28 Şubat 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

28 Şubat 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

riyor. D. F. nin mağlübiyetini her gün bir kere daha tespit edıyordu Ama müzakerlerin üçüncü de itibaren, sanki bu lehte puanlar fcııJlagelmış gibi. C, H. P. İilerin de, aldıkları neticeyi berbat etmeğe ve- sile aradıktan görüldü. Maeselâ bir Hikmet Bayurun bayat iddialarına kızmanın manası var mı idi? Ama H. n demokrasiyi dış baskı ile kurdugunu söylemiş. Varsın söy- lesin, buna ancak gulunurdu Nite- kim C.H. P. nin âsabi mılletvekılı Hasan Erdoğanın "Yalan söylüyor- sun, satılmış:adam" diye yerinden fırlaması arkasından — yumrukların UCUBE ci adımını onlarla beraber atıp "müşterek garnizon'un kapışından içeri girecektir. Birinci MacMillan plânı Kıbrıslı Türklere Türk vatan- daşlığı tanıyor, Adada Türk huku— metinin bir temsilcisinin bulunm: sını kabul ediyordu. Müstakil Kıb rıs Cumhuriyeti bu çok elverişli şartların kaçırılmasındaki isabet- sızlıgı açıkç rtaya koymaktadır. Meclısın terekküp tarzın- da ve hukumetın kuruluşunda esas alınan nisbetleri normal karşılamak icabeder. Bunlar nihayet adadaki ufus durumunu aksettirmektedir, ve nisbetlerde daha ileriye gıtmek hakikatleri fazla zorlamak olacak- tır. Ancak, bu duruma karşı iki büyük teminat akla gelmektedir: Cumhurbaşkanı yardımcısının mut- lak vetosu ve Anayasa Mahkemesinin murakabesi. Halbu- ki, mutlak veto, hariciye müdafaa ve emniyet işlerine hasredilmiştir. Bunların dışında kalan sahalar i-- çin abul edilen veto ancak bir "geciktirici veto" mahiyetini taşı- maktadır. Rum cemaatin hâkim bu- lunduğu Temsilciler Meclisi kara- rında ısrar ederse. Başkan Yardım- cısı da bunun ilânına muvafakat etmek zorundadır. Adaya gelecek Veya adadan ay- rılacak muhacirler hakkında huv kümler bulunmayışı hemen dikkati çekmektedir. Tesbilt edilen nisbet- lerin — İstatistik kayıtlarına bağlı olmıyacağı belirtilmiştir ama, bu- nun kâfi geleceğini ilerde kımse ıd— dia edemez. eri, emniyet müdafaa sahalarının dışında bıra - lan gediklerden faydalanmak sure- tiyle hareket edecek Rumlar için, muhaceret kapılarından da birşey- ler yapmak mümkün olacaktır. A- dodaki Türk nüfusun -şimdiye ka- dar olduğu gibi azalmasına ve Rum nüfusun artmasına karşı tedbir a- lınmak lüzumu unutulmuştur. Andlaşma Türkiyenin Kıbrısa iktisadi yardım yapması hususun- da hiçbir hüküm ihtiva etmemek- tedir. Kıbrıs Türkleri iktisadi ka- derlerine terkedilmiş durumdadır- lar. Türk cemaati aleyhine "fark gözetici muameleler" bakımından AKİS, 28 ŞUBAT 1959 sallanması sıra kapaklarının uçması dikkatleri P, nin muvaffaki- vetlerınden ayrılıp başka tarafa çe- kilmesinden başka ise yaramadı. He- e dördüncü gün, Salt Bilgicin söz- eri üzerine başlıyan itişmeler, sal- anan yumruklar, atılan tekmeler. Ne kadar lüzumsuzdu, öyle ki, to- katçı Ahmet Fırat ile tekmeci Ya- şar Alhasa yerılen cezaları bir kı- sım C. H. P. r bile haklı buldu. Gerçi kavgaya renk veren manza- ralar arasında, Vacit Asenanın Büt- çe kıtabıyla yaptıgı mancınık tali- dağın aparkütleri, Ö- mer Başegmezın omuz Vuruşları da Yüksek Anayasa Mahkemesine ba- zı yetkiler tanınmıştır ama, bu işin de türlü gediklerini bulmakt Rum cemaati fazla güçlük cekmiyecek- tir. Meselâ Kıbrıs hükümeti iktisa- di siyasetini sanayileşme istikame- tine tevcih etse, ortada hukuki bir arklı muamele olmıyacaktır. Fa- kat fiilen, ziraatçi Türk nüfusu a- leyhine bir durum ortaya çıkmış bulunacak, buna karşı da Anayasa mahkemesi hiçbir şey yapamıya- caktır. Andlaşma geniş ölçüde, iyi ni- ve iki cemaat başkanları ara- sında işbirliği esasına dayanmakta- d rbaşkanının ve Türk Başkan yardımcısının "müş- tereken" — kararlaştıracakları susların sayısı ha kabarıktır. Şimdiye kadar birbirlerine dis bile- miş ve birbirleri aleyhine türlü söz- ler söylemiş kimselerin devamlı o- larak nasıl birlikte çalışacakları sorulmağa değer. Daha ilk adım mesela Kıbrıs bayragımn tesbıtı işinde Başkanla muavini haç ile hi- lâli, kırmızı ile maviyi uzlaştırmak- ta guçluk çekmiyecekler midir? Bu bakımdan andlaşmanın hararet- li taraftarlarından Dondon Times bile bu ucubenin ömrünün pek kar- sa olmasından korktuğunu sakla- mamaktadır Ucube çok yaşamaz- Adada huzursuzluk artarsa -ki ılhak ıstıyenlerın bunda menfaati vardır- yeni bir hal şekline ihtiyaç duyulacaktır. Bu yeni hal şekli hiç şüphe edilmesin, Adada hâki- Ç miyeti elinde tutan çogunlugun is- tediği hal şekli, yani Enosis ola- caktır. İşler buraya kadar gitme- se ve siyasi müesseseler bir muci- ze neticesi iyi işlese bile, 120 bin Türkü iktisaden ezmek ve onları İkinci sınıf vatandaş haline getir- mek, her yerde çoğunlukta bulu- nan ve Ada iktisadiyatının — kilit noktalarını elinde - n 400 bin Rumun hukuken elindedir. Müs- temleke idaresi hiç değilse iki ce- maata karsı tarafsız durmak mec- burıyetındeydı Başında Makarlos'- un bulunacağı yeni Cumhuriyette bu mecburiyet kalkmaktadır. YURTTA OLUP BİTENLER virdi ama, bunlar ötekiler kadar dik- kati çekmedı İktidara namzet parti için mahalle kavgalarına benzer itiş- melere karışmak, hiç i bir not değildi. Bu nevi gurultuler ve kavga— lar arasında ha nin dâvalarında ne kadar haklı. oldugu hakikati, kaynayıp gidiyordu. Buna asla müsaade edilmemeli, yılda an- cak bir kere ele geçen — murakabe fırsatından lâyikiyle çalışılmalıydı. faydalanmaya Katar hızlanıyor müzakerelerinin - dördüncü Bgecesınde çalışmaları 1 Marta kadar tamamlıyabilmek için zama- nın daraldığı görüldü ve müzakere müddeti uzatıldı. Çarşamba sabahı 4,30 a kadar çalışan Meclis, ayni gün saat 10 da yeniden toplanarak gece 24 e kadar aralıksız -yani na- zari olarak yemeden, içmeden- ça- Dr. Namık Gedik Şimdilik geçmiş olsun lışmağa karar verdi. Simdi Bakan- lıklar bütçelerinin biribirini — büyük bir süratle kovalıyarak çıkarılması- na -âdet eskidir- girişilecekti. Çarşamba sabahı Dışişleri Ba- kanlığı bütçesinin, görüşülmesi. Ba- kan halen Londrada bulunduğu —Fa— memişti?- n Vekili Namık Gedtk de "hasta" oldugu için' geri bırakıldı. Dışişleri için — serdedilen hastalık mazeretini, sıra — İçişlerine gelince gayri varit saymak mümkün Olmadığı için İçişleri Bakanlığı büt- çesinin görüşülmesi de geri kaldı. Halbuki bu her iki bütçe üzerinde hararetli münakaşaların beklenildiği muhakkakta. Bilhassa Kasım Gülek konuşması hazır ve istim uzerındey— Ü. a ne çare?. Şüphesiz Marato- nun sonunda atletler yorulacak ve 9

Bu sayıdan diğer sayfalar: