bir genç adamın arkadaşlığı her za- man kolay ve zevkli (olmamaktadır. "Gençlik Arasında Aşk" konusunu inceleyen AKİS'ciler, bir Nisan ak- şamı, sırf meslek aşkı ile bir çifti ta- kip ettiklerinde, bunu bir kere daha anlamak fırsatını buldular. Bir tâkibin hikâyesi Nisan sonunda, ılık bir akşam üze- ri idi, Saat 1830 sıralarında Kızı- layda, caddeye bakan lokantalardan birinde, köşedeki masada genç bir çift yemek yiyordu. Erkek 23-24 yaşların- da, orta boylu, iyi giyimli, yakışıklı; kız ise esmer, uzun ve örgülü saçlı, i. Tatlı tatlı sohbet ediyorlar ve bira içiyorlardı. Saat 19.10'da beraberce kalktılar, caddeye çıktılar. (o Pardesülerini giy- mediler. o Lokantanın önünde erkek gömleğini göstererek, kıza bir şevler söyledi. Üzerinde spor ve açık yakalı bir gömlek vardı. Kız, erkeğe, kafası- nı sallıyarak "olmaz" anlamında bir- şeyler söyledi. Erkek ısrar etti. Birkaç dakikalık bir tartışmadan sonra eski tatlı sohbet havalarını biraz kaybe- derek yine beraberce yürümeğe baş- ladılar. Bu defa pek konuşmuyorlar- dı. Karşı kaldırıma geçtiler. Necatibey caddesine, çıkan ara sokağa girdiler. Oradan Hanımeli sokağa kadar ilerle- diler. Hanımeli sokakta bir evin ö- nünde durdular. Erkeğin bir sözüne kız omuzunu sertçe kaldırarak cevap verdi. Yüzü asılmıştı. Erkek yine ya- kasını işaret ederek bir şeyler söyledi. Beş dakika kadar, gittikçe şiddetle- nen bir münakaşa yaptılar. (oSonra erkek, kızın kolunu asabi şekilde ya- kaladı, apartmanın antresinde kay- boldular. Yarım dakika sonra kız tek- rar apartmanın önüne çıktı. Beş on dakika yalnız bekledi. Suratı asıktı. On dakika sonra erkek çıktı. Bu defa beyaz bir gömlek giymiş, kravat tak- mıştı. o Kıza kravatı göstererek bir şeyler söyledi ve "haydi" işareti yap- tı Kız, ilerdeki apartmanların çatı katlarına bakıyor, oğlanı (o dinlemiyor görünüyordu. Genç erkek bu sırada sokaktan geçen bir taksiye işaret et- ti, Taksi durdu ve kapısını açtı. Fa- kat kız binmedi. Yine münakaşa, et- tiler. Neticede taksi boş olarak ayrıl- dı. Taksi gittikten sonra kız, erkeği beklemeden, Necati bey caddesine doğ- ru hızlı adımlarla yürümeğe başladı Erkek peşinden yetişti, ona bir şeyler söyledi. Bu defa bir şeyi izah etmek ister gibi hareket ediyordu. Kız ya- vaşladı, fakat yine konuşmuyordu. Ya- vaş adımlarla ve daima erkek konu- şarak, Sıhhiyeye, oradan (o Dil-Tarih SOSYAL HAYAT Kulüp Minide aşk Bir ayrı cins ve Coğrafya Fakültesi ve Radyoevinin önünden geçerek istasyona doğru yü- rüdüler Hava iyice kararmıştı. Genç- lik Parkının (oyanından o geçerlerken erkek kıza pardpsüsünü giymesini işa- ret etti ve yardım ederek (giydirdi. Biraz sonra da elini tuttu. İstasyonu yine yavaş adımlarla yürüyerek geç- tiler, elele (gidiyorlardı, / İstasyonla Maltepeyi birleştiren köprünün altın- da erkek kolunu kızın omuzuna attı. Köprüden çıkarlarken kız erkeği itti ve omuzunu tutmamasını işaret et- ti Köprüden çıkıp Maltepe tarafına doğru yürümeğe koyuldular. Yine mü- nakaşaya başlamışlardı. Kız müte- madiyen saatini gösteriyor, erkek ise buna asabi bir eda ile cevap veriyordu. o Maltepede (Banka du- rağına kadar yürüdüler. Erkek tek- rar kızın elini tutmak istedi. Kız elini çekti. Durakta bir pastahaneye girdi - ler ve 15 dakika kadar oturdular. Kız devamlı olarak saatine bakıyor, erkek ise buna sinirlendiğini belli ediyor- du. Pastahaneden çıktılar. Kız, Bah- çelievlere giden otobüs durağına iler- ledi, durakta beklemeğe başladı. Bi- raz geriden gelen erkek, otobüs dura- ğında kendi saatini göstererek birey- ler söyledi Kız, önce başıyla hayır işareti yaptı, sonra Bahçelievler isti- kametinde yürümeğe başladılar. Bir süre sonra erkek kızın elini tuttu. Kız yürüdüler. Buradaki re durdular. Bahçelievlere giden tro- leybüse kız bindi ve gitti. Ayrılırken el sıkıştılar. Bu sırada saat 21.30'a yaklaşmış- tı. Erkek, durağın karşısındaki bilâr- dolu kahveye girdi. Bilardo masası- Bu sırada kahvede bulunan bazı gençlerle selâmlaştı. Acaba kız mı onu anlıyamamıştı. yoksa o mu kızı anlıyamıyordu? Şart olan aşktır! ota Doğu (Üniversitesinden (| bir gençkız, anketin arkasına şu söz- leri yazdı: "Bir insan severek flört ettiği za- man, flörtün en ileri derecesine gitse bile, o insan bence ahlâksız sayılmaz. AKİS/29