S Haberler Bursada sanat gecesi Geçen haftanın başında Bursa Ah- met Vefik Paşa Tiyatrosunda bir "Sanat Gecesi" yapıldı. Bu geceye katılmak üzere Ankaradan Nezihe Meriç, Salâh Birsel, M. Sunullah Arı- soy, Istanbuldan Aziz Nesin, eşi hi- kayeci Meral Çelen, Edip Cansever çağrılmışlardı. istanbuldan çağrılan bâzı sanatçılar - ki bu arada Melih Cevdet, Oktay Akbal, Behçet Neca- tigil v.b.- (o gelememişlerdi. o Ayrıca Bursada Suat Taşerin "Aşk ve Ba- rış" piyesini oynamakta olan Devlet Tiyatrosu sanatçılarından Süreyya Taşer, Gülgün Kutlu, Ejder Akışık, Mithat Demokan, Ertan Savaşçı, Hal- dun Marlalı, Suat Taşer de program- da yer almışlardı. Dr. İbrahim Kut- luk, Çetin Gövez, Arif İkizoğlu da gecenin Bursa ekibini teşkil ediyor- lardı. "Sanat Gecesi", Dr. İbrahim Kutluk tarafından yayınlanan Millet A oldukça pahalıydı. lira, balkon ikibuçuk liraydı. Tiyat- royu ikibuçuk liraya parterden seyre- den Bursalılar için bu ücretlerin yük- sekliğini kabul etmemek imkânsız- dır. Gece, bâzı organizasyon eksiklik- lerine rağmen başarılı oldu. O kadar ki, ertesi günü, gecenin başarısına, bu işi düzenliyenler de epeyce şaş- tılar. Gecenin özelliklerinden biri de sa- natçıların eserlerinden mürekkep bir kitap sergisinin oaçılmasıydı. Dinle- yiciler istedikleri takdirde sanatçıla- ra eserleri imza ettirebileceklerdi. Nezihe Meriç, Aziz Nesin en çok ki- tap imzalıyan sanatçılar oldular. Sa- lâh Birselle Suat Taşer de çok kitap imzalıyanlann o başında geliyorlardı. Arısoyla Cansever kitaplarını medikleri için, onlar daha çok çev- relerine toplanan gençlerle çeşitli konular üzerinde konuştular. Gecenin en çok alkış toplıyan sa- natçıları Aziz Nesin, Suat Taşer ve M. Sunullah Arısoydu En güzel yıkanan adam Ankaralı sanatçılar otobüsden inin- ce ilk iş olarak kendilerine ayrılan otele götürüldüler: Çekirgede oTur- gut Oteli. Otel biraz uzaktı. Sanatçı- ları karşılayan Bursalılar bu otelin ayrılmasının sebebini şöyle açıkladı- lar: — Aziz Nesin bu oteli çok sever de..." Ertesi günü öğle üzeri Aziz Nesin AKİS, 13 ŞUBAT 1961 N AT eşiyle geldi. Geceyi sobasız odalarda üşümek korkusuyla geçiren Ankara- lı sanatçılar, oteli sevme sebebini A- ziz Nesinden sordular. Aziz Nesin ellerini havaya kaldırarak: — Vallahi kardeşim" dedi, "ben oteli değil, bu otelin sahibi beni sevi- yor. Geçen sefer burada kalmıştım. Otel sahibi, 'ben bunca yıllık otelci- yim, binlerce adam otelime gelip git- miş, banyo yapmıştır. Senin kadar güzel yıkanan adam görmedim. Ba- yıldaım. Ne olursun Bursaya gelince başka yerde kalma' dedi." Bursadaki kuvvetli söylentilere göre, yakında Aziz Nesin gibi yıkan- ma modası alıp yürüyecekmiş. Şu var ki, Ankaralı sanatçılar bütün 1s- Mabed dedik te.. Gecenin bilhassa birinci bölümünde bütün misafir sanatçıların dikka- tini çeken bir husus oldu. o Bursalı dinleyicilerin alkıştan korkan bir hâlleri vardı. Gülmekten çekiniyor- lardı. Sıkıntılı bir durum. Aziz Ne- sinin okuduğu hikâyesine kulisteki sanatçılar kahkaha ile gülerlerken, dinleyiciler çoğunlukla susuyorlardı. Bir iki fıkırdama olsa bile hemen ke- siliveriyordu. Misafir sanatçılar oObu işe çok şaştılar. Neden Bursalılar gülme, alkışlama konusunda bu ka- dar çekimserdiler? o İbrahim Kutluk bu sorunun cevabını şöyle verdi: — Efendim, Ahmet Vefik (Paşa Tiyatrosu ilk açıldığında Bursalılara Tiyatronun önemini, nizamım, düze- nini hatırlatmakta fayda umuldu, Tiyatro mâbeddir dendi. O gün bu gündür Tiyatroya giren Bursalılar Aziz Nesin çalışıyor Yakınması caba rarlara rağmen Aziz Nesinden nasıl yıkandığım öğrenemediler. Ben oyuncu değilim Suat Taşerin teklifiyle gecede bir yenilik yapılmıştı. Programın ayrı bir spikeri olmıyacaktı. Her sanatçı çıkacak, kendisini tanıtacak, sonra eserini okuyacaktı. Teklif kabul edil- di. Bursalılara daha alışkındırlar di- ye baş tarafa Devlet Tiyatrosu sa- natçıları alınmıştı. Her çıkan : "Ben Devlet Tiyatrosu sanatçılarından... Şimdi size şunun şu adlı şiirini oku- yacağım" diyor ve şiiri (ookuyordu. Sıra Salâh Birsele gelmişti. Belli et- mek istemiyordu ama heyecanlıydı. Yeni çıkan ünlü "Ases"ini kolunun altına sıkıştırdı, sahnedeki yerini al- dı. Yutkundu. Sonra kendini tanıttı: '— Ben Salâh Birsel. Devlet Ti- yatrosu oyuncusu degilimi" mabede girdik vi sessizliği (o boz- mak istemiyorlar Bereket, programın sonuna doğru Bursalılar açıldılar. o Tiyatro mabe- dinde gerektiğinde gülünebileceğini, beğenilenin O alkışlanabileceğim gös- terdiler. Gönül, umduğuna küser "Sanat Gecesi"ni himayelerine alan Bursanın. sayın Vali Paşasını, misafir sanatçılar tanımak şerefin- den mahrum kaldılar. Vali Paşa, ne geceden önce, ne geceden sonra, bir kere olsun sanatçılarla tanışmak lü- zumunu duydu. Tebrik falan da et- medi. Ama geceyi başından sonuna kadar izledi. Salonun ışıkları söndü- rülmüş olduğu için sanatçılar uzak- tan da olsa, bir sanat gecesini hi- maye etmeyi kabul eden Bursanın Vali Paşasını göremediler. Bunun se- bebini öğrenmek de mümkün olmadı. 27