24 Ekim 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

24 Ekim 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cilt: XIX. Sayı: 324 AKİS HAFTALIK AKTÜALİTE MECMUASI 24 EKİM 1960 YA SSSIADA DURUŞMALARI Dâvalar Yıldızlar revüsü (Kapaktaki mahkeme) (geen haftanın sonunda bir akşam, Ekim güneşi Yassıada üzcerine inerken yat küçüğü beyaz ve zarif bir tekne arkasında köpükler bıra- karak Heybeli istikametinde uzak- laştı. Orta güvertenin ve alt güver- tenin dibine isabet eden kısımlarda bâzıları sivil elbiseli, bâzıları ünifor- malı bir takım kimseler iskeleye ya- naşmış duran Fenerbahçe vapuru- nun yolcularına, mütebessim el sal- ladılar. Saat beşe geliyordu. Yat kü- çügü beyaz ve zarif tekneyi hatırla- arını sananlar kıçına baktılar. “Halâs" yazıyordu. İsim yabancıy- dı ama, hayır, gemi mutlaka tanı- dıktı. Fenerbahçe yolcuları yanılmı- yorlardı. Bu, Bayar için yapılan ve Bayarın doğduğu köyün adını alan "Umur" idi. 27 Mayıstan sonra "U- mur", "Halâs" adını almıştı. O ak- şam, Yüksek Adalet Divanının ha- kimlerini ve savcılarını almış götü- rüyordu. Bayar ise, iki subayın re- fakatinde muhafaza altında tutul- duğu odasına gönderilmişti. Milletin malı tekne, millet adına yargı hakkı- nı kulananların Heybeliadadaki Pa- norama oteliyle oYassıadadaki du- ruşma salonu arasındaki gidiş geliş- lerine tahsis edilmişti. "Halas" yolcularının, ellerini gü- lümseyerek ve belli gönül rahatlığı 15.45'i gösteriyordu ki Başkan Salim Başol beş şahidin dinlenmiş olduğu- nu söyledi ve duruşmaları pazartesi Babanı saat 9.30'a bıraktığını bildir- di. Dinlenen şahitler, zaten Yassıa- dada mevkuf bulunan kimselerdi, ö- teki şahitler şehirden celbedilecekti. Başkan, belki de bu yüzden muha- kemenin devamını cumartesiye koy- mayi uygun görmemişti.İki günlük bir dinlenme, gazeteciler dâhil, Yas- sıadanın bütün mensuplarının ve ge- diklilerinin hakkıydı. O gün, saba- hın 9.30'undan itibaren meşhur 6/7 Eylül hâdiselerinin hesabının görül- mesine devam edilmiş ve bir takım hakikatler yavaş yavaş belirmeye başlamıştı 4 Duruşmalar erken bitti ama -as- lında 17'ye kaslar sürmesi normaldir-, Yassıadaya ancak tek günlük dave- tiye bularak gelenler dahi sızlanmayı hatırlarından geçirmediler. Zira cel- se, hakikaten bir "Yıldızlar Revüsü" halinde geçti ve ton on senenin kah- ramanlarından bir çoğu meraklı göz“ ler önünde arzı endam ettiler İtibarsız bir dâva sabah, daha vapura girildiğinde günü gibi, gemi gene kalabalıktı. Bütün yerler dolmuştu. Üstelik, ca- zibe bakımından, yolcuların kıratı F.K.G. — DERDİMİ ANLATAMIYORUM BİR TÜRLÜ .. HADİSELERİYLE İLGİM YOK BENİM. daha yüksekti. Şık sosyete hanım- larının yanında - P. nin müsta- fi "Kravatsız Maskot"u Güzide Tan- rıyar bile oradaydı- genç ve güzel Üniversiteli kızlar Fenerbahçeye ay- bir renk veriyorlardı. Zaten Yas- sıadanın, bütün salonların 1 numara- lı konuşma konusu haline gelmesin- den bu yana *“'müşteri"lerin dişi nis- beti muntazaman artıyordu. Ama duruşmanın mahiyeti de kalabalığın hicminde büyük rol oynuyordu. Nitekim bir gün evvel, perşembe sabahı Yassıadânınt jimnastikhane- den bozma duruşma salonu inanıl- mayacak derecede tenhaydı. Gün- demde "Köpek Dâvası" vardı. Dâva .6/7 EYLÜL AKİS ,24 EKİM 1960

Bu sayıdan diğer sayfalar: