonu" derken, gazetecilere baka- rak, bir marifet yapmış gibi gülüm- süyordu. Çalışmalar, Cuma akşamı, bil- dirinin kabulü ile sona erdi. Bildi- ri 8'lerin iddialarını reddediyor, Or- 1