leşti. Öğretime DE. 1950 - 51 yılından itibaren Derlet Konservatuvan Bale bölümü olarak başlandı. Miss New- ton da okulla beraber Ankaraya gel- misti, ama o ders yılı sonunda İn- giltereye döndü. Bele bölümünün çalışmalarını 1981 - 52 ders yılından itibaren, gene İngiltereden davet edilen, Miss Apple- yard yürüttü. Onun ayrılması üze- rine de, 1954 - 55 ders yılından iti- baren, Bele bölümünün başına Miss Molly Lake ile Mr. Travis Kemp ge- tirildiler. Bugün de bale öğrencileri- mizi bu değerli uzmanlar oyetiştir- mektedirler. Bale- sanatına (omemleketimizde duyulan sevgi ve yakın ilgiyi gös- termesi bakımından, Bale bölümü Devlet Konservatuvan bünyesi içine alındığından beri Baleye alınmış öğ- renci ve mezun sayısına bir göz at- mak faydalıdır. On yıllık istatistiğe göre 1950 den 1960 a kadar Bale bö- lümüne giren öğrencilerin sayısı her yıl artmıştır. Mesela 1950-51 ders yılında 13'ü kız, 51 erkek olmak üze- re 18 öğrenciden ibaret mevcut, 1954 -55 ders yılında 35'i kız, 16'sı erkek olmak üzere 5l'e; 1959-60 ders yı- lında ise 66'sı kız, 25'i erkek olmak üzere 9l'e yükselmiştir. Bale bölümü ilk mezunlarını 1956 - 57 ders yılı sonunda vermiştir. Bunların sayısı 5'i kız, 11 erkek ol- mak üzere 6'dır. 1957 - 58 devresinde S, 1958-59 devresinde 5, 1959-60 devresinde de 13 bale sanatkârı me- zun olmuştur. Bu hesaba göre Bale bölümü mezunlarının sayısı şimdilik 27 sanatkârdan ibarettir. Bunlara bu yılkmezun olmaları beklenen 4 son sınıf öğrencisi de ilâve edilirse, ye- kün 31'i bulacaktır. Görülüyor ki onüç yıllık devamlı gayretlere, çetin çalışmalara rağmen elde edilen netice kemiyet bakımın- dan doyurucu değilse de, keyfiyet ba- bir merhaleye ulaşıldığı düşünülürse- föğüs kabartıcıdır. Bu neticeyi, her iki bakımdan, dikkate alarak Bale çalışmalarım daha verimli bir hale getirmek için Milli Eğitim bakanlığı Devlet Konservatuvanna bütün im- kanları sağlamalıdır. On yıllık MÜH Eğitim planları üzerinde çalışıldığı şu günlerde gerek Konservatuvarda ki Bale öğretimi, gerek Devlet Ti- yatrosu bünyesi içindeki Devlet Ba- lesi çalışmaları üzerinde ehemmiyet- le durulması, bu öğretime ve çalış- malara hızlı bir gelişme okazandıra- cak tedbirlerin alınması çok yerinde olacaktır. 32 TİYATRO Ankara Masalı piyes Devlet Tiyatrosunun Yenişehirde bu mevsim başı açtığı Yeni Ti- yatroda ikinci tur piyeslerin en en- teresanlarından biri oynanmaktadır: Terence Rattigan'ın "Ayrı Masaları. Ankaralı seyirciler bu (tanınmış İngiliz yazarını daha önce, 1953 de Küçük Tiyatroda sahneye konulmuş olan "Derin Mavi Deniz" piyesiyle tanırlar. "Ayrı Masalar" ikiz konulu, ikiz yapık bir piyestir. Bu yüzden de * i- kiz piyes" halinde yazılmıştır, ki bunlardan biri, tek başına da oy- nansa seyirci tam bir eser görmüş olmanın intibaı ile tiyatrodan ayrı- labilir. Ama Londradaki ilk temsilin- den itibaren eserin "ikiz"liğine halel vermeden, iki ayrı bölüm halinde oy- nanması dâima tercih edilmiştir. İnsan, gene insan... "Derin Mavi Deniz" de olduğu gibi "Ayrı Masalar" da da Terence Rattigan'ı ilgilendiren asıl mesele çe- şitli ruh halleri, eğilimleri, tutkuları ve kompleksleriyle insandır. Bu sefer konu olarak, İngilterenin hemen her tarafında olduğu gibi, hayatlarını o- tellerde, özel pansiyonlarda geçiren, hattâ tamamlayan, insanların iç dün- yasını ele almıştır: Vaka Beauregard özel otelinde geçer. Burasının devam- lu müşterileri arasında yaşlı dul ha- nımlar, emekliye ayrılmış erkekler, genç çiftler, hayata küsmüş orta yaşlı insanlar vardır. İkiz piyeslerin ikisi de aynı pansiyonda, aynı insanlar a- Birincisinde, "Pence- renin yanındaki masa" da yazar, ga- zeteci, eski politikacı, sevdiği fakat geçinemediği (o karısından ayrılmış, kendini içkiye vermiş, onu hâlâ da u- nutamamış olan Mr. Malcolm ile yıl- larca sonra küllenmiş ateşi körükle- meye gelen eski karısı Mm Shank- land'ın bu arada kendisini ümitsiz bir aşkla seven pansiyonun müdiresi Miss Cooper'in dramım işlemiştir. İkinci- sinde, 'Yedi numaralı masa" da da, kalıplaşmış geleneklere, katı ahlâk telâkkilerine bağlı ve son derece mü- tehakkim bir kadın olan dul Mrs. Railton-Bel'in hassas, ürkek ve ma- riz yaşlı oOkızı Sybil ile birtakım komplekslerin tesiri altında kendisini olduğundan da kötü tanıtan Pol- lock'un dramını, bu iki ruh hastasını birleştiren duygulan ele almıştır. Fa- kat Terence Rattigan, ustaca bir teknik içinde, iki o“"masa"nın açıklı hikâyesini de "happy-end" le bitiri- "Ayrı Masalar'ın bütün özelliği, her iki bölümdeki o başrollerin, ka- rakter bakımından biribirine taban tabana zıt başlıca dört rolün aynı sanatçılar tarafından oynanmasında- dır. Yâni 1. bölümdeki Mr. Maloolm- Mrs. Shankland çifti ile 2. bölümdeki Binbaşı Pollock- Sybil çiftini -sine- mada iki bölüm birleştirilmiş ve rol- ler ayrı. artistlere verilmiş olmasına rağmen- sahnede daima aynı sanat- çılar canlandırmışlardır. Bu bakım- dan "Ayrı Masalar"ın, bir kadın bir erkek komedyene, aynı gecede ayrı ayrı karakter rolü oynamak gibi bü- yük bir avantaj sağlayan, "altın" pl" yeslerden olduğu söylenebilir. Sahnedeki oyun. "Ayrı oOMasalar", çifte kompozisyon rollerinin kusursuz oynanması bir yana, yüzyedüz "İngiliz hava- sının verilebilmesi bakımından da iyi oynanması hayli güç eser- lerdendir. e Eserin havasını overmek bakımından Nihat Aybarsın rejisi muvaffak, hattâ şimdiye kadar yap- tıklarının belki de en iyisidir. Ulrich Damrau'ın dekorları -biraz gösteriş- li, "yaşanmış", 'aşınmış" hissini pek vermeyen b e olmakla beraber-, eşyanın Ve salar'ın tertip ve tanzimi, sanatçıların oyunlarına ha- kim olan ağırbaşlılık, ölçülülük, sade- "sobre" havasım verebiliyor. Oyuna gelince, "Ayrı Masalar" Yeni Tiyatroda kuvvetli bir kadro ile oynanıyor. Çifte kompozisyon rol- lerinden Mr. oMalcolm-Binbaşı Pol- lock'da, uzun Zzamandanberi sahnede görülmeyen Nuri Altınok; Mrs. Shankland-Sybil'de de Muazzez Kur- doğlu, sanat olgunluklarını, tecrübe lerini enine boyuna göstermek fırsa satını buluyorlar. Nuri Altmokun kompozisyonlarında "iç yaşama" da ha kuvvetli duyuluyor, ama .-Binba- şıyı daha güzel canlandırıyor. Mal- colm'un "mustarip entellektüel" tara* fini, "üstün erkek" tarafım pek be lirtmiyor. Muazzez Kurdoğlunun da Sybil'inden çok Mrs. Shankland'ı da- ha başarılı, daha ifadeli... Diğer rollerden Lady Matheson'da Handan Uran, Pansiyonun müdiresi Miss Cooper'de Nermin Sarova, Mrs. Maecham'da Faize Özbolhan kusur- suz tipler çiziyorlar. Mrs. Rail- ton-Bel'e Meliha Ars canlı bir ifade veriyor, ama biraz daha yaşlı görün meye katlanabilse... Genç Stratton- Tanner çiftini Mustafa Yalçınla Ti- jen Par sevimli bir oyunla canlan diriyorlar ve eserin, umumiyetle ka- ramsar, havasına yazana yer yer katmak İstediği taze ve sıhhatli so- luğu rahatça veriyorlar. AKİS, 13 ŞUBAT 1961