hunü korumakla vazifeli olanlar odü- şünsün Papandreu sallantıda Yunan Başbakanı son günlerde bütün akli (oOmelekelerini o serinkanlılıkla ve sükünetle kullanamamakla itham edilmektedir. Kimse ile görüşmemekte, randevu kabul etmemekte, halk ile te- mastan kaçınmaktadır. Gerçi yanında gürültücü bir ekalliyet vardır ve bun- lar sokak gösterileri organize etmek tedirler. Ama, tıpkı muhalefetinin ilk günlerinde olduğu gibi, bu toplantıla- rın unsurlarını komünistler temin et- mektedirler. Komünist omahkümların affı Papandreuya karşı Ordudaki so- gukluğu arttırmış, buna mukabil Oko- münistleri sevindirmiştir. Zaten (Yu- Papandreu o tarafa onlar tarafından itilmektedir. Kendi partisi içinde muhalif grup- lar kuvvetlenmeğe başlamıştır. o Yu- nan siyasi çevrelerinde yeni bir o se- çimden henüz bahsedilmemektedir a- ma, hiç değilse Papandreunun kendi partisi içinde bertaraf edilmesi (o bek- lenmektedir. Bir maceraya ise İDEA 'nın ve General Dovasın Krallığın selâmeti müdahale etmesi sürpriz olmayacaktır. Yunanlıları okorkutan bir büyük mesele de İstanbuldaki rumlar mese- lesidir. Her biri siyasi nüfuza (o sahip pek çok yunanlının Türkiye ( içindeki işlerinin bozulması yunanlılara paha- lıya mal olmaktadır. - Muhalefet ise bunu belirtmekte ve bilhassa yetkili ağızlar Hükümetin bu tutumunu basi- retsizlikle tavsif etmektedirler. Ge- çen haftanın sonunda Atinadan Ro- dosa geçen muhalefet liderlerinden Pe pinelis, bir türk dostuna şöyle demiş- tir : — Papandreuyu yunanlılar o bir tuttuğu Meseleyi bir haline götür- için suçlayacaklardır. türk - yunan meselesi mekte hiç fayda yoktu." Çok kimse ise türk hükümetinin başında İsmet İnönünün bulunmasını bir şans, yunan - türk münasebetleri için bir avantaj telâkki etmekte, bu konuda şöyle demektedirler : "— Eğer türklerin de başında bi- zimki gibi biri bulunsaydı, halimiz ne olurdu! Bunca yıl dost yaşamış iki millet biribirine girerdi. Bundan zarar lı çıkacak olan da, menfaatleri oger- çekte ayni olan türk ve yunan halkı olacaktı. Bereket İnönü bir Papand- reu değildir." Bu görüş sadece muhalefetin değil, sokaktaki adamın görüşüdür. Patrikhane meselesi Yyounanlı muhafazakârın anlayamadı - ğı, türk hükümetinin Patrikhaneye karşı güttüğünü sandığı politikadır. Bu nun sebebi de, hiç bir yetkili ağızın yunan basınına bu konuda bir açıkla- ma yapmamış olmasıdır. Atina Türk Haberler (Bürosunun bu konuda hazırladığı bir bildiri An- karadan henüz haber çıkmadığı için basına intikal ettirilememekte ve türk hükümetinin haklı bir davranışı oyu- DÜNYADA OLUP BİTENLER inanmaktadır. Yunanistan olaylara gebe bir ülke halindedir. Batı-Doğu Gürültülü bir bayram 1 Mayıs bayramının adı bazı ülke- lerde bahar, Oo bazılarında da işçi bayramıdır. Geride bıraktığımız haf- ta sonunda kutlanan 1 Mayısı, Mosko- vada gene tantanalı bir geçitresmi karşıladı. Kızıl Meydanda toplanan on binlerce insan, önce en yeni silâh- larla donatılmış, piyadelerin, sonra bindirilmiş birliklerin, onun arkasın- dan tankların, hepsinin peşinden de Atinanın bir meydanı Turist bekliyor nan umumi efkarına intikal ettirile- memektedir. Bu sebepledir ki Patrik- haneye karşı olan tutumumuzu, Pa- pandreu kendi basınında ve dünyada bir din düşmanlığı olarak istismara devam etmektedir. Netice olarak söylenebilecek (oo şu- dur: Yunan umumi efkârı Papandreu nun takip ettiği politika karşısında ne yapacağını şaşırmış vaziyettedir. Tür- kiye ile olan münasebetlerin o bozul- ması Yunan hükümetinin bu yılki büt- çesini büyük açıkla kapatmasına o se- bep olacaktır. Bu iktisadi sıkıntıyı her (o yunanlı şimdiden hissetmekte ve Papandreuya artık dur demenin zamanı geldiğine çeşitli roketlerin geçtiğini gördüler. omünist Partisi ileri gelen- leri, bu arada Başbakan Krutçef bu geçitresmini büyük bir dikkat ve cid- diyetle izlediler. Kızıl Meydana bakan Lenin mozolesinin balkonunda, elin- de şapkası, Sovyet askerlerini selâm- layan Krutçefin yanında Cezayir Baş- bakanı Bin Bella da vardı. Bin Bel- la, bir hafta kadar sürecek bir ziya- ret yapmak üzere Moskovaya gelmiş- ti. Cezayir in sosyalist devletlerle ya- kın bağlar kurmak peşinde olan genç Başbakanı, Sovyet savaş gücünün bu her zaman yapılamayacak türden o- lan gösterisini güler yüzle seyretti. Eğer lMayıs günü Moskovada ya- AKİS/25