MUSİKİ Kültür “Gençliğe Müzik" "Gençlik heyecanlarımızı güzel ve olumlu bir yola sevkedelim" te- mennisiyle Türkiye Filarmoni Der- neği, "Gençliğe Müzik" adı altında plâtonik bir harekete girişmiş bulu- nuyor. Gençlik heyecanlarının güzel ve olumlu bir yola sevkedilmesi te- mennisini ve hareketin adım taşıyan ufacık karton afişler son haftalarda istanbulda şurada burada, sinemalar- da veya vitrinlerde, ancak çok dikkat- li kişilerin gözüne ilişmektedir. Türki ye Filarmoni Derneğinin musikiyi gençliğe nasıl (oulaştırdığım, gençlik heyecanlarım güzel ove olumlu bir yola sevketmek için ne yaptığım me rak edenler -bunu merak etmekte haklıdırlar, çünkü ortada "Gençliğe Müzik" hareketinin Ooküçük karton afişlerden başka en ufak bir belirtisini Oo görmeyeceklerdir- o der- neğe telefon ettiklerinde veya der- nek lokaline kadar gittiklerinde, te- lefona cevap verilirse, yahut kapıyı "Gençliğe Müzik" hareketi üzerinde bilgisi olan bir kişi açarsa, birşeyler öğrenebilirler. Fakat öğrendikleri hiç de cesaret yükseltici, ümit verici ol- mıyacaktır. Çünkü bütün verilen bilgi "Vali bey de çok ilgilendi" yahut "bu güzel teşebbüs temenni edelim ki ba- şarılı otur" gibi sözlere, bir de mev- Zii, tesirsiz, önemsiz birkaç olaya da- yanacaktır. Bununla birlikte, hare- ketin bugünkü durumu ve ilersi için verdiği ümitler ne derece sönük, ne derece ciddi olursa olsun, dernek, va- roluş sebebiyle ilgili vazifelerinden bi- rini yerine getirmiş, gayesi ve gayeye ulaşmak için başvurulacak metodları kesin olarak belirtilmemiş olsa bile, bir teşebbüse geçmiştir. Ne var ki, teşebbüsün bir başarı- ya ulaşabilmesi, bir hayal ve tasav- vur konusu olmaktan kurtulup ger- çekler yüzeyine çıkması için, elde ke- sin bir, plân bulunması, plan kadar önemli, tasavvurlara gerçekleştirmek için bir teşkilâtın kurulmuş olması, teşkilâtın da rahatça çalışabilmesi için gerekli maddi kaynakların sağ- İşte "Gençliğe duvarlarında, küçük karton afişlerin üzerinde kalmak zorunda bulunması, teşebbüsün gerçekleşme yoluna gire- bilmek için, teşkilât, para, program ve insan gücü gibi "maddi unsur- larla mücehhez bulunmayışı yüzün dendir. 28 Galatasarayın girişkenliği Hareketi yalnız Türkiye (Filarmoni Derneğinin bir teşebbüsü gibi gös- termek doğru olmaz. Çünkü fikir as- lında Galatasaray Lisesinin musiki kolundan ve okuldaki musiki çalış- malarına bir istikamet veren Ahmet Yürürden doğmuştur. Gelenekleri ge- reği, bünyesinde daima batılı fikirle- ri ve davranışları geliştiren ve gerici tutumları boğmağa çalışan Galata- saray Lisesinin böyle bir hareket i* çin uygun bir vasat olması tabiidir. Nitekim okul müdürü de fikri bir öğ- renci kaprisi saymamış ve destekle- miştir. Ahmet Yürür bunun üzerine, hareketi okul dışında desteklemesi ve yayması için Türkiye Filarmoni Der- neğine başvurmuş, dernek de genç Galatasaraylıların bu teşebbüsünü "kanatlan altına" almıştır. Umumi menfaatlere hizmet ehen bir dernek olduğu kanunla tanınmış bulunan Türkiye Filarmoni Derneğinin, hare- ketin yayılması için bir takım ufak tefek engelleri (o bertaraf edebileceği tahmin olunur. Bununla birlikte "Gençliğe Mü- zik" çerçevesi içinde bugüne kadar yapılanlar şümullü ve tesirli olmak- tan çok uzak bulunduğu gibi, bundan sonrası için de elle tutulur bir vait mevcut değildir. Şimdiye kadar bütün yapılan, ikisi de Galatasaray Lisesin- de olmak üzere, verilen iki konserden ibarettir. Biri, Fransız Marie-Claire Jamet kuintetinin konseri, öbürü de önemsiz bir piyanistin, İtalyan Mar- cello Abado'nun resitali.. Derneğin, Galatasaraylıların teşebbüsünü be- nimsemesi, tatbikat sahasında şimdi- lik ancak, dernek vasıtasiyle Türki- yeye gelen çalgıcıların ve çalgı grup- larının, derneğin adı altında verdik- leri konserlerden başka bir de, "Genç- liğe Müzik" hareketinin adı altında çalmalarıyla elle tutulur hale gelmek- tedir. Halbuki böyle bir hareketin kültür hayatımızda -gözetilen amaç gençlerin musikiye yönelmeleri oldu- guna göre, "gençler" arasında- iyi plânlanmış bir kampanyanın gerek- lerine uygun olarak gelişmesi lâzım- dır. Filarmoni Derneği olsun, Gala- tasaraylı gençler olsun herhalde, gi- riştikleri işin aslında büyük bir savaş olduğunu idrak ediyorlardır. "Gençliğe Müzik" hareketi maddi kaynağım şimdilik, üye kaydetmek- le ve üyelerden aidat toplamakla, bü- yütmek yolundadır. Geçen hafta ha- reketin üye sayısı ancak 300'e yük- selmiş düzeydeydi. Üye başına aidat yılda on lira olduğuna göre, bütün üyelerden aidat toplanmış bulunsa bile eldeki para ancak 3.000 lira ola- caktır. Bu kadar küçük bir rakam- la tesirli bir (okültür kampanyasına girişilemiyeceğine göre, demektir ki, para bulmak için başka yollara baş- vurmak garekecektir. Akla gelen yol- lar arasında başta devletin olsun, hu- susi teşebbüslerin olsun yardımlarını sağlamak vardır. Ancak, devlet ol- sun, hususi teşebbüsler olsun bizde, sanat Ulküleriyle ilgilenmedikleri için, bu yolda yardım sağlama vazifesine tâyin edilecek kişilerin ikna etme sa- doğrudan doğruya bir gibi çalışmasıda vardır. Böylece, ve- rilecek paralı konserlerden sağlana- cak gelirden faydalanılabilir. Hatır- latmak olur ki bu teşebbüsün benze- miye o çalıştığı (oOAvrupa "Jeunessea musicales" teşkilâtı, bir bakıma, tıp- kı bir menacerlik teşkilâtı gibi çalış- maktadır. Zaten "Gençliğe Müzik", Avrupanın "Jeunessea (omuaicales"ı ile birleşmek, en azından sağlam te- maslar kurmak amacım da gözet- mektedir. "Jeunesses musicales" ni- tekim, milletlerarası bir teşkilât ol- ma durumuna yükselmiştir. Bununla birlikte, bu teşkilâtın statüsüne göre, teşkilâta dahil olmak istiyen mem- leketlerin en azından beş vilâyette kendi teşkilâtını kurmuş olması ge- rekmektedir. "Gençliğe Müzik" şim- dilik bu başarıdan pak uzaktır. Korkutucu bir örne "Gençliğe Müzik" hareketinin şim- dilik pek yavaş giden, çoğunluk- la plâtonik plânda kalan çalışmaları- nı ilgiyle takip ederken, benzer bir teşkilâtın hazin akıbeti de akıldan çıkmamaktadır. Söz konusu teşkilât, bugün için namevcut Üniversiteliler Müzik Derneğidir. Ankara Üniver- sitesinde, tıpkı "Gençliğe Müzik" ha- reketinin öncüleri gibi, bilhassa genç- ler arasında sanat musikisini yaymak amacını gözeterek işe (girişen bir- kaç öğrenci, Üniversiteliler Müzik Derneğini kurmuşlar, üç yıl süreyle Ankara Müzik Festivalini devam et- tirmişler, fakat bir yandan maddi imkân yokluğunun, öte yandan ilgi- sizliğin bellerini obükmesi yüzünden teşebbüslerini (o geliştirememişler, so- nunda derneği o feshetmek zorunda kalmışlardı. "Gençliğe Müzik" hareketini yö- netenler işlerini ciddiye alıyorlarsa, gerçekten birşeyler yapmak istiyor- larsa yapacakları birçok şey arasın- da Ankara Üniversiteliler Müzik Derneğinin yükseliş ve çöküş sebep- lerini inceleyip kıssadan hisse çıkar- tırlarsa ne gibi bir rotaya uyacakları bahsinde faydalı bilgiler elde etmiş olurlar. AKİS, 13 ŞUBAT 1961