31 Temmuz 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

31 Temmuz 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kadın Gözüyle Üç Büyük Dert Jale CANDAN ape şu son üç sene içinde bir hayli inkişaf etmiş. Yollan, yeni in- şaatları ile âdeta büyük şehir manzarasını almış. İnsanın gururunu okşuyor. Hele akşamlan Çankaya görülecek bir alem. Halk, Boğaziçin- de Emirgân sefasına gider gibi tepeye çıkıyor. Otomobiller, kamyonlar sıralanmış... Gelsin kahveler, gazozlar, gelsin çiftlik dondurmaları, kâat helvaları... Çankaya tepesinden görülen şey, pırıl pırıl bir Ankaradır, Bir Mustafa Kemalin, bir inancın yarattığı, var ettiği şehir. Tarihi kale- si, yeni Meclis binası, Anıt Kabiri, fabrika bacaları, dağları tepeleriyle, bayrağıyla taze ruhu ile Ankaranın Çankayadan görünüşü insana haki- katen heyecan veriyor. Gençler, güzel Ankaranın taşına toprağına sere- nad yapıyorlar. at Ankaranın manzarasını bozan ve şu sıcak günlerde Ankara- nın tadım kaçıran üç şey var: Karasinek, kara çarşaf, ve dilenci... Karasinek diyoruz ama, bu hayvancağız neslini bir hayli güzelleştir- miş. Kimisi ince, uzun, kimisi balık etinde, toparlak. Kimisinin vücudun- da siyah çizgiler var, kimisi uçtukça yeşil hareler gözüküyor, kanatları naylon tul gibi şeffaf. Kimisi bariton, kimisi soprano. Karasinek aynı zamanda milletlerarası bir yaratıktır. Ona meselâ Amerikada mebzulen rastlarsınız. Fakat oralarda insanoğlu 6a kuvvetli varlığa karşı bir ta- kım pasif korunma tedbirleri bulmuştur. Onu imha edemez ama, kendini korur. Telsiz tek pencere, hattâ kapı yoktur. Bir ev yapılırken camı na- sıl düşünülürse, aynı şekilde teli düşünülür. Çöp kutuları dalma kapak- lıdır. Halk, çöpünü temiz bir şekilde kese kâğıtları içinde atar. Kısaca- sı, karasineği yaşama sahasından uzak tutar. Bana öyle geliyor ki, mem- leketi saran karasineklere karşı hiç olmazsa pasif korunma tedbirleri al- mak zamanı gelmiştir. Ankarada çöp kutuları hemen hemen hep kapak- sızdır. İşe buradan başlamalı. Belediyenin bilhassa kavun, karpuz mevsi- minde bu işi çok sıkı tatması, bu hususta bir yasak, bir talimatname varsa, bunu halka duyurmak için biraz gayret sarfetmesi lâzımdır. Za- ten umumiyetle bizde halk ile Belediye arasındaki rabıta çok zayıftır. Belki de bu irtibatsızlık il rize yardımcı olamayız. Ya- saklardan ekseri haberimiz bile olm Karasinek bana her nedense başka bir derdimizi, kara çarşafı hatır- latıyor. İnkılâptan sonra miktarda azalma olduğu hissediliyor ama, ka- raçarşaf bugün hâlâ memlekette barınıyor ve temsil ettiği zihniyetin cüretkâr bir sembolü olarak içimizde dolaşıp duruyor. Bence buna pasif korunma» yok eğitim, yok telkin, yok gözdağı verme siyaseti fayda et- mez. Seçimlerden sonra yeni Meclisin bunu kanunla halletmesi lazımdır ama, öyle zannediyorum ki siyaset adamları bunu ancak kuvvetli bir ka- dın topluluğunun tazyiki altında yapabilirler. Bu topluluk ise bizde yok. Ataturkün İnkılâplar babında Mae bıraktığı biricik meseleyi biz bunca yıldan beri, kadın olarak de alıp halledemedik. Halbuki birçok memle- ketlerde kadınlar bütün haklarını kendileri teker teker kazanmış durum- dadırlar. Başkentin bence affedilmez, bir kusuru da dilencileridir. Bunlar so- kaklarda pek icra-i sanat edemezlerse de, bilhassa pazar kurulan semt- lerde, pazar kurulan günlerde şebeke halinde faaliyete geçer ve kapı ka- pı dolaşırlar. Kapınızı açmazsanız, alacaklı gibi sopa ile vurur, size onu zorla açtırtırlar. Ekserisi ihtiyardır, sakattır, acıklı haldedir. Yardım- larımızı hayır müesseselerine yapıp, bu gibi faydasız acuna hislerinden, uzak durmamız meseleyi kolaylıkla halleder. Yol ve bina bir şehri ne ka- dar güzelleştirirse, dilenci, pislik, geri bir zihniyet te o derece çirkinleş- tirir. Bunlardan, hiç olmazsa başkenti kurtaralım. AKİS, 31 TEMMUZ 1961 nal bir yenilik, spor gep ve role. ri süsleyen muazzam yün pompon- lardır. Vücuda yapışık, renkli, "kalın çoraplar da artık spor kıyafetlerin m renkli garp giyinebilecek- r ve bu onun şıklığını bozmıyacak- tar, Moda bakunımustur. Büyüklerin fantezisi yo sağ ve solu aynı olan ayakkabıları son derece rahattır divenine gelince bu. bir hayli ekono- mik olacaktır. Tek eldiven alacaksı- nız, ona ilâve edeceğiniz parçalarla kısa, orta veya uzun boylu eldiven o- larak ve yerine göre giyineceksiniz. Yalnız şimdilik böyle Üç parçalı bir eldiven alabilmek için üç eldiven pa- rası vermek lâzımdır. İtalyanın meşhur oyağmurlukları bu sene hakikaten göz kamaştırıcı bir manzara ile karşımıza çıkmakta- dır. Bunlarla hiçbir memleket reka- yağmurlukların biçimleri çok düz ve dar görünüşlüdür. Ekse- riyet truakar olup, vücudu sarmak- ta ve bir kuşakla hafifçe, sıkılarak vücuda oturtulmaktadır. Şık giyimli gençler Modanın marifeti 31

Bu sayıdan diğer sayfalar: