YURTTA OLUP BİTENLER İsmet İnönü ve Ethem Yetkiner Ders yerine geçen muamele ğıldı. fakat bir tebliğ neşredilmedi. Bunun sebebi şuydu: İç politika me- seleleri ele alınmıştı. İç Politikada Demokrat büyüklerin 1 numaralı der- di "Muhalefetin tutumu" olduğu için en çok lâf o mevzuda — söylenmişti. Fakat bir neticeye — varılamamıştı. "İstanbul hâdiseleri" diye bilinen ve İsmet Paşanın neşir yasağıyla yayıl- ması önlenilen iki konuşması Demok- rat çevrelerin merakını mucipti. O mevzuda izahat verilmişti. Cumar- tesi günü tekrar toplanılacaktı. Kesif faaliyet f ki Demokrat Çevreler kesif faalıyette bulundular. Cuma günü D. P. enel İdare Kurulu Başba- kanlıkta Genel Başkan Adnan Men- deresin nezdinde sabahlı akşamlı top- lantı halinde kaldı. Menderes, ileri gelen Demokratlarla hususı temaslar - Bu arada bul edildiler. İstanbul hadiseleri sı- rasından berı gayet faal görünen Ce- i bizzat tedvir edi- Başbakanlığa gittiler ve geç vakte kadar kaldılar. Cumartesi günü Grup saat 14 de toplandı. Müzakerelerin uzun sürme- si ihtimali karşısında mutad toplan- tı saati olan 15 tutulup 14 e alın- mıştı. Hakikaten görüşmeler beş bu- çuk saat devam etti. Grup 19.30 da dağıldı. Fakat yarım saat sonra Ba- kanlıklardan geçenler Başbakanlığın önünde hemen bütün Bakanların ara- 6 Adnan ra kabineyi balarını gördüler. ruptan son çağırmıştı. Cumartesi günkü Grubun bir baş- ka hususiyeti bizzat Cumhurbaşka- nının bu toplantıyı, takip için Mecli- se gelmesi oldu. Celâl Bayar top- lantının hemen başında binaya girdi ve toplantıdan sonra da Başbakan Menderesle birlikte bir müddet meş- gul oldu. Fakat günün sürprizi ge- ce vuku buldu. Grup başkanlığı bir tebliğ neşretti. Tebliğde "iç — siyaset meseleleri ve Muhalefetin tutumu"- nun müzakere edildiği bildiriliyor, "Hatipler, zamanın ve hâdiselerin ne- zaket ve ehemmiyeti ile, ittihazı gere- ken tedbirler üzerinde durdular. Bu- nu takiben en son söz alan Başvekil Adnan Menderesin hâdiseleri izah e- den ve Grubun temayüllerini nazara alan geniş ve etraflı konuşması he- yecanlı tezahürat ve tasvip ile karşı- dandı" deniliyordu. Tebliğe göre ikti- sadi meseleler salı günü görüşülecek- ti. Herkes şaşırdı. Zira Demokrat Çevrelerden dışarıya akseden haber- lerde Grubun zamlar bahsini ele al- dığı bildiriliyordu Cumartesiyi salıya bağlayan iki gün yeniden kesif siyasi faaliyete sahne oldu. Sıtkı Yırcalının haberinin "ga- zetelere, telefonla verilmesi"ni emret- tiği toplantı pazar günü saat 16' da başladı. Toplantıya katılanlar yemek- lerini Çankayada yediler. Ancak geç saatlerde Bakanlara ve Köşke ait kır- mızı plâkalı otomobiller — misafirleri evlerine taşıdı. Tıpkı bir hafta evvel olduğu gibi Demokrat büyükler ge- Menderes toplantıya ne dikkatlerini bir nutuk metni üze- rinde teksif etmişlerdi ve nutkun sa- hibi gene İsmet Inonuydu Muhale- i ğ Kırıkka— nuşmuş ve İstanbulda söylediklerin- den daha sertini kati bir lisanla söy- lemişti. Bu haftanın başında günü. Kıbrıs hâdiselerinin aldığı şe- kil dikkatleri biraz dağıttı. Fakat Başbakanlıkta Menderes Partinin i- leri gelenleriyle görüştü. Çankayada- ki temaslar da devam ediyordu. Sa- l1 günü, Grubun toplantı halinde bu- lunduğu saatlerde Meclis binasının üzerinde Cumhurbaşkanlığı forsu dal- galanıyordu. Celâl Bayar yemeğini Köşkte Grubun bazı mensuplarıyla birlikte yemiş, bunları Köşkün oto- mobilleri Meclise getirmiş, biraz son- ra da plâkasız Cumhurbaşkanlığı Ca- dillac'ı Meclise gelmişti. Grup iki cel- se akdetti. Akşam sekiz buçukta ve- rilen kısa bir fasılayı takiben D.P. milletvekilleri onda yeniden toplandı- lar, fakat görüşmelerin gene sonu alınamadı. Toplantının sona erdiği gece yarısı, vaziyet o kadar karışık- tı ki, bir tebliğ kaleme almaya kim- se cesaret edemedi. Tebliğ ancak perşembe günkü gazetelere yetiştiri- lebildi. Bunda ilk defa olarak "tam ittifak", "coşkun tezahürat", "heye- canlı tasvip" yerine Menderesin ic- raatını beyenen "çok büyük ekseri- yet"ten bahsediliyordu. Bu, "bir gay- ri muayyen ekalliyet"in Menderesın icraatını beğenmediğinin — resmi iti- rafıydı. Hakikatleri tam aksettirme- yen ilk tebliğ tenkide uğradığından Grup bu ikinci teblıgın yayınlanma- sını şart görmüştü. Pazartesi Haftanın ortasında perşembe gü- ü, bu mecmuanın hazırlandığı sa- atlerde D. P. Meclis Grubu dördün- cü toplantısına başlamıştı. Toplantıya giden milletvekilleri zamlar kadar Kıbrıs — işiyle de — alâkadardırlar. Bu arada Zaferin, bilhassa iç poli- tika ve iktisadi meseleler üzerinde derin bir sessizliğe gömülmüş olma- sı D. P. içinde vaziyetin karanlık ha- lini muhafaza ettiğini gösteriyordu. Demokrat büyükler Grubun temayül- lerini henüz kendi temayülleriyle in- tibak haline getirememişlerdi. Üste- lik bunda güçlük çekecekleri anlaşı- lıyordu D. P. de vaziyet u haftanın ortasında Grup toplan— tılarına dair binbir rivayetin baş- kentteki siyasi çevrelerde dolaştığı sırada AKİS istihbaratının edindiği intibaya göre D. P. de vaziyet şu- dur: İşlerin iyi gitmediği hususunda istisnasız herkes müttefiktir. Dr. Na- mık Gedik tarafından temsil edilen zihniyetin, suçu Muhalefetin tutumu- na yükleme gayretleri milletvekille- ri üzerinde tesirsiz kalmıştır. Mevcut tedbirler ziyadesiyle kafidir. Yeni ted birlere gitmeye asla lüzum — yoktur. Hele İsmet İnönünün teşrii masuni- yetinin İstanbulda söylediği sözler, AKİS, 14 HAZİRAN 1958