DIŞ GEZİLER Dikkati çeken hususlardan, biri de budur: İsrailde toprağa bağlı köylüler ve toprakta çalışan işçiler ayrı hayat şartları içinde yaşamaktadırlar. Evle- ri bile ayrı biçimdedir. Ama İsrailde istismar, ağalık, yarıcılık gibi müesse seler yoktur. Zira moşavın gelirlerini Köy İdaresitanzim etmektedir. Geva Karmel 1949 da kurulmuştur. Yani İsrallin devlet olarak kurulma- sından tam bir yıl sonra Buna rağ- men büyük bir gelişme (göstermiştir. Bunu bir köylü şöyle izah etti: — Biz buraya geldiğimizde bura- ları çöldü. Devlet bize bu bölgeyi, Ya hudi Ajansı ise gerekli imkanı verdi. Biz de çalıştık ve gördüğünüz moşavı kurduk. Şimdi bizden sonra gelecekler daha iyi şartlar içinde yaşayacaklar". Hakikat de budur. Geva Karmelde her evde buzdolabı, gazla çalışan fırın, gömme banyo, su, elektrik vardır. Çöldeki mucizenin sırrı, insan eme gi üzerine bina edilmiştir. Devlet, top rak mülkiyetine bile müsaade etmedi ği halde, İsrailde güleç yüzlü insan- lar hergün sabahtan akşama kadar ça lışmakta ve hiç değilse yılda asgari 5-6 bin İsrail lirası kazanmaktadır. E- limelah Moşe bu konuda şöyle dedi: — Bu, asgari kazançtır. Eğer bir köylü bunu sağlayamazsa biz evvelâ kendisine yardıma koşarız. Olur a, bel ki hastadır, belki gücü (o yetmiyordur. Ama tembelliği belli olunca Köy İda- re Kurulu karar alır ve onu başka sa- haya iter Burada, ancak çalışanlara ekmek vardır. Üstelik, herkesin çiftçi olması da şart değildir." Sembolik olarak yılda 20 kuruşa kiralanan topraktan alınan ürün ge- ne Köy İdaresine bağlı tâli komiteler eliyle (kooperatiflere (ogönderilmekte- dir. Yani çiftçi istihsali yaptıktan son- ra malına pazar aramakla uğraşma- maktadır. Bu işi yapan tali komiteler en geç bir hafta içinde çiftçiye para- sını takdim etmektedirler. Kredi problemi İ srailde kredi müessesesi de bir baş- ka manzara arzetmektedir. Her muhacir, İsraile adımını atar atmaz, kendisine Yahudi Ajansı (tarafından 12-13 bin İsrail lirası kredi verilmek- tedir. Muhacir bu krediyi almakta, bölgesine yollanmaktadır Bu, onun yer leşme masrafları karşılığıdır. Bundan sonra devlet işe el atmaktadır o Gaye evvela fertlerin, sonra da moşavların gelişmesi olduğuna göre, üç tip kredi çalışmağa başlar: a) Ölü krediler: Bu krediler 40 yıl sürelidir İlk 10 yıl hiç para ödenmez. Krediye muhatap, köylünün kendisi- AKİS/20 Yurdoğlu ve türk gazetecileri King David otelinde Öğrenmek için... dir. b) Banka Kredileri: Bu krediler tercihan işçi ve köy bankalarından a- lınır. 26 3-4 den 9 9 a kadar faizlidir. Bu krediler daha ziyade toprağı büyüt mek ve sosyal şartları iyi hale getir- mek için talep edilir. Muhatabı O ise Köy idare Kurullarıdır. Yani, mo- şavın kendisidir. c) Son kredi şekli ise, günlük kre dilerdir. Şahıslar, evvelce hazırlanmış plâna göre kredi talep ederler. Kredi gene köye verilir. Köyün hazırladığı plân ile Devletin (o hazırladığı o plân, mutabakat halinde olduğundan, hiç ak sama olmaz. Kredi, mahallinde kulla nılır. Zaten İsrailde Devlet Plânı ha- zırlanmazdan evvel köy plânlaması yapılır ve büyük çapta plân (bundan sonra hazırlanır. Moşav tipi köylerin vergi problemi ise şöyle halledilmiştir: Her yıl sonun da İdare Kurulu bütçesini yapmakta ve Genel Kurula tasdik oettirmekte- dir. Bu bütçeye göre köyün geliri belli olmuştur Bu, devletin vergi matrahı- na göre vergiye tâbi olur, Ancak ilk beş yıl köylü vergiden muaf tutulmak tadır. Atatürk sevgisi limelah Moşe, türk BERE lerine bir sürprizi olduğunu söyledi sözlerini bağladı. Hep birlikte kalkıldı ve otomobille iki kilometre mesafede bir ormana gidildi. Otomobilden inilir inilmez. Elimelah Moşe, bir taş anıtın önünde durdu Taşın üzerine bir mer mer konulmuş ve üzerine türkçe "Ata türk Ormanı" İbaresi kazılmıştı. Eli melah Moşe, heyecandan yaşarmış gözlerini önüne indirerek şöyle dedi : — Şim mdi sizden, büyük kurtarıcı- mız, aziz Atatürkün mânevi huzurun da bir dakikalık bir sükütta bulunma nızı rica ediyorum İhtiram sükütunu müteakip tekrar konuştu : "— Bu ormanı biz Türkiyeden ge- len yahudiler yaptık. Bu orman tam 12 yılda bu hale geldi. Her gelen türke bir ağaç diktirmek gibi bir de âdeti- miz Var. Çölün orta yerinde, sarp kayalık- lara kadar uzanan gepgeniş bir arazi yemyeşil çam ağaçlarıyla süslenmişti. Ormanın başlangıcında yeni ( dikilmiş fidanlar bulunmaktaydı. Elimelah Mo- şe, bu yeni fidanların Dr. Yurdoğlu ta rafından dikildiğini söyledi ve bir ta- savvurlarından bahsetti: — Şim mdi büyük bir arzumuz var, Allah izin verirse onu da gerçekleştire- ceğiz Bu arzumuz, bu ormanın orta sına aziz Atatürkün bir heykelini dik mektir. Ama ne var ki, buradaki ti- caniler de Türkiyedeki ticanilerden farklı değil! Fakat çalışacağız ve bu arzumuzu da gerçekleştireceğiz" İsrailde hiç insan heykeli yoktur. Zira Musevi dini heykel dikmeği men etmektedir. Nitekim, mevcut bütün heykeller abstredir. Geva Karmel yöneticileri, gazete - cileri (o yarı yola kadar geçirdiler ve iş- lerinin başına döndüler. Tek bir arzu- ları vardı: Türkiyeden haber alabil-