CEMİYET Halis Öztürk, sakıt milletvekilleri- nin en tok sözlülerinden... Her gün bir hikâyesi anlatılıyor... Hikâ- yelerinin bir samimi, bir insani tara- fı var. Vaktiyle, para sarfetmemek için Avrupaya seyahate gitmezmiş. Arka- daşları vızır vızır gider gelir, ağzının suyunu akıtırlarmış. Birgün bakmış ki, 4-5 bin lira karşılığı döviz alan nem vızır vızır gidiyor, hem vızır vi- zır geliyor, hem vızır vızır eğleniyor, hem de dönüşte,kalan dövizleri vı- zır vızır bozduruyor. "O şekil" boz- duruş neticesi cebine de birkaç bin li- ra atıyor üstelik. Nihayet o da "havalanmış"... Git- miş gelmiş, atlamış zıplamış, boz- durmuş kârlanmış ve yarı memnun. yarı şaşkın, şu itirafta bulunmuş ya- kın dostların "— Buiş, esiiyalılgan iyi... Üç eşkiya bir kişiyi soyar, o bir kişinin varım yoğunu paylaşırlar. 3 altun sa- na, 3 altun bana diye... Üstelik hayat- larını da tehlikeye atarlar eşkiyalar. Bu hem daha karlı, hem tehlikesiz eş- kiyalıktan"... 5 em daha kârlı, hem daha tehlikesiz eşkiyalıktan, başlan- gıçta... "Nedim Ökmen Kayseride Kurandan parçalar tercüme etmekle meş- gul... Bazı parçalar için de bestekâr arkadaşlarına başvurmuş, beste ya- ratsınlar diye... Bahadır Dülger ter- cümeler sıralamakla günlerini doldu- ruyormuş... Fransızlar, "Felâket bazen işe Nedim Ökmen Son pişmanlık 286 yarar" derler... Derler amma, ne fe- lâket kimsenin başına dolansın ne işe yarasın... Kitapsızları "kitabi" ol- mağa sürükliyen felâket bile!... Suat Hayri Ürgüplü halinden son derece memnun. Bir liderlik hava- sı var kendisinde... Çalışanlar Partisinin kendisine bu hususta teklif yaptığı, kendisinin de teklifi müspet karşıladığı söyle- niyor.. Yalnız, söylentiyi çıkaranlar öyle kişiler ki, menfi de karşılasa, müspet zannedebilirler... Liderlik havasını sürdürdüğünün bazı belirtileri de var. Tarafsız bir gözle bakıldığında... İlişiği olmaması gereken yerlere fazla girip çıkıyor... Çalışma Meclisinde bile' boy gösterip -sıkı durun!- "sosyal adalet" üzerine nutuklar çekti. İstanbula sid, gene işçi sendi- kalarının bir toplantısını o "şereflen- dirdi"... Şöyle, "sosyalizmi orta ka- rar olan bir a lideri oolsam" der bir tutumu Olsun... Neyi, eksik? Saçlarının beyazlan var, gözlerinin tatlı kesta- ne bakışı var. Boyu posu yerinde. Ne- yi eksik, neyi fazla, lider olmamak için?... Nuri Beşer, kâğıt rengindeydi Mec- liste. Sık sık, dinleyicilerin yığılı oldukları localara bakıyordu. Köşeye sıkıştırılmış bir hali vardı... A. P. li- lerde bir nevi yerleşmemiş yılgınlık, C.H. P. lilerde de bir nevi arslanlaş- ma vardı... Eski Altındağ kaymaka- mı İhsan Kabadayı, Beşer konuştuk- ça; küfrediyordu. o Solgunluğuna rağ- men, Nuri Beşer sözlerine sahipti. gü larının telkinlerinin tesiri vardı. Birden hamaset destanları oku- mağa başladı: "— Soyu Kılıçarslana ben.." Gazeteciler locasında, bir gazete- ci dövündü : dayanan yvâh! Nuri Beşer şimdi Anadoluya sahip çıkmağa kalka- cak..." Henüz sahip çıkmadı!... İstanbulda oOTabir hanında bürosu olan bir avukat eski hariciyeliler- den-, bir notere gidiyor. Noter Cihad Babandan evvel Basın - Yayın ve Turizm vekilliği yapmış bir zat... Avukatın derdi ufak : Bir imza tas- diki... Noterin kâtipleri : — Yapamayız. Noter beyin em- ri diyorlar. Suat Hayrı Ürgüplü Liderlik yolunda Avukat, noterin bölmesine geçi- yor ve sebep soruyor. Vekil - Noter tekrarlıyor : — Yapamayız! Adliye Vekale- tinin tamimi var, imza tasdiki yapıl- maması için..." Avukat, işini bir komşu notere gördürüyor.'Sonra merak edip, ayni yere' dönüyor : ” urabilir miyim?" diye izin Mi lil - noterden. Vekil - noter: Oturun" cevabını veriyor. yaka : "—Böyle bir tamimi yokmuş Vekâletin. Te başka bir meslektaşı- nız işimi yaptı" diyor ve muzafferâne bin eda ile elindeki kâğıdı sallıyor... Karşısındaki avaz avaz bağırı- yor: "— Kalk bir kere! Sen benim arkadaşım mısın ki yanımda oturu- yorsun ?" Avukat cevap veriyor — Burası arkadaş kabul yeri mi?" "— Ben Vekilim Vekil!.. Bir Ve- kile nasıl bu şekilde hitabedebilirsin?" Ve konuşma bu minval üzere de- vam ediyor... Herhalde noterlik ayrı bir mes- lek, Vekillik ayrı... Belki ayni ihsan çok fantezili bir noter ve çok "durul- muş" bir Vekil olabilir. Fakat, merak bu ya, neden bir noter imza tasdikine yanaşmaz? Yeni moda bir fobi mi- bu?... TÜRKOFİS Tel : 119022 AKİS — 83 AKİS, 19 ŞUBAT 1962