fikirdir. Fakat bunu. müzakere Ya- pılarının kati bir şekilde kapatılması için kâfi sebep saymamakta ve Rus- ların iyi niyetlerini bir defa daha öl- çebilmek bakımından karşılıklı gö- rüşmelerin biraz faydalı — olacağına inanmaktadır Tavandaki gurultu S on günlerde Berlin semalarında cereyan eden hâdiseler, Amerika- lıların karşılıklı anlaşma — niyetleri ında yemden bazı şüphelerin doğmasına sebep oldu. Bilhassa res- mi İngiliz makamları ve İngiliz ba- sım, bu hâdiselere bakarak, Ameri- kalıların tekrar gerginlik yaratmak Ve dörtlü konferansın toplanma ve- ya başarı ihtimallerini azaltmak ni- yetiyle hareket ettiklerini ileri sür- düler. Mesele, Berline giden hava koridorundaki irtifa — tahditlerinden doğmuştu. Sovyetler, ortada hiçbir yazılı anlaşma bulunmamasına rağ- men, Amerikan — uçaklarının 3 bin metreden daha yukarı irtifalarda uç- malarını istemiyorlardı.. Moskovaya bin metrenin üstü Sovyet u- çaklarının gidip gelmesine tahsis e- dilmişti ve Amerikalıların bu irtifa- dan uçmaları trafik emniyetini teh- likeye düşürmekteydi. Bu noktadan hareket eden Sovyetler geçen hafta, "irtifa tavam"nı aşan iki Amerikan uçağını jetler vasıtasıyla ikaz etmiş- ler ve uçuş sırasında hayli tehlikeli olabilecek ihtarlarda bulunmuşlardı. C merikan uçağı, üçüncü defa olarak irtifa ta- vanını astı ve 6 bin metre yüksek- likten uçtu. Sovyetler tekrar protes- to ettilerse de. uçuş sırasında fiili bir müdahalede bulunmadılar. Bundan cesaret alan Amerikan generalleri, 3 bin metre üstündeki uçuşların önü- muzdekı -günlerde de devam edeceği- çünkü yüksek irtifadan bırçok bakımlardan daha daha verimli olduğunu bildirdiler. Londranın en büyük endişesi, A- merikan dış siyasetinin lidersiz kal- dığı bu günlerde, Berlindeki Ameri- kan generallerinin tehlikeli oyunlara girişmeleri ve Doğu ,, Batı münase- betlerini tekrar gergin bir safhaya sokmalarıdır. Bazı İngiliz gazeteleri- ne göre. Amerikan silâhlı kuvvatleri Avrupada herhangi bir uzlaşmaya varılmasına ve silahların azaltılması- na şiddetle aleyhtardır. Berlinde yeni buhranların ortaya çıkması ve uzlaş— ma ihtimallerinin azalması bu "harb- ' generallerin arayıp da bulama— dıkları bir şey olacaktır. A.B.D. Bir dürüstlük Örneği Türkiyede milletvekillerinin İkti- sadi Devlet Teşekkülleri idare meclıslerınde vazife almalarının ten- kid edildiği ve mılletvekıllerıyle ba- ZI şırketler arasındaki münasebetle- rin mahzurları üzerinde durulduğu bir zamanda, Amerikada cereyan e- den bir hadıse büsbütün ehemmiyet kazandı. 24 Cadı Kazanı Amerıkadakı IMassachusatts — Eyalet " Mec- lisinin teşri komisyonu - tarafın d ilen bi d 1 es- 1927'de yerine getirilen iki ı'dam Hükmünün asılsız mesnetleri dayandığı yolunda— ki ıddıaları kabul etmek iste- iyordu. Hikâye, 1920 yılında vuku bulan bir siyasi suikastle — baş- aki suikastçileri — bir türlü bulamıyan Massachusetts başka siyasi suçlardan — dolayı takip edilen Sacco ve Vabzetti adında — iki 7 yükledi. 7 ma etti. Mevcudiyetleri arzu edil- rin böyle asılsız dayanarak yokedil- mek istenmesi o sıralarda A- merikan halk efkârında büyük bir kızgınlıgın doğmasına — yol açtı. Suikast — sırasında — başka T bulundukları — şahit- İtalyanı mden kurtarmak üzere çeşı'tlı komıteler kurul- u. Kampanya » suretiyle ödediler. Adalet — hissiyle hareket e- den ınsanları da _h ayli uk zeltmek ve haksız ığı koymak — maksadıyla, - ye devam etti. Geçen haftaki ararı, komızenın giriştiği teşebbusle rden birinin 'aha başarısızlıkla sona — erdiğini gösteriyordu. Fakat, Aldino Felıcani bımumla da yılacak de— gildir zarlarında olsun temıze çıkar— mak için çalışacağını bir defa daha ilân etmiştir. Ohio'lu 'Demokrat Senatör Stei- n M. "Young, elinde bulunan hisse senetlerinden mühim bir kısmını, teş- rii vazifesini daha iyi görebilmek i- in, elden çıkardığını resmen açık- ladı. Hisse senetleri iki büyük şeker şirketiyle Panamerican Hava Yolları kumpanyasına aitti. Senatoya yeni giren Stephen M. Young, teşrit vazi- fesi sırasında, Ziraat Komisyonuna ve Feza Araştırmaları — Komitesine âza seçilmişti. Seker — şirketlerinde hisse senedi sahibi olmasının Ziraat Komisyonundaki çalışmaları bakı- mından mahzurlu olacağını düşünü- rdu. Panamerican şirketindeki or- taklığının da, Araştırmaları Komitesi marifetiyle bu şirkete ve- rilecek bazı siparişler - bakımından dedikodulara yol açabileceğini düşün- müştü. Senatör Young'ın sırf siyasi dü- rüstlük endişesiyle elden hisse senetleri takriben 234 bin do- lar tutmaktadır ve titiz siyaset ada- mı bunlardan büyük bir kısmını za- rarına satmak zorunda kalacaktır. Fakat, kendisi elinde bulunan bütün ticari hisse senetlerini satılığa çıkar- dığını ilân edecek kadar da demagog değildir. Ailesinin geçimi için -bütün Amerikan vatandaşlarının yaptığa gi- bi- yine bazı şirketlerin hisse senet- lerine sahip olmakta devam" edecek- tir. Fakat bunların teşrit vazifesini aksatacak şirketler olmamasına dik- kat etmiştir ve her türlü şupheyı or- tadan kaldırmak için de hepsinin i- simlerini teker teker basına vermiş- Böyle bir hareket, Amerikan Se- natosunun tarihinde ilk defa vuku bulmaktadır. Şimdiye kadarki tatbi- kata göre, Temsilciler veya Senatör- ler, teşrit çalışmaları sırasında içen- di menfaatleı'ıyle yakından alâkalı olan mevzularda ancak reye katıl- maktan çekinmekle iktifa ederlerdi. Şimdi Senatör Young'ın hareketiyle bir adım daha atılmakta ve teşrii ça- lışmaları şüpheye düşürecek şartlar önceden izale edılmektedır Genç si- yaset adamına göre, mamurların mal beyanı ve şirketlerle — münasebetleri bakımından son derece hassas dav- ranan, suiistimal kokusu duyar duy- maz hemen soruşturma komisyonla- rı kuran Senato, aynı titizliği kendi azaları hakkında da göstermeğe mec- burdur. Küba Castro'nun hesapları Geçen hafta bir gece vakti Was- hington hava meydanına inen bir Küba uçağının kapısı açıldığı za- man terminal binasını dolduran 1.500 ğızdan marşlar söylenmekteydi. "Vi- a trol" diye bağıran Kubalılara ilaveten — Dominik — Cumhuriyetinden sürgün edilen diktatör — düşmanları AKİS, 25 NİSAN 1959