YURTTA OLUP BİTENLER temel Hedefler (o Beyannamesi adını taşıyacak 1961 Oo Seçimleri beyanna- mesinde her şeyden çok iktisadi ko- nular üzerinde durulacak ve C.H.P nin iktisat politikasının ne olacağı husunda seçmene o şimdiden bilgi verilecektir. C.H.P. İlk Hedefler Be- yannamesindekl rejimle alâkalı he- deflere Anayasa ile varıldığına inan- maktadır. Bitirdiğimiz haftanın so- nunda bir C.H.P. ileri geleni, partile- rinin başarı miyarının iktisadi saha- dakidavranışları olacağını ifadeden çekinmedi. C.H.P. iktidarı iyi bir ik- tisadi düzen kurduğu takdirde bütün düzensizliklerin daha kolay halledi- leceği yolunda partide ,köklü bir inançvardırvebu inanç gittikçe ya- nılmaktadır. O yüzdendir ki diğer partilerin kendi aralarında veya res- mi otoritelerle giriştikleri polemikle- re C.H.P., bilhassa lider takımı iti- bariyle katılmama kararındadır ve İnönü konuşmasında bu hususi, ta- raftarlarına bir defa daha hatırlata- caktır. Referandum neticelerini ken- di kuvvetinin bir aynası sayan C.H P.nin lider takımı, güven duygula- rını tazelemiş olarak kısır çekişme- lerin üstüne çıkmaya hazırlanmakta ve vatandaşı o sahadaki tartışma- lardan uzaklaşmaya davet etmekte- dir. Bu yüzdendir ki seçim gününe kadar İnönünün demeçlerinde hiç kimseye tektariz cümlesi bulunma- yacak. Genel Başkan mazi ve hal üzerinde değil, istikbal üzerinde du- racaktırki o sözler C.H.P. iktidarını onların bağlayacak sözler olacaktır. C.H.P. bu seviyeli seçim kampan- yası için her şeyden çok genç ele- alanlarına güvenmektedir. Gençlik kurultayına verilen önem de bu yüz- dendir. Gençler, seçimlere .kadar durdun dört bir tarafına dağılacak - lar ve partilerinin tutumu hakkında tenvir etmeye çalışa- Böyle bir faaliyet, Refe- randum sırasında İstanbulda yapıl- mış ve bilinen parlak netice alınmış- tır. Bu, C.H.P. ye, vatandaşın şuu- runa ve sağduyusvna güvenilebilece- yolurdaki inancını tazelemek fır- satını yermiştir. Hakikaten, bitirdi gimiz hafta içinde Referandumun Genel Merkezde incelenen neticeler aynı hususu göstermektedir. C.H.P nerede çok iyi ve bilhassa gençlerden faydalanarak çalışmışsa, oralarda gibi bölgenin hususiyetleri ve ikti sadidurumu gözönünde tutulmak suretiyle, en iyi neticeleri almıştır. Hükümet Lâcivert elbiseli dam, 14 uzunca boylu a- siyah Mercedes otomobil- Ekrem Tüzemen Sonu gelmeyen bekleyiş den ağır ağır indi ve sıcaktan bunal- mışlara has hareketlerle Başbakanlı- ğın geniş merdivenlerini tırmanma- ga başladı. Elinde kahverengi, fer- muarlı bir çanta vardı. Çantayı sal- laya sallaya kapıdan içeri girdi. Gi- rerken "hazırol" vaziyetine (o geçen ir selâmına çantasıyla mukabele etti. Hâdise, di m harta- nın ortalarında, cuma. günü, saatle- rin 14.5$5'i gösterdiği Ya cere- yan ediyordu. o Devlet ve Hükümet Başkanı Cemal Gürsel bir gün evvel İzmirden dönmüş ve daha otomobil- deyken ertesi gün Bakanlar Kurulu- nun toplanması için talimat vermiş- ti. İçişleri Bakanı Nasır Zeytinoğlu, sıcaktan bunalmış bir halde, Başka- nın dâvetine icabet ediyordu. Kendi- si, toplantıya en son gelen üç Bakan- dan ilkiydi. (Birkaç dakika sonra Tahtakılıç geldi. Onu takiben de U- laştırma Bakanı Orhan Mersinli, bü- yük kapıdan girdi. O gün akdedilen toplantıya ilk gelen Bakan Fahri Özdilek oldu Kurdaş ve Sarper de erkenciler an - gındaydılar. Hemen arkalarından ge- len Gümrük ve Tekel Bakanı Feth Aşkın, gündem hakkında gazetecile- rin sorularını şöyle cevaplandırdı: "— Ben de sizin kadar biliyo- rum-" Sonra konuşma şu şekilde devam etti: Ama çıktıktan sonra bizden azla bileceksiniz. " — bir Bakanla gazeteci ara- sında O lr fark olsun Aşkını, kabinenin General Bakan- - Nasır Zeytinoğlu Sivil larından Sıtkı Ulay takip etti. giyinmiş olan Ulay, her zamanki te- bessümüyle: — Cemal Paşa istemiş.. Herhal- de bulunmadığı günlerde neler olup bittiğini konuşacağız. Belirli bir şey yok" dedi Haftanın ortalarındaki o gün baş- kentin yakıcı sıcağı, duvarları tahta kaplı, soğuk hava tertibatlı toplan- tı salonuna gerçi pek tesir etmiyor- du ama, gene de, toplantıdan çıkan- ların terlemiş oldukları görülüyor- du. Bakanlar Kurulunun bu toplan- tısı haftanın üçüncü ve son toplantısı oldu. Konu, dış meselelerle ekonomik meselelerdi. Bu bakımdan toplantıya Devlet Plânlama Dairesi Oo Başkanı Şinasi Orel de davet edilmişti. Saat 19.10 sıralarında dağılan Baksınlar Kurulundan ilk çıkan Fethi Aşkındı. Aşkın fazla birşey söyleme- di. Sâdece, Ulayın izahat vereceğini belirtti. Tosun, Gökdoğan ve Üner de aynı şeyleri tekrarladılar. Göre- vine başlamış olan Sarper biraz daha geniş aldı, toplantıda Berlin mesele- sinin görüşüldüğünü fısıldadı. Daha sonra çıkan Kurdaş "— Çocuklar, bu vazgeçin, bo yoruluyorsunuz" diye basın mensuplarına takıldı. mayın izahatı pak kısaydı. Top- lantıda dış yardımların o kullanılış tarzı, borçların ödenmesiyle | ilgili konular tartışılmıştı. Toplantıya her nedense Gürsel gelmemiş, Özdilek başkanlık etmişti. itiyadınızdan Haftanın içinde hükümet kelime- sinin siyasi kuliste sık sık tekrarlan- masına, Bakanlar Marulunun toplan- AKİS, 31 TEMMUZ 1961