4 Ekim 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 7

4 Ekim 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Haftanın içinden "Kaplama Demokratlar”" on günlerde güzlerimizin önünde tuhaf bir hadise S cereyan ediyor, Sayın Server Somuncuoglunun Ba- sın-Yayın ve Turizm bakanlığı başına geçmesinden bu yana kelımenın tam manasıyla bir "D.P. boraz line gelen radyoları açmayagörünüz. met, Mehmet, Hasanın; Emine, Zeynep ve Ayşeyle birliktte "Adnan Menderesin — bütün fitnelere ragmen bu memleket uğrunda geceli gündüzlü çalışması" kar- şısında vecde gelerek ' opraklarımızı süsle- muazzam kalkınma eserleri"ni nihayet gördük- n de "me maksatlarına daha fazla âlet olmak ıstemedıklerı partilerinden — istifa — ede- rek Iktidarın "nurlu safları"na katıldıklarını bildiri- yor. Sonra Ahmı Mehmi Hasanın; Emine Zeyn p ve Ayşeyle bırlıkte bu guzel havadisi mu]delemek üze- re sayın Başbakana çektikleri bir telgraf kelımelerın üzerine basıla basıla oku! nuyor. rtesi gün İkti gazeteleri, bazen sekiz sütunluk başlıklarl D. P ye 1946 ruhunun avdet ettıgını açıklıyor ve memleketin her tar fından kütle halinde akınların vuku bulduğu- u yazıyor. Belırtıldıgıne göre ehmet, Hasan ıle Emine, Zey ep v Ay e halis sut Demokratlardır, fakat "koyu renginin belli olmadığı bir alaca ka- ranlıkta gailete düşerek sürüden ayrılmışlard şim- d e D.P. Genel Başkanının tamirde kollarını açma 1 rine bu "m srıf çocuk" lar yuvaya donmektedırler Boylece 1046 ruhunun D.P tekrar hakim için bir müddet önce başlayan cereyan vermektedir! 1940 ruhunun D.P. ye tekrar hakim obuası gerek- tiği fikri, 1967 seçimlerinin bilinen neticeleri üzerine doğmuştur. Bu neticeler pek çok ve sevilen bir partinin yedı sene e sevilmeyen parti haline geldiğinin sebeplerini araştır- maya sevketmiştir. Bu araştırmayı samımıyetle ya- panlar bir noktaya parmak basmışlar 1946 D.P. si olmaktan çıkmıştır Mücadele peşınde koşan insanların yerini nimet peşine koşan insanlar almıştır, ellerinde hürriyet meşalesini' tutanlar ile eski salcılar yer değiştirmiştir, o zamanlar C H.P. saflarında D. yi engelle eye çalışanlar bug D.P. saflarına gelıp hakimiyet kurmuşlardır. artıyı kurtarmanın çare bu ayrık otlarını temızlemek, ıdealızm âteşini ruhlara tekrar fl b has 1954 - polıtıkasını yenı an den geçirerek murakab yı imkansız kıla kaldırmaktır Sayın Atıf B nderlıoğıunun semerelerını Ş ten kuvvetlenmiş, eclis Grubu ile D.P. teşkilâ- tında hayli taraftar toplamış, bir çok kimseyi ümit- lendirmiştir. Şimdi, düşünüyorum P. nin sayın Genel Başkanının bir tarafında r Somuncuoğlu, öbür tarafında Dr. Lütfi Kırdar, kollarını 1946 ruhuna açması sayın Benderlioğlu ile arkadaşlarını kim bilir no neşelendirmiştir, ne neşelendirmiştir.. Hele bu davete icabet edenlerin belli samimiyetleri, 1946 Demokratları- nı mutlaka "Bu Parti ölmez" kanaatinin huzur verici sükünuna kavuşturmuştur. Eee, idam sehpası gölgele- rinin meşhur tâbirle vatan sathına düşürüldüğü, D.P. kongrelerinde "Kahrolsun Basın" diye bağırılıp gazete- cilerin yuhalandığı ve 1946 D.P. si sloganlarının birer tekerleme sayıldığı bu günlerde hidayete erişerek açık kollara koşan Ahmet, Mehmet, Hasan ile Emine, Zey- e Ayşe Partiye 1946 ruh unu getırmeyecekler de ne getireceklerdir ? Eğer sayın Somuncuoglu CHP. s Grubu Başkan vekılıyken P. yi nasıl, 1s- lah edılemez hale getirebilirim" diye gunlerce kafa yor- AKİS, 4 EYLÜL 1958 Metin TOKER saydı şimdi kendi idaresindeki radyoların propaganda- sını yaptığı "kütle halınde iltihaklar hlkâyesi"nden da- ha iyisini, zannetm: ulsu d İnsanlarda akıl mantık ve izan bulunmadığı pren- sibine dayanarak yapılan hesaplar dalma hüsrana uğ- ramaya mahkümdur. Insaf edilsin, 1958 senesinin son yarısında, sayın D.P. Başkanının nutukları rta- day ve İktidarın tutu uyken, üstelik iktisadi cendere sokaktaki ada ları hergun biraz daha sıkıştı- rirken ve yokların listesiyle kuyrukların boyu gıttıkçe uzarken D.P. ye katılmak 1946 ruhunun bir neticesi na- sıl sayılabilir? Doğrudur, hafızai beşer elbette ki nis- yan ile malüldür. Ama bundan sadece oniki sene evvel D.P. nin millete vaad ettiklerinin bu olmadığını hatır- lamak için nisyan ile malül bir hafıza dahi yeter. D.P.- nih sayın büyükleri o tarihlerde başka türküler söylü- yorlardı. Bir memleketin kalkınması için hürriyetsizli- ğin şart olduğu fikrine henüz sahip olmamışlardı. Bilâ- kis, gerçek kalkınmaların ancak hürriyet içinde gerçek- leşebileceği yolunda tarihin ortaya koyduğu temel ka- ideye yüreklerinin bütün samimiyetiyle inanıyorlardı. Basın hürriyeti, (Adalet istiklâli ve hele Seçim emniyeti mevzuunda bambaşka telâkkileri vardı. .Şimdi bütün bunlar rafta, sayın Somuncuoğlunun Ahmet, Mehmet, Hasan İle Emine, Zeynep ve Ayşesi birer samimi 1946 Demokratı- olara . P. saflarında! Yok, akıl, mantık ve izan ile böylesine alay etmek "Propag nda Nazırı" vazifesini sırtlarına yüklemiş kimseler için affedilmez bir hatadır. 8 senesinin ikinci yarısında D.P. ye katılanların üzerleri tırnakla şöyle bir kazındığında gorulecek man- zara D.P. nin istikbali bakımından ümit verici olmaya- caktır. Hayrettır, 1957 seçımlerınden sonra derdi haki- katen başarıyla teşhis et, 1958'de şikâyet ettiğin mik- roplara vücudunun bütün mesamatını alabildiğine aç. Ihtimal ki işler bir defa ters gitmeye başlayınca, basi- retler hakikaten baglanıyor 1958 Demokratlarını D.P.- ne yapacaktır, bunu nlamaya ımk Nimetler- den istifade için gelenler nimet dağı n eller değişir değişmez o yeni kapıya koşacaklardır Hatt böyle bir ihtimalin — belirdiği anda atlayıp sıraya eklerdır Külfetlerden yıldıkl rı için gelenler i ılk seçimlerde o larını, yürekler n hınç. duydu kları yeni partılerı— aleyhinde kullanacaklardır Adama baskı yap, eski partısınden ayır, sonra ondan fayda um! Bunu D.P.- nin sayın 1darecılerı nasıl hayal edebilirler, insanın aldı almıyor. Bilakis, 1950'den bu yana akın halinde D.P. ye sızan böyleleridir ki 1946'nın ateşini — söndürmüşler, 1946'nın ideallerini tahrip etmişler, koca bir partinin bilinen hale gelmesinde başlıca rolü oynamışlardır. izan, bugün hâlâ D. P. de kalanları nihayet anlı- yabllir. Ben Demokratlar tanırım, en azından benim kadar şikâyetçidirler. Ama partilerini bir gün ıslah edebileceklerine dair ümitlerini muhafaza etmektedir- ler. D. P. ye bir "ilk sevgili"ye olan bağlarla bağlıdır- lar. Onun baştan çıkması karşısında üzüntülerini sak- lanlamaktadırlar. An ak, müştereken gayret göşterlr- lerse onu tekrar doğru yola sokabıleceklerıne inanmak- tadırlar ve içlerinden bir kısmı o vadide elınden gelen gay pek fazla bir şey gelmese de. esirgememekte- dir. I anlamadığı, D. P. ye bugün katılanların o ıdealıstlerı bıraz daha boğmasının Par tiye andı- racağıdır. Kapıları kapayacak yerde kapıları ardına kadar açm sağlam Bu, batmak isteyen denizaltılar için en yoldur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: