Cadillac'ı takip eden konvoy, kapının kemeı'ını aştıktan sonra hemen sağa doğru rıktı ve Profesörler Evinin onunde durdu Başbakan, Ist ul U kil eden bakanların dörtte birini de beraberine alarak icabet ediyordu. Başbakan Menderes, Istanbulda— ki resmi arabası olan lı Cadillac'tan ayağını dışarı atarken, Türk umumi efkârını iki aydan berı meşgul eden Kübalı hâdisesinin son perdesi de açılmış oluyordu. Çiçekler arasında aat 12.30 ile _12 55 arasında Pro- p 250, hadi bilemediniz 300 kişilik bir kalabalık toplanmıştı. Başbakan be- raberinde Emin Kalafat, Sıtkı Yırca- lı, Celâl Yardımcı, Hasan Polatkan, Abdullah Aker ve Vali Tarhan oldu- ğu halde Profesörler Evinin kapısına doğru yürürken bu talebe toplulu- ruğundan bir alkış yükseldi. Alkışçı ellerin sayısı 30 — çifti geçmiyordu. Herkes daha çok olup biteni görme- ye heveslıydı kırmızı kız, P. Gençlik kollarının "Üniver- sıteye hoş geldiniz" buketini takdim etmek Üüzere ilerlerken — Başbakan, kollarım havaya kaldırarak ve yuzü- nü tebessümle süsleyerek talebeleri d selâmlıyordu Profesörler, mermer merdivenle- rin üzerinde, Başbakanın yaklaşma- sını bekliyorlardı. Menderes teker te- ker hepsinin ellerini sıktı. Tam le kapısından içeri gırılecegı sırada foto muhabırlennın ricacı sesleri du- yuldu. "Siz ya giriniz de ziyareti tesbıt edelım dıyorlaı'dı Me nderes, foto muhabirlerinin teklifini, — etra- fındakilerin yüzünde tebessüm uyan- dıran bir nükte ile karşıladı — Keşki bir araya gelebil- sek!." Mizansen, bermutad Başbakan ta— rafından ha rlanıyordu. Başbaka İstanbul —Üniversitesi Rektörü Alı. Tanoğlu ile Teknik Üniversite Rektö- rü Mustafa İnanı etrafına alırken ön plana geçmekten kaçınmağa çalışan Hukuku Ordinaryüsü Sıddık Samı Onara sesleniyordu: "— Rica ederim, Sıddık Sami Bey! Siz de buyrun... Kübalının avukatı da bunun üze- rine yaklaşıp Emin Kalafatın yanında yer alıyordu. Ama objektife değil de, acı bir tebessümle başka tara flara bakmaya hususi bir itina gosterdıgı de gözlerden kaçmıyorı çekme faslı böylece tamamlanmış ve Başbakan erasim de bitti" di- yerek arkasını dönmüştü ki bazı ses- ler yükseldi: Menderes ve Yardımcı Arkalarındaki profesörler evine girerken "binler"! — Biz de isteriz". Davudi sesin sahibi gene Erol Er- güneşti ve şöyle devam ediyordu: < kanımızı aramızda gör- mek istiyoruz. Beraber resim çektire- lim" Şimdi profesörler çekilmiş, mer- mer merdivenlere 30-40 talebe hücum etmişti. Foto muhabirleri Başbakanın görünmediğini ihtar edince ne talebe, ne de profesör olan iki kişi Mendere- si omuzları üzerinde yükselti vermişti. Menderes durumdan memnun, fotoğ- rafçılarla "Nasıl, bu poz iyi mi?" di- ye şakalaşıyordu "İlahi Hıfzı Bey!." Profesorler Evindeki ziyarete İstan- bul Üniversitesinin bütün sena- törleri, Üniversitelerin muhtariyete kavuşma tarihi olan 18 Haziran 1946 dan bu yana Rektörlük yapmış zevat, Ege Üniversitesi Rektörü Müuhittin Erel ve Teknik Üniversite Rektörü Mustafa İnan ile temel atma merasi- minin yapılmış olmasından başka hiç bir şeyi bulunmayan Atatürk Üniver- sitesinin Rektörü, sabık, Milli Eğitim Bakanı Ahmet Özel de davet edilmiş- ti. Ziyafetin hazırlıklarına çok evvel- den başlanmıştı. Ancak "U" şeklin deki masanın, protokol kaıdelerıne uygunluğunun son defa titizlikle göz- den geçırılmesı Tıp Fakültesinden Nüzhet Gökdogan ile Hukuk Fakül- tesi Dekanı Hıfzı Timura yükletil- mişti. Yegâne kadın davetli olan Nüz- het Gökdogan masaya konan çiçek- a bulmuş, etrafında oturanla- rın bırbırlerını görmesine mani olaca- ğını sandığı bu çiçeklerden bir kısmı- nı kaldırtmıştı. Sıra davetlilerin otu- racakları yerlerın tesbitine gelince, Prof Timur "basından uzak durma" huyunun bir tezahürü olacak Gökdo- mühim dâvayı ayrı bir a çekilip gizli olarak halletmeyi teklıf etmişti. Gökdogan teklifi kah- kahalarla karşılamış, "İlâhi Hıfzı Bey, hep gizli oturum ister oldunuz. Aman yarabbi... Ne hukukçu, ne hu- kukçu!" demişti. Ama gene de Başbakanın gelme saati yaklaşınca gazetecıler Profe— mensuplarının işlerini gör- güçleştirmek vazifesi de - Müdürü Hayrettin Nakipoğ-- lunu Aaratmıyacak bir maharetle - İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Ge- nel Sekreteri Sait Turanın omuzları- nmişti. Harap olası haneler!. emeğe; davetli Üniversite mensup-, ları istisnasız, saat 12.30 da Pro- fesörler Evınde hazırdılar Devlet ri- cali de gelince, ara salonun- da, s yah havyarlılar da dahil olmak Üzeri kanapeler ve ku e- mişlerle birer aperatif alındı. Porta- kallı votka içiliyordu. Başbakan siyah bir elbıse giymişti ve gömleğinin ya- kası h zamankinden biraz daha AKİS, 22 MART 1958