9 Ekim 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

9 Ekim 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MUSİKİ Haberler Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestra- sına yaz ortalarında Şef Yardım. cISI yem Mn olunan genç sanatçı- t Şimşek, CENTO kültü- rel, amli ve işbirliği çerçeve- sinde, oTahrandaki orkestrayla kon- sonunda İrana hareket etti. Şimşek, konserlerinin yanısıra "Türkiyedeki müzik hayatının gelişimi" konulu konferanslar da verecektir. Bu yıl dinleyeceğimiz en ilgi çekici konserlerden O birisi de herhalde, bu hafta Perşembe akşamı verilecek konser olacaktır. Bu konserde çalına- cak Bach'in Beşinci Brandenburg kon certosuna Solocu olarak Mükerrem Bark, Mithat Fenmen ve Ayla Erdu- ran katılmaktadır. Ayrıca Ayla, Bach'- -n "mi majör" tondaki keman konçer- tosunu da seslendirecektir. Yugoslavyalı (o orkestra şefi Boris Pa- pandopulo yurdumuza geldi. Mi- safir Şef. (Devlet Operasında Sevil Berberi operasını yönetmekle beraber, ayrıca, orkestrayla Haydn'n Londra senfonisin, Haçaturyanın keman kon- çertosunu ve kendi "Konser Uvertü- rü'nü çaldıracaklar. Orkestradan En- gin Eralpın solocu olarak katılacağı bu konserle Haçaturyanın bestesi Tür- kiyede ilk defa konserde çalınmış o- lacaktır Geçen yıl müzikseverlerin büyük bir ilgiyle izledikleri (oDetmold Nefesli Çalgılar Topluluğundan dört kişilik bir grup, yine Alman Kütüphanesinin teşebbüsüyle Ankarada bir konser ve- recektir. AKİS, 9 EKİM 1964 Konseri veren : Yöneten : Konserin yeri : Gülel Eee Senfoni Orkestrası. Prof. Gotthold E. Less Ankara Konser Salonu. Günü: 2 Ekim 1964 Cuma, Saat 2030 da. Solocu : Genç, fakat ünlü piyanist Verda Erman Program: Beethoven, Rahmaninof ve Brahms'in “ bestelerinden meydana geliyordu : . 1. Beethoven: Üçüncü Leonore uvertürü, 2. Bahmamnof: Üçüncü piyano konçertosu, 3. Brahms: Birinci senfoni Konserin özellikleri : Mevsimin ilk konseri olması ve yılda ancak bir kere dinlemek fırsatını bulabildiğimiz genç kuşağın en önde piyanistlerin- den Verda Ermanın solocu olarak katılması konserin başlıca özelliğini teş- kil ediyordu. Bu yıl Ankara Türk Filarmoni Derneğinin konserleri hem biraz erken başladı, hem de önceki yıllara oranla hayli farklı bir orga- nizasyon göze çarpıyordu Beğendiklerim : Leonore uvertüründen Brahms senfonisinin son öl- çüsüne kadar bütün konseri er Orkestra, her yıl gösterdiği ilerle- me hamlesinde yeni ve önemli bir adım daha atmış, gerçekten iftiharla anabileceğimiz bir beraberlik ve olumlu bir çalış çıkarabilen hatırı sayılır bir topluluk olmuş... Şef Lessing şimdiye kadar birçok defa dinlediğimiz Leonore uvertürüne, klasik formuna hiç dokunmadan, yepyeni bir renk ve hareket vermesini pek güzel, başardı. ahms'in Birinci senfonisi de Leonore gibi çok çalman ve konser müdavimlerinin artık ezbere bildikleri parçalardan olduğu için, bunu ses- lendirmenin nasıl bir cesaret işi olduğunu belirtmeye lüzum yok. Ama ou cesareti gösteren Lessing gerekeni yapmasını da bildi ve sonunda hakkı olan zafere ulaştı. erda Ermana gelince, bu pek genç sanatçımız artık, dünyanın dört bucağında tereddütsüz konserler verecek ve adına büyük bir ün katacak kerteye erişmiş... Pürüzsüz ve kuvvetli bir tekniğin yanma kudretli, fakat, hiçbir nüansı ihmal etmeyen bir yorum gücünü de katan gerçek anlamda bir piyano virtüozuna sahip olmakla milletçe de övünmeliyiz. Beğenmediğim : Tertipçileri alkışlamakla beraber, salonda, özellikle ilk bölümde ayakta birçok dinleyicinin bulunması, hattâ bazı tanınmış kişi- lerin bile konseri sonuna kadar ayakta izlemek zorunda kalmaları da gös- teriyor ki, şu mahut "davetiye dağıtımı" konusu birtürlü çözümlenememiş... Sonuç : Her yönüyle konser, sanat alanında ileri olarak bilinen ülkelerde dinlenebilecek "güzel" konserlerin ayarından hiç de aşağı değildi. Daniyal ERİÇ Verda Erman Ün yolunda, 27

Bu sayıdan diğer sayfalar: