24 Ekim 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 23

Hükümet Değişen koltuklar eçen haftanın ortasında bir gün, siyah otomobilin şoför mahal- linde uyuklayan adam birdenbire ye- rinden fırladı. Otomobili aceleyle do- landıktan sonra kapısını açtı ve gelen kır saçlı adamı saygıyla bek- ledi. Kır saçlı sempatik adam ağır ağır otomobile girdi. Kendisini kol- tuğa atarak düşünmeğe koyuldu. Siyah otomobilde düşünen adam, o sıralarda henüz Milli Savunma Ba- kanıydı, Özdileki evine götüren oto- mobil Ziya Gökalp caddesinden Ce- becinin yolunu tuttuğunda. Başken- tin meşhur kırkikindilerinden biri başlamış ve asfaltlardaki tozlar ya- gan yağmurun tesiriyle çamur halini almıştı. Düşünen adam evine vardı- ğında, ertesi gün koltuğunun değişe- ceğini ve Başbakan Yardımcılığına getirileceğini aklının ucundan dahi geçirmiyordu. Gerçi yapılacak tadi- lâttan Fahri Özdilek haberdardı. A- ma bunun geçen haftanın sonunda cuma günü olacağım kestirememişti. Takvimlerin 21 Ekimi gösterdiği ertesi gün, Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğünden Basın Bürosuna es- ki Türkçe harflerle yazılmış bir kâ- gıt, İnkılâp (OHükümetinde yeni bir değişikliği belirtiyordu. İlgililer eski Türkçe harflerle yazılı kâğıdı okudu- lar ve yeni bir Sarıca hâdisesine ma- hal vermemek için yapılan tâyini tekrardan sordular. Eski Türkçe harflerle yazılı kâğıt, Milli Savun- ma Bakam Fahri Özdilekin Başba- kan Yardımcılığına, Emekli Gene- ral Hüseyin Atamanın da Milli Sa- vunma Bakanlığına tâyin edildiğini haber veriyordu. Metin aynen şöy- leydi: "Milli Savunma N Bakam Emekli leri yüksek tasdike iktiran etmiştir”. Şaşıran Bakan Hr A.A. na ve Radyoya acele yetiştirildi. Radyo yeni tâyini ve değişikliği yaydığında, en fazla şa- şıran muhakkak ki yeni Milli Savun- ma Bakanı Hüseyin Ataman oldu. Eski Harp Akademileri Kumandanı Atamanın hiç, ama hiç bir şeyden haberi yoktu. Haberi olmıyanlar a- rasında Başbakanlık Müsteşarı da bulunuyordu. Hâdise biraz incelenecek olursa öyle pek atla deve değildi. Bir Baş- bakan Yardımcılığı öteden beri dü- AKİS, 24 EKİM 1960 Fahri Özdilek Tebdil-i mekân sunuluyor ve bu makamın normal o- larak sahibi Özdilek görülüyordu. Zi- ra Özdilek çok zaman Bakanlar Ku- ruluna Başkanlık etmekteydi. Mil- li Savunma Bakanı ve İhtilâlin ikinci Orgenerali fülen Hükümet Başkanı- na vekâlet ediyordu. Ama işe bir resmiyet vermek de gerekiyordu. Zira, meselâ Kral Hüseyinin An- karaya geldiği ve Devlet Başkanının genç Kralı hava alanında karşılama- mukarrer Bakanlar yapılamamıştı. Bundan dolayıdır ki Hükümet prog- Hüseyin Ataman Sürpriz YURTTA OLUP BİTENLER ramı bir gün li Milli Birlik Komitesine verilebil Madalyonun öbür Yüzü biraz da- ha önemliydi. Başbakanlığa bağlı bir Plânlama Dairesi kurulması ka- rarlaştırılmıştı. Daire bugün yana ku rula cak ve işe başlıyacaktı. Dai- Ece, iş böyle olunca, bu daireyle il- gilenmek ve işleri yürütecek bir baş bulmak (gerekiyordu. Devlet ve Hükümet Başkanı Generalin, doğru- su istenirse, kendisine bağlı bu dai- reyle ilgilenmesi bir kaç bakımdan imkânsızdı. Babacan Generalin bir kere, Devlet Başkam olarak işleri başından aşkındı. Sonra bu, biraz da ihtisas meselesiydi. İyi bir asker, iyi bir Başkan, iyi bir İhtilâl lideri olan Generalin İktisatçı olmadığı malüm- du. Gerçi Özdilek için de bu işten A dan Z ye kadar anlıyor denilemezdi. Ancak, dine kurmayın hem zama- nı, hem de yaratılışı bu iş için mü- saitti. Ne var ki, Plânlama Dairesi- nin başına bir iktisatçının getirilme- si şarttı. Bunun için de düşünülü- yordu. İşte bu sebeplerden dolayıdır ki, cuma günü saat 12.15 de Kabinede yapılan değişiklik, işle yakından il- gili olanları pek şaşırtmadı. İlerde yapılacak olan bir başka değişiklik te işi bilenleri şaşırtmıyacaktı. Plân- lama Dairesinin başına Cihat İrenin getirilmesi bâzı zihinlerde yer etmiş gibidir. Ama işin gün ışığına çıkma- sı için biraz zaman lâzımdır. Yeni program yapılan küçük değişiklik- le beraber işler de yürüyordu. Ye- ni Hükümet programı hazırlanmış vs Komiteye tetkik (edilmek üzere sevkedilmişti. İkinci İnkılâp Hükü- meti bu defa biraz daha dikkatli davranmış ve kurmayların dilekleri- ni göz önünde tutarak programını hazırlamıştı. Bir kere, yeni program- da Türkçe hatası mümkün mertebe azdı. Zira beş kişilik bir redaksiyon komitesi programı almış, baştan aşa- ğı okuyarak bâzı yerlerini yeniden yazmıştı. Şahap Topçuoğluyla Be- şerler işin mali kısımlarını, Nasır Zeytinoğlu, Mumcuoğlu ve Fethi n da programın diğer kısmını düzeltmişlerdi. Yeni programın ana hatlarını top- rak reformu, kollektif iş akti, eğitim seferberliği gibi meseleler teşkil edi- yordu. Dâva şimdi, kâğıt üzerine dö- külen bu işleri tatbik etmekti ki, Mili Birlik Komitesini bu bir hayli yoracaktı. 23