D A.P. kurucuları vilâyette At, İngiliz değil ama, kısrak arap mellyatı yüzünden vefat' etmişti. Hür. P. den »onra gelen bir şirket ise da- gılmıştı. Demek ' t binada bir kadem- sizlik vardı! Kim ne derse desin, bâ zı kurucular Genel Merkezin başka binada kurulmasını o arzuluyorlardı. Bu bakımdan kaplumbağa kabuğu a- rayanlar, bir de bina aramaktaydılar. Vodvil havası devam ediyordu. Tarihi cumartesi Cumartesi günü vodvile çok (daha eğlenceli sahneler eklendi ve meş- hur İngiliz atının doğumu sıhhi se- beplerden dolayı - bu doğum mecbu- ri doğum olacak veya İngiliz atı do- guramıyacaktır - iki gün daha geri kaldı. Sıhhi sebeplerin başında ma- lâm "herkesi memnun edebilme" hi- kâyesi geliyordu. Yeni Türkiye Par- tisi kurucuları bir takım iş adamla- rını memnun etmektense geniş halk kitlelerini ellerinde tutmayı daha uygun görmüşler ve kurucular anı* sında yeniden bir değişiklik yapmayı uygun bulmuşlardı. Bu defa Adaka- nın başı yeniyordu, meşhur iş adamı korucular arasından çekiliyordu. Ak- si taktirde Cahit Talas, Ertuğrul A- latlı, Hükmet Belbez yeni partide faal rol oynamıyacaklardı. Kurucular lis- tesinden Esat Çağanın ayrılmam bit başka sebepten oldu. M. B. K. ko tenjanından Temsilciler Meclisine gi- ren Çağa cumartesi günü, kendisiyle konuşanlara: " — Benim kalbim tuttu İstanbula gidiyorum. ii anamam bu kadar gürültüye" demiş ve en seri vası- tayla başkenti terketmişti Belbezin yazıhanesinde ise in cin top oyna- AKİS, 13 ŞUBAT 1961 mağa başlamış, kurucular ipin ucunu bırakmışlardı. Yeni Türkiye Partisi lideri Ali can tekrar kaleme kâğıda sarüdı ve pazartesiye yetiştirmek i- çin kurucuları Aybarla birlikte tes- bite başladı. AP. Dev partiler! Türkiye Adalet Partisinin -harcanın sonunda sâdece Adalet Partisi ol- du- lideri Emekli Orgeneral Ragıp Gümüşpala, geride bıraktığımız haf- tayı İstanbulda perşembeye kadar YURTTA OLUP BİTENLER kendine göre çok verimli, ama aslında hakikaten hummalı bir faaliyetle ge- çirdi. 63 yaşındaki halim Selim: ta- biatlı eski ve nazik asker, kendisine karargâh olarak evvelâ, C.K.M.P. nin dev lideri -vücut çapı bakımın- dan- Osman Bölükbaşının Istanbul- daki mütad ikametgâhı Özipekpala- sın tam karşısına isabet eden Sirke- cideki İpekpalas OOtelini seçmişti. Daha sonra, münfesih Türkiye Köylü Partisinin oCağaloğlunda, Vilâyetin sağına isabet eden ahşap ve salaş Türkiye Yayınevinin bir kısmını iş- gal eden Genel Merkezine nakl-i kar rargâh etti. Kulağı takriben yüzde 25 nisbe- tinde ağır işiten Gümüşpalaya göre* kendisi C.K.M.P. ile anlaşamıyan es- ki T.K.P. ile temas ve fikir birliği halindeydi. Uzun müzâkereler netice- sinde, eski T.K.P., bütün teşkilâtıyla T.A.P. ile birleşme ve aynı yolda yür rüme kararma varmıştı. Gelen mek- tup ve heyetlerden anladığına göre, T.A.P. en fazla Güney ve Güneydoğu Anadolu ile Ege bölgesinde kuvvet- liydi. Zâten T.A.P., dadaşla efeyi ve ikisi arasında kalan bütün Türk top- lumunu kaynaştırmak ve kucaklaş- tırmak azmindeydi!.. Samimi ve cana yakın olmasına rağmen, daha lüzumlu diğer liderlik vasıflarından yana fakir Gümüşpala. çok geçmeden İstanbulda kendine bir karargâh daha buldu: Ne ismi, ne de cismi mevcut olan diğer bir si- yasi teşekkül, Birlik Partisinin Ca- galoğlunda, Türkiye Milli Talebe Fe- derasyonunun solundaki Genel Mer- kezi!.. Tafrafuruş B.P. liler, mangal- da kül bırakmamacasma atıyorlardı. Efendim, 16 ilde teşkilâtları, 35 bin Gümüşpala ve arkadaşları İstanbulda Çok laf, az iş