T İ YA TR O "Kel İster inan, ister inanma! Amatörler Unıversıtelıler Tıyatrosu 'arşamba günü Beşinci Tiyatro lonunda perdenın açılmasını beklı yen ön sıradaki seyirciler, birde bı— re bir sesle irkildiler. Ses perde arka- sından geliyordu. Seyırcil bu sesi bir tokat sesi olduğunu anlayamadı ve perdenin açılmasını beklemiye koyuldu. İşin aslı, perdenin açılmasına ya- kın, sınırlerını iyice ilmesi yü- zünden bir k arkadaşına hızla bir k -ından ibaretti; Bir yanda dekor ça- kılıyor, aksesuar yerleştiriliyor, öbür yanda da,seyirci perdenin açılmasını bekliyordu. Beşinci Sinemanın seyir- cileri salonu yeni boşaltmışlardı Ama yine de perdeyi va rde aktinde k ge- rekirdi. İste bu game arasında genç kız kendine hâkim olamamış ve bütün gücüyle tokadı indirmişti. Dereye Vuran Gölge . B iraz sonra perde açıldı ve Üniver- siteliler Tiyatrosu Irlandalı yazar Ve Synge'nin "Dereye Vuran Göl- ge' adlı bır perdelik pıyesıni oynamı— ya başladı. Eser yazarın bir İrlanda köyünde dinlemiş olduğu bir hikâye- ye dayanıy rTdu. Bir Danıel Burke adlı bir a- dam karısının sadakatından şüphe- lenmiş ve ölü numarası yapmıştı. Ka- tısı üzülmekle Üüzülmemek arasında üşünüp dururken içeri bir serseri giriyordu. Dereden tepeden konuşu— yorlar ve konuştukça Nora Burke'ün bütün yaptıkları ortaya çıkıyordu. Ve Micheal adlı genç, bir Nora ile Micheal birbirlerine ilânı aşk ederlerken öl- düğü sanılan Daniel Burke yerınden kalkıyor ve karısını evden kovuyor du. Sonra da Nora, Serseri ile bırhkte AKİS 22 MART 1958 Şarkıcı" evi terkedıp gidiyordu. e'nin bu komedisi perdelık oyunları sayıl kalıyordu. Sadece İrlanda tip- leri çizmiş ve dinlediği bir hikâye ıçıne yerleştirmişti Esasen bu piye e bir temrin gözüyle bakılıyor— du. Eserın Üniversiteliler Tiyatrosun- da sahneye konulusunda da bu husu- siyet gözden uzak tutulmamıştı. Bir dramatik hava kurulmaya çalışılmış düz mizansenler kullanılmış, tipler çi- zilmişti. Eseri sahneye koyan .Erol Aksoy herhalde tiyatroları bir laboratuar çalışması yapan tiyat- ro olarak duşunmuş olmalıydı "Kel Şarkıcı" Unıversıtelıler Tiyatrosu ikinci e- ser olarak Fra ansız yazarı lonesco n "Kel Şarkıcı" adlı piyesini oy- nuyordu lonesco, son Zzamanlarda Bec Adamov, Gheldredo gibi ya- zarlarla birlikte — tiyatro çevrelerini işgal etmekteydi. lonesco yazarlar gibi ahşılmış olan tıyatro kaidelerini bir yan mış, norm olan kadar anormalın de tıyatroda normal olabileceği noktasından hare ket etmişti. Tonesco'nun bu hususıye— ti non-figüratif ressamların hususı— yetlerine benzetılıyordu Yine de tı tiyatro adamları lonesço hakkında kesin bir hükme Varamamışlardı Kimisi bir şarlatan diyor, kimisi d onda Shakespeare'in dehasını yorlardı. Şurası muhakkaktı ki, Io- nesco'nun en aşırı tarzda ortaya çı- kardığı akım, iyice oturmamıştı. "Kel Şarkıcı" Tonesco'nun ilk Pi- yeslerinden biriydi elki de daha sonra yazdıklarına göre ,tiyatro kai- delerinden alabildiğine — uzaktı. Bir kere eserin b mevzuu yoktu. İnsanların şuuraltına attıkları birta- kım acayip istekler, hareketler belli bir sıra gozetılmeden kişilere serpiş- tirilmişti, öteki bir yanında oldukça e bulu-: Bu eseri de Erol Aksoy sahneye koymuştu. Yazarın belirsizlik maksa- dına uygun olarak sahneye birtakım kukla kişiler çıkarıyordu. Oyuncula- rın suratı tamamiyle beyaza, bu ara- da her gittiği, yerde yangın arıyan Yangıncı Başının suratı kırmızıya bo- anmıştı. Hareketler kesik kesikti, konuşmalar nüanssızdı. Bütün bunlar seyirci üzerinde bir anlamsızlık tesırı uyandırıyor, boylec Erol Aksoy a sıyond n çok, söze önem veren Iones— co'nun metnini ilk plâna alıyordu. unun yanında mızansenlerle "Jonesco saçmalığı" mişti. Bu arada oyunun sonuna doğ- ru,tatbık edılen "Ateş sarıyor" ve gelen " mizanseni bir haylı 11g1 çekiciydi. Öte dan hiz- metçi kız Mary rolünde bir erkek kullanılmıştı. Oynıyanlar ' niversiteliler Tiyatrocunun her i- ki temsilinde de aşağı yukarı ay- nı şahıslar rol almışlardı Nihal Türk- men önce 1 daha sonra Bayan Smith'i ynuyordu gun Oğuztal Daniel Burke ile Yangıncı Başını, Akın Ürek Çoban ile Mary'i oynuyor- lardı. Serseri de Erol Aks "Kel Şarkıcı"nın öteki rollerinde Avarkan Atasoy, Ülkü Ongan ve Ercüment Gençer kendilerine çizmiş oldukları tipler içinde' başarılıydılar; atör tiyatrolarda sık sık rastlanan diksi- yon, beraberlik, dekor kusurlarına Üniversiteliler Tıyatrosunda da rast- lanma r ki Ankara- mn bu ilk amatör tiyatrosu iki piyesi- de seyirciyi homurdatmadan seyret- tirebilmişti. Erol Aksoy Bir koltukta iki karpuz!